#2

225 10 4
                                    

Sabah yine alarmın çalmasıyla kalmıştım. Tam söylenecekken haftasonu olduğunu hatırladım. Alarmı gözüm kapalıyken kapatmaya çalışınca saat yere çakılmıştı. Esneyerek kollarımı iki yana açtım. Gözlerimi zar zor açarak yatakta doğruldum. Bir süre duvarlarla bakışmam gelenek haline gelmişti bende. Daha sonra kalktım. Yerde çakılı kalan saati kaldırdığımda yerdeki cam kırıklarından dolayı kırıldığını anlamıştım. Zaten eski olduğu için yenisini almanın zamanı gelmişti,bu yüzden pek umursamadan banyoya  adımladım ve uyku halimi gidermesi için yüzüme su çırptım.

Elimde havluyla banyonun kulbunu indirdim ve yüzümü kurulamak için havluyla yüzümü birkaç kez patpatladım. Havluyu yüzümden indirdiğimde Mervenin odaya Esneyerek girdiğini gördüm. Gülümseyerek selam verdikten sonra odamı ısıtmaktan başka her işe yarayan küçük peteği üstünden telefonumu aldım. Dün Merve hazırlık için abimin birkaç yakın arkadaşını çağırmıştı. Sürekli abimle vakit geçirdiğinden tüm arkadaşlarını tanıyordu neredeyse. -Daha ben bir tanesini bile tanımıyorum-

İkimizde yatakta oturmuş telefonla uğraşıyorduk. Mervenin konuşmaya başlamasıyla ona doğru döndüm.
"Emreler yarım saate kadar gelir hazırlıklara başlarız. Onlar gelene kadar üstünü falan değiştir."

"Emre?"

"Ya Hürkanın arkadaşları işte. Tanışırsın sorgulama"

Kafamı olumlu anlamda sallayıp gardrobuma doğru adımladım. Hava sıcaktı bu yüzden üstüme bol beyaz bir kısakollu altıma gri eşofmanımı giymiştim. Merve olmuşsun olmuşsun anlamında bir bakış atarak gülümsedi ve odadan çıktı. Bende ruh gibi gözüktüğüm için göz altlarıma biraz kapatıcı sürüp saçlarımı topladım. Telefonumu elime alarak odadan çıkıp Merveye bakmaya gittim. Bildirim geldiği için başım telefona eğikti ve önümü göremiyorum. Birden iri bir bedene çarpınca duraksadım ve kafamı yukarı doğru kaldırıp baktım. Muhtemelen abimin arkadaşlarından biriydi.

"Özür dilerim" Dedi. Sesi dün yabancı numaradan arayan adamın sesine benziyordu. Konuşmaya başladım.

"Özür dilemesi gereken kişi benim. Telefona dalmışım kusura kusura bakma. Bu arada sen dünki pizza sipariş eden çocuk değil misin? Sesin benziyor.."

Bi an yüzüme şaşkınlıkla baktı. Gülmemek için kendimi zor tutuyordum fakat o gülmeye başlayınca bende kendimi salmıştım. Gülmekten karnım ağrıyınca derin bir nefes aldım.

"Y/n ben" diyerek elimi uzattım. O da karşılık olarak

"Emre bende, memnun oldum" diyerek elimi sıktı ve gülümsedi. Demek Mervenin sabah bahsettiği emreydi.

"Ha şey mutfağa gidecektim"
diyerek elini ensesine atıp kaşımaya başladı. Arkadan adım sesleri duyunca gözlerimi omuz ve yüzünün arasındaki boşluğa çevirdim. Merve bize doğru geliyordu. Benim arkasına baktığımı farkedince o da başını çevirdi.

"Y/n"

Merve bana anlamaz bakışlar atıyordu.

"Tanışıyor musunuz?"

Ne alaka ya. Bi insan yeni tanıştığı biriyle sohbet edemez mi? Dercesine bi bakış attım. Anladığını umarak konuştum.

"Yok dün pizzacı yerine yanlışlıkla beni aramıştı. Bende sesini tanıyınca ordan şeyoldu işte."

Başımı anlar gibi salladı. Daha sonra emreye dönerek konuştu.

"Mutfağa gidecektin ya hani. Gidin Y/nyle beraber de ben Kaan ve Aliyi karşıliyim."

Bana uyar der gibi bakış attım.. Biz Merveyle genelde göz ve ya baş hareketleriyle anlaşırdık. Özel dil gibi bir şeydi. Elimle ona yol gösterip önden ilerlemesini söyledim. Mutfağa geçip bir bardak aldım ve arıtmadan su doldurdum. Bardağı ona uzattım.

"Teşekkürler" diye bir mırıltı çıkarttı dudaklarının arasından.

Aslında ne istediğini sormamıştım ama yeni geldiği için su isteyeceğini tahmin etmiştim. Eğer niyeti su içmek olmasa bile geri çevirmeden teşekkür edip içmişti. Koridordan kapı ve Mervenin sesi gelmişti. Biz de emreyle Mervenin yanına gidip sadece adlarını bildiğim abimin arkadaşlarını karşıladık.

Ellerini uzatıp kendilerini tanıttılar. Bende gülümseyerek karşılık verdim

"Ben de Y/n. Memnun oldum"

diyerek içeri girmelerini işaret ettim.
Koltuklara oturduktan sonra soluk soluğa geldikleri yüzlerinden belli olan Kaan ve Aliye su getirdim. Daha sonra

"Biraz dinlenin daha sonra bahçeyi süslemeye başlarız. Zaten saat 8 gibi başlayacağı için yetişir. Direk girişmeye gerek yok. Yorgun gibisiniz zaten"

Kaan ve Ali aynı anda başlarını sallayarak yorgun olduklarını belirttiler. Bir süre oturup sohbet ettikten sonra kalkıp bahçeye indik.

_________________________________________

582 kelime olmuşş🦦
Keyifli okumalar❤️‍🩹

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 20, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İstanbul Beyfendisi | MentorxYnHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin