Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
ㄟ(≧◇≦)ㄏ
Min Yoongi
Canım yana yana durmadan koşmak zorundaydım çünkü peşimdeki kraliyet askerleri beni yakaladıklarında başıma hiç iyi şeyler geleceğini sanmıyordum. Askerlerden birisi bana ok fırlatmış ve tam olarakta omzuma isabet ettiğinde acıyla birlikte inledim fakat koşmaya devam ettim, eğer koşmayı kesersem yakalanırdım.
Kalp atışlarımı çok feci bir biçimde hissediyordum bunun yanında bir de ciğerlerimin ağrısı artık dayanma sınırımı iyice zorlamaya başlamıştı. Koşmaya devam ederken ayağıma saplanan ok ile yere yapışmış ve artık kalkamayacak duruma geliştim. Bana doğru gelen askerlerden ikisi beni kılıcın altında esir tutmuşlardı.
Bir kaç dakika sonraysa Park Krallığının prensi Park Jimin bana doğru atıyla birlikte gelmiş ve tam dibimde durmuştu.
"Min Yoongi sonunda yakalayabildik seni?"
Sıkıntıyla ilk önce oflamıştım sonraysa yerimde çırpınmıştım
"O zaman yakalandığına göre sana bir ceza vereceğimi de biliyorsundur?"
Bana alayla gülümsemesiyle birlikte yüzümü ekşitmiştim. Babamın günahı ile prensle derin bir geçmişim vardı fakat sonraysa babamın zoruyla bir çok suça karışmıştım ve hepside prens park ile ilgiliydi. Ben yani Min Yoongi şu an babama o kadar çok küfür ediyorum ki asla ama asla bunun sonu olmayacaktı. Yıllarca onun tarafından anneme zarar gelmesin diye bir çok kirli işinde kullanılıp şu anda bu durumda olmak çok sinirlendiriyordu beni.
"Biliyorum prensim."
"Kaldırın onu ve bağlayın bir omegaya göre fazla dayanıklı ve dişli birisi ne yapacağı belli olmaz."
Ha ve ha çok komik. Kaç yerimden yara almışım zaten gelmiş bir de adam bana kaçmaktan bahsediyor. ALOOO HALA AYAĞIMDA VE OMZUMDA OK VAR BENİM OK!!
Tamam sakinim...
İki asker tarafından kollarımdan kaldırıldım ve bir at arabasına bindirildim. Üstü kapalı olan bu at arabasının içine oturtturuldum ve acıyan ayağıma baktım, çok feci acıyordu. Omzumun sızısına alışmıştım artık ama ayağım daha yeni olduğuna canımı fazlasıyla acıtıyordu. Ben ayak bileğime bakarken yanıma bir siyah saçlı ve boyu benden oldukça uzun olan bir adam geldi. Yanındaki çantasını kenara koydu ve bana döndü.
"izin verirseniz sizi tedavi etmeye geldim."
Kafamı salladım ve ona yardımcı olmak için dediklerini uygulamaya başladım. Bir yandan at arabası ilerlerken bir yandanda yaralarıma bakılıyordu. En sonunda işini bitirmiş olacakki bir kenara çekildi ve eşyalarını toplamaya başladı o sıradaysa at arabası surmuş ve askerler yanıma gelip beni saraya doğru götürmeye başlamışlardı. Ayağımın acısıyla birlikte topalladığım için oldukça yavaş ilerliyorduk en sonunda beni bir kodese almışlar ve kapımı kilitleyip bir geri işlerine dönmüşlerdi. Kenardaki battaniyeyi aldım ve bir köşeye kıvrılıp uyumaya başladım. Buradan kurtulabilmem için bana enerji lazımdı ve bunu ancak ve ancak uyku ile karşılayabilirdim.
Park Jimin
Odama geçtim ve üstümü değiştirdim iki gün sonra babam tahtını bana bırakacaktı ve bunun içinde sarayın her tarafında hazırlıklar vardı fakat şu an kafamda olan tek şeyse Min Yoongi'nin babasının yaptığı kaçakçılıktaki bilgileri bilip bilmemesiydi babası tarafından kullanıldığını biliyordum bu yüzden ona bu konuda asla ama asla bir şey yapmayacaktım. Bana tek lazım olan şey babasının yaptığı tüm suçlardaki bilgiler. Ben istediğimi aldığımdaysa genede Yoongi'yi saraydan salmayacaktım yakınımda olmasını istiyordum. Bana küçükken yardım etmemiş ve bana kendine hayran etmemiş olsaydı onu infaz ederdim fakat ona sarar vermek için herhangi bir düşüncem yok.
13 Yıl Önce
Park Jimin
Kafamı etrafta gezdirdim ve bağlandığım yerde kıpırdandım saraydaki babamın en yakın kahyası olarak bildiği Min Seo-Jun beni kaçırmıştı sebebiyse kralın kız kardeşini katleden abisinin intikamını benden çıkarmaya çalışıyordu. Bir an önce buradan kurtulmalıydım fakat bunu nasıl yapacağımı asla ama asla bilmemekteyim.
Bulunduğum karanlık odanın kapısı açıldığında içeriye bir oğlan girmişti. Ben bu çocuğu sarayda gördüğüm için biliyordum Yoongi'ydi bu.
"Preynsim böyle olduyunuj için özüy dileyim fakayt hemen buydan gitmeliysiniz."
Beline sakladığı bıçağı hemen çıkardı ve iplerimi çözdü sonraysa ben hemen ayaklandım ve Yoongi'nin saçlarını öpüp hemen oradan uzaklaştım. Daha beş yaşındaydı fakat cesareti onu ne kadar güçlü yapmıştı öyle?
Günümüz
Hala aynı masumluğunu taşıyordu Yoongi her ne kadar zaman geçmiş olsada Yoongi hala o kulübedeki Yoongi'ydi. Kendi kendime güldüm ve mahzene gitmek için odamdan çıktım. Mahzene girdiğimde Yoongi'nin kodesini buldum ve kapısını açtırdım. Uyuyordu şu an ve o kadar masumdu ki! Yanına eğildim ve saçlarını sevmeye başladım. O zamanlar onun daaha hangi gruptan belirlenmemişti ama onun omega olacağına o kadar emindim ki şu anda onu omega haliyle görmek sırıtmamı sağlamıştı
"Bana yakın bir oda hazırlayın!"
Emrimle birlikte hemen bir kaç adam yanımdan ayrılmıştı bizar daha onunla ilgilendikten sonra kucağıma aldım ve hazırlanan odaya götürdüm. Alnına bir öpücük kondurdum ve odadan sessizce ayrıldım.
--Devam edecek(p≧w≦q)
Heyuuu nasılsınız bakalımmm?
Diğer kitabı bitirmeden yeni kitaba başlıyorum nasılım ama?
Uzun zamandır ortalıkta yoktum ama geri döndüm diyebilirim (diyemeyedebilirim söz vermiyeyim):))
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Neyse bay bay gene gelirim buralara ama beni teşvik etmeniz lazım ehe.
