Bölüm 1

83 3 0
                                    

Bu yıl lisenin ikinci dönemiydi.On beş tatil sonrasıydı,yarın okullar açılacak ve bende on beş gün boyunca göremediğim Jacop'ı doya doya görme şansı elde edecektim.Ben Jacoplı hayallere kendimi kaptırmışken bacağının titrediğini hissettim.Kendime geldiğimde Tinkanın aradığını gördüm."Casy çok heycanlıyım yarın okullar açılıyor" "Bende" diye kısa bir cevapla kısa kesip hayallerime geri dönmeyi planlarken "Ama biraz üzgünüm altı tane zayıfı düzeltmek biraz zor,birde Morganayla uğraşmak var tabi." Evet Morgana benden nefret ederdi nedenini bilmiyorum ama benden aşırı derecede nefret ettiğinden emindim. "Evet tabi haklısın"dedim."Yarın onda sizdeyim"dedi."Tamam" diyerek telefonu kapattım.Gökyüzünde tek bir yıldız bile yoktu.Camdan dışarıyı izlerken iki kişi dikkatimi çekti.Biri mavi bir kapşonu çenesine kadar çekmiş esmer,uzun boylu evet evet bu Jacop'tı o anda dikkatimi onlara odakladım.Yanında uzun boylu, kumral ve şimdiye kadar hiç görmediğim biri vardı. Kumral çocuk sağını solunu dikkatlice inceledi ve sokağın boş olduğundan emin olunca Jacop'ın yanına yaklaşarak eline siyah parlak bir şişe verdiğini gördüm. Jacop şişeyi aldıktan sonra kumral çocuk kulağına birşeyler fısıldayarak bizim apartmanı işaret etti. O anda içimi sıcak ve büyük bir korku kapladı. Onların burada o şişe ile ne yapacaklarını çok merak ederken içimdeki ses merak etmememi fısıldıyordu.Bunları düşünmek tüylerimi diken diken etmiş merakım ikiye katlanmıştı ama olanları asla öğrenemeyecektim.Perdeyi çekerek yatağıma uzandım.Kapının gıcırtısı uykumu böldü.Kafamı yastığıma bastırıp rahat bir uyku çekmek isterken annem battaniyemi üzerimden çekti. Sinirli bir şekilde battaniyeyi çekiştirerek mırıldandım. "Beş dakika daha." Bataniyeyi üzerinden tamamen çekip" Uyan hadi turşu küpü." diyerek kolunu dürttü."Saat kaç?" "Dokuz." "Nee!" hemen yataktan fırladım hazırlanmak için bir saatim vardı.Tinkanın mızmızlıkları duymamak için banyoya koştum elimi yüzümü yıkandıktan sonra bana hiç yakışmadığını düşündüğüm okul formamı zorda olsa giymiştim.Aklıma dün gece gördüklerimi getirmemek için hemen dalgalı uzun sayılabilecek saçlarımı düzeltip aşağı inerken saçlarımı çok sevdiğimi düşündüm.Bu zamana kadar hiç boyamamış ve saçlara şekil veren şu ıvır zıvırları kullanmamıştım.Anneme"Birazdan Tinka gelir ben çıkıyorum öptüm."diyerek kapıyı hafifçe çarptım.Annem arkamdan "görüşürüz bitanem" diye seslendiğinde cevap vermeden yürümeye başladığımda tam bir yaz havası vardı.Güneş tepeden tenimi ısıtıyordu.Tinka karşı kaldırımdan elini kaldırdı.Hızla yanına doğru yürüyüp boynuna sarıldım."Selam."dedikten sonra sarılmayı bıraktık gözleri beni süzerken "Hey bu ne güzellik." "Her zamanki halim tinka"diye çıkıştım.
Okula doğru yürümeye başladık.Aklımda hala dün gece gördüklerim vardı.

Ölüm Meleğinin AşkıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin