1

707 54 59
                                    


Sunghoon, klasik okul rutininden sıkılmıştı. Okula gel derslere düzenli gir, her sınavda ilk üçe derece yap, babandan tebrik al. Tüm hayat amacı buymuş gibiydi.

"HOON!" Arkadan seslenen arkadaşı Sunoo'ya döndü.

"Oo sen okula gelir miydin?" Dedi Sunghoon, alaylı bir ses ile.

"Abartma, altı üstü bir hafta yoktum." Dedi Sunoo, göz devirerek. Beraber okula yürüyüp, sınıfa girdiler. Sınıfa yaklaştıkça duydukları yüksek sesten anlayabildikleri tek şey ilk dersin boş oluşuydu.

"Hadi doğruluk cesaret oynayalım." Ortaya atılan fikri duyan sınıf heyecan ile ortaya toplanmaya başlamıştı.

Sunghoon ve Sunoo olayın cringeliğine göz devirmekle yetinmişlerdi..

"Hadi sizde oynayın." Dedi önlerinde dikilen Rei. Sunoo'ya dudak büzdüğünde Sunoo derin bir nefes vermek ile yetinmişti. 'Sunghoon iyi olacak mı?' Sorusu ile cebelleşirken içinden geleni yapmak istemişti.

"Hadi bir kereliğinede olsa oynayalım." Demişti Sunghoon'a bakarken. Sunghoon'un Sunoo'dan beklemediği bir hareketti bu, biraz şaşırmıştı.

"İyi bari oynayalım." Dedi, Sunoo varken daha çekilebilir olacağını düşünerek.

Herkes sıraları çekerek oturdu. Ortaya bir şişe koydular. İlk turda şişe Beomgyu ve Taehyun'a gelmişti.

"Hmm doğruluk mu cesaret mi?" Dedi Taehyun.

"Doğruluk." Herkes heyecanla soruyu bekliyordu.

"Sınıfta en hoşlanmadığın kişi kim?"

"Bence herkes bilir bunu yani, tabii ki Hyuka." Herkes ağzı açık Beomgyu'ya bakarken Beomgyu garip bakışlar attı hepsine. 'Ciddi misiniz?' Cümlesini bakışları ile anlatabildiğini umuyordu.

"NEEEEE!" Dedi Kai, sonradan gelerek.

"Ney ne? Arkama geçmişsin derste konuşup duruyorsun." Dedi Beomgyu, kollarını göğsünde bağlarken.

"Çok kırıldım bro." Dedi Kai, çokta üzgün çıkmayan sesi ile.

"Devam ediyoruz!" Dedi Rei, tüm seslerin susmasını sağlayıp şişeyi tekrar çevirirken.

Bu sefer şişe Sunghoon ve Hyunjin'de durmuştu.

"Doğruluk mu cesaret mi?" Dedi Hyunjin.

"Cesaret diyelim..." Dedi en fazla ne olabilirdi ki? Yani Sunghoon böyle düşünmek istiyordu.

Hyunjin pis bir gülüş takındı.

"Hani şu Heeseung'u bilirsin..." Sunghoon bir süre düşündü ve Heesung'un gözünün önüne gelen siması ile kafa salladı. "Ona güzel bir öpücük vermeye ne dersin? Dudaktan." Çevreden oolama sesleri yükselirken Sunghoon kaşlarını çattı. 'Öpmek?'

"Abartma ya oyun altı üstü. Git öpüver ne olacak?" Dedi Hyunjin arkasına yaslanırken.

Sunghoon derin bir nefes verdi. 'Yapacağın işe sokayım' bakışlarını Hyunjin'e atmayı ihmal etmeden onu gaza getirmeye çalışan kişilerden kurtuldu. Ve tam o sırada zil çaldı. Sunghoon neden bu oyuna katıldığı ile ilgili sorguları yaparken sınıftan çıktı.

Kantin katına gidip gözleriyle Heeseung'u aradı. Tabii ki hala 'Neden bu oyuna giriştim ki?' Diyerek kendisine de kızmayı unutmuyordu. Kantine ilerleyen koridorda Heeseung'u görünce yanına hızla adımladı. Kamera olmayan tek yer bu koridordu. Yanına geldiğinde ona şaşkınlık ile bakan Heeseung ile dudaklarını birleştirdi.

Ama çekilemedi... İlk kez birini öpmenin verdiği heyecan mı yoksa bu kişinin Heesung olması mı bunun sebebiydi bilmiyordu. Hızla atan kalbini saymıyordu bile.

Truth Or Dare? 《heehoon》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin