Okulun ilk günü

18 3 0
                                    

Jeongguk's pov
Bu gün yeni okulumda ilk günümdü lise son sınıftayım okula gitmeyi hiç bir zaman sevmemiştir evde oturup PlayStation oynamak varken sabah 8:30 da kalkmış 10:15 de başlayacak okula yetişmeye çalışıyordum, son senemde ailemin isteği üzerine Soul erkek lisesine nakil yapıştım.

Üzerime beyaz okul gömleğimi geçirmiş altıma ise siyah pardonumu geçirmiştim, çantamı sırtıma atarak evden çıkmış cebime attığım telefonumdan saati kontrol etmiştim, lise evime 20 dakikalık uzaklıktaydı dersin başlamasına on dakika kalmıştı içimden koca bir siktir çekerek koşmaya başlamış yolu koşarak gelmiştim, ilk günüm berbat geçmeye başlamıştı bile.

Okula giriş yapmıştım zil çalmış olmalıydı ki etrafta hiç öğrenci göremiyordum sınıfım en üst katta olması daha da kötü yapıyordu durumu merdivenleri 2'şer 3'er çıkarak sınıfıma varmaya çalışıyordum taa ki arkadan koluma bir çocuğun çarpması ve yere düşmem ile daha da berbat bir hâl almıştı her şey. Neyse ki bir şey olmadan düşen çantamı alarak sınıfın kapısını çalarak içeri girdim öğretmenden güzel bir azar yiyerek boş bir yere oturmuş sıra arkadaşımla tanışmıştım,"Ben min yoongi" öğretmenin gözüne batmamaya çalışarak kısa bir tanışma yapmıştık "Ben jeon Jungkook, memnun oldum yoongi" ders zilinin çalması ile derin bir oh çekerek arkama yaslanmışım yoonginin kantine gitmesi ile tek kalmış etrafıma bakınmıştım.

Kapıdan giren tanıdık beden ile kaşlarımı çatmış elleri cebinde arkadaki gruba doğru yürüyordu arkasında en az bir düzine çocuk vardı boğazımı temizleyerek önüme dönme gereksinimi duymuştum.

Arkada kopan bağırışma sesleri ile korkarak ayaklanmış kendimi sınıftan dışarı atmıştım, ilk günden başıma bela almak istemiyordum o sırada yoonginin elinde iki muzlu süt ile gelmesi tebessüm ettim kapının ağzında duruyorduk sınıfa tekrar dönerken tekrar omzuma çarpılması ile çocuğa ters bir bakış atarken yoon un kolumu tutarak beni sırama oturtması bir oldu

"Jungkook...ona sakın bulaşayım deme, başına bela almak istemezsin" ses tonunu minimum tutmaya çalıştığı belliydi gergin bir şekilde onu onayladım, zil çalmış ve derse girmiştik 5 ders öyle böyle geçmiş ve öğle arasına girmiştik yoongi okulda ilk ve tek arkadaşım olmuştu, şanslı biriydim sanırım?

Kantine inmiş beraber sıraya girmiştik karışık tost almayı teklif etmişti, tostlarımızı almış boş masaya ilerlerken birinin ayağıma çelme takması ile ben ve tostum âdeta yere yapışmıştık.

Arkadaşımın yardımı ile yerden kalkmıştım kafamı kaldırdığımda bu kişinin sabah kavga eden çocuk olduğu görmüştüm "önüne bak seni lanet olası" dediği cümle ile sinirle solurken ona doğru bir kaç adım atmıştım, "önüne bakmayan sensin gerizekalı" adını bilmediğim çocuğun kaşları havalanmış hiç çekinmeden yumruğunu sağ yanağıma geçirmişti, geri sendelemem ile başımı eğmiş acıyan yanağıma dokunmuştum, ikinci bir yumruk yiyecekken kolunu tutarak ısırmam bir olmustu, sonrası kafama yediğim bir darbe ile karanlıklaşmıştı.

Başımın ağrısı ile gözlerimi aralamıştım,yanımda yoongiyi görmem ile rahatlamıştım uzandığım yerden doğrularak başımdaki tarifsiz ağrı ile yüzümü buruşturmuştum "iyi misin kook?"
"Mükemmelim yoon" yoongi kısık sesle bir kahkaha atmıştı bu benim de gülmemi sağlamıştı, "başına sandalye yedin, ne kadar iyi olabilirsin? gerçekten merak ediyorum" şakayla karışık konuşmalarımızın ardından izin kağıdı alarak sınıfa çıkmaya karar vermiştik son derse girmiş olmalıydık kendimi çok aç hissediyordum, yoongiye daha fazla zahmet olmamak için sesimi çıkarmamıştım, sınıfa girmiş ve sol en arkadaki sıralarımıza geçmiştik, sıramın altından kitaplarımı çıkartırken elime gelen muzlu süt ile gülümseyerek içmeye başlamıştım, sanırım yoon bırakmıştı, mükemmel bir arkadaş olduğunu düşünmeden edememiştim günüm ne kadar kötü geçmiş olsa bile muzlu sütüm vardı.

Hocanın sınıftan çıkması ile biz de toparlanarak okuldan çıkmıştık  yanağımın morardığına emindim, çocuğun daha kim olduğunu bile bilmiyordum sanırım gercekten de belalı bir tipti. Kafamdaki sorular ve düşünceler dört dönerken yoonginin sesi ile sıyrıldım bu düşüncelerden. "Seni eve bırakmamı ister misin?" "Hayır yoon teşekkür ederim, bu gün sana çok zahmet verdim zaten, düşüncen için teşekkür ederim" birbirimizin numarasını almayı teklif etmişti, numaramı ona vermiştim. Ardından vedalaşarak ayrılmıştık.

Yorucu bir günün ardından eve gelmiştim üzerime tavşanlı pijamalarımı geçirerek bir şeyler hazırlanmaya koyulmuştum bile kendime iki kutu baharatlı ramyeon hazırlayarak silip süpürmüştüm, sonunda karnımı da doyurmuş olmanın verdiği mayışıklık ile yatağıma uzanmış telefonuma bakınıyorum.

Yorucu bir günün ardından eve gelmiştim üzerime tavşanlı pijamalarımı geçirerek bir şeyler hazırlanmaya koyulmuştum bile kendime iki kutu baharatlı ramyeon hazırlayarak silip süpürmüştüm, sonunda karnımı da doyurmuş olmanın verdiği mayışıklık ile ...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

_________________________________________

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


_________________________________________

Yeni bir kitaba başladım, umarım beğenilir okunma olursa devamını getireceğim
~Ege

Care Of Me (taekook)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin