2

523 51 80
                                    


Sunghoon kendisi için kısa fakat Heeseung'a göre uzun bir süre sonra ne yaptığının farkına vararak Heeseung'dan ayrılmış ve koşarak uzaklaşmaya başlamıştı. Tek motivesi Heeseung'u öptüğünü çok kişinin görmemiş olmasıydı.

En üst katta bulunan ders olmadığı sürece çok kullanılmayan sınıflara çıktı. Hangi sınıf ne zaman boş biliyordu. Biyoloji sınıfına adımladı. İçeriye girip elleriyle dudaklarına dokundu. Neden kaçtığını bile anlayamamıştı.

"O his neydi lan..." Dedi kendi kendine. İçinde oluşan bu garip hissi daha önce hiç hissetmemişti. Ayrıca Heeseung'u öptüğünde heyecandan atan kalbinin hala atmaya devam etmesi de şuan başka bir derdiydi. Daha fazla devam ederse bir kriz geçirebileceği konusunda endişelenmişti.

Sınıfın kapısı açılıp kapandığında arkasına baktı. Şuan son görmek istediği kişi tam karşısındaydı. Karşısında dikilip sırıtan Heeseung'a şaşkınlık ile bakmakla yetinmişti. Ayrıca azda olsa sakinleşmiş olan kalbi dahada hızlanmaya başladığında nefesleri sıklaşmıştı.

"Öylece beni öpüp kaçabileceğini mi düşünüyorsun?"  Demişti Heeseung, hafif ciddi sesi ile. Ardından hafifçe Sunghoon'un üzerine yürüdüğünde Sunghoon geriye adımlamak ile yetinmişti.

"Sadece oyun oynuyorduk. Ve senin öpmemi söylediler, rahatsız ettiğim için gerçekten üzgünüm."

"Hmm... Oyun demek... Topluluk içersinde olmasak beni yiyeceksin sanmıştım bir an." Demişti Sunghoon'a gülümseyerek.

Sunghoon ne diyeceğini bilememişti bu yüzden titremeye başladı. Neden yaptığı şeyi uzun tutmuştu bilmiyordu. Kötü hissediyordu ve buna engel olamıyordu.

"Ayrıca çok kötü öpüşüyorsun."

"Olabilir, sanane." Dedi Sunghoon. Sesi titremişti.

"Eh madem sen beni oyun için öptün... Bende seni 'oyun' için öpeceğim." Sunghoon duyduğu cümle ile yutkunmuştu. İçine tekrardan gelen garip his ile Heeseung'a bakmıştı. "Öpemezsi-"

Sözleri dudaklarına değen dudaklar ile kesilmişti Sunghoon'un. Yanaklarına değen eller ile gözlerini olabildiğince kapamıştı. Boşta kalan elleri istemsiz Heeseung'un bileklerine gitmişti. Ne yapacağını bilmiyordu. Olayları akışına bırakma kararı aldığında titreyen vücudunu görmezden gelmeye çalışıyordu fakat pek başarılı olduğu söylenemezdi. Heeseung ayrıldığında Sunghoon derince nefes alıp vermeye başlamıştı. Heeseung derince nefes alıp veren Sunghoon'un yanaklarından ellerini indirmeden gülümsedi.

"Gerçekten çok kötüsün. Bari öğreteyimde başkalarına rezil olma. Birde onlarca kişi seninle çıkmak için peşinde geziyor. Öpüşmeyi bile bilmediğini bilseler ne olurdu acaba." Dedi Heeseung.

"İstemiyorum, bu yaptığın tacize girer." Dedi Sunghoon, geriye adımlamaya çalışırken. Fakat yanaklarında olan eller boynuna dolanınca bu pek mümkün olmamıştı.

"Bana kantinin önünde yaptığın neydi sence?" Dedi Heeseung. Sunghoon buna cevap verememişti. "Neden titriyorsun yoksa korkuyor musun?" Heeseung'un cümlesi ile Sunghoon gözlerini kaçırmıştı.

"Korkuyor musun?" Dedi Heeseung, kendisini tekrar ederek.

Sunghoon kafasını iki yana salladı. "Korktuğumdan değil." Dedi. Şuana kadar doktoru hariç kimse ile bu konu hakkında konuşmamıştı.

Heeseung gülümsedi. "Sana öpüşmeyi öğreteceğim." Dedi ardından Sunghoon'un boynunda duran elleri ile Sunghoon'u kendisine çekti. "Benim yaptıklarımı yap." Dedi Sunghoon'a yaklaşırken. Yanağında duran bir eli çenesine koyup parmaklarını Sunghoon'un dudaklarında gezdirdi. "Ağzını aç." Dediğinde Sunghoon dudaklarında gezen eli tuttu. Heeseung'un onu öpmesi hoşuna gidiyordu fakat şuan bunu kabullenmek istemiyordu. Hatta her dediğini yapabilecek bir haldeydi şuan.

Sunghoon tüm eforunu kullanarak kaşlarını çattı. "İs-istemiyotrum." Dedi.

Heeseung Sunghoon'a yavaşça yaklaşıp dudaklarında arasında bir nefes mesafesi bırakarak sırıttı. "Tatlısın." Dedi ve Sunghoon'dan uzaklaştı.

Heeseung yavaşça kapıya ilerleyip sınıftan çıktıktan sonra ise Sunghoon daha fazla dayanamayıp kendisini yere bıraktı.

"Hassiktir..." Dedi elleri dudaklarına giderken. "Ben neler hissediyorum?" Az önceki olanları düşünmekten kendisini alamıyordu. Yıllar sonra ders harici bir şey düşünmek... Garipti...

Uzun süre kendisi ile verdiği zihinsel savaşı bölmeye okulda yankılanan anons sesi  yetmişti.

"Park Sunghoon müdürün odasına."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 08 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Truth Or Dare? 《heehoon》Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin