Ertesi gün olmuştu. Deniz erkenden kalkıp aynanın karşına geçip o doğal sarı saçlarını taramaya başladı ve makyajıda tamam dı artık Kerem'in Deniz'i begenmemesine engel yoktu, hemen ekmek almaya gidiyorum diye bakkala gitmişti ve Kerem yine oradaydı. Deniz, Kerem'i görünce elindeki bütün bozuk paraları yere düşürmüştü ama düşürdüğünün farkında bile değildi hatta Kerem çoktan paraları toplamış Deniz'e uzatmıştı. Deniz bi an duraksadı şaşkınlıkla paraları Ali amcaya verdi ve hemen oradan uzaklaştı. Kerem gülümsemisti, Deniz hala şaşkındı ama Kerem'in gülümsemesine hala anlam vermemişti. Sadece Deniz'i komik bulduğu icin mi gülmüstü yoksa Deniz'e karşı birşey hissettiği için mi. Yine bilmiyordu.
Artık hergün sabah kalk, süslen ve bakkala in günler böyle geçiyordu. Mahalleyi hep tanımıştı artık fakat Kerem'de en ufacık bi gelişme yoktu.
Deniz'i her gordüğünde duraksayıp Deniz'in arkasından bakıyordu ama gelip konuşma gereği duymuyordu. Bazen kendisi gidip konuşmak istiyordu kendi kendine git 'Seni Seviyorum de aşkın utanması, gururumu olurmuş ' diyodu ama ya kötü bişey derse diye korkuyordu. Bu Deniz olamazdı o her konuda cesaretli olan kız olamazdı oda kendine anlam veremiyordu fakat kendine bakıp söyleye bildiği tek kelime 'Aşktandır' oluyordu.Medyayı dinleyin çok güzel bi şiir :)