httyd | on dört

1.5K 190 24
                                    

...

jen

aç artık şunu

hyunjin

aç telefonunu artık nolur

Felix sabahın kötünde gelen aramalarla uyanmıştı. Hâlâ Hyunjin'den ayrılmamıştı. Mesajları görür görmez boğazını temizleyerek dikleşti.

"Hyung.. Uyanmamız gerekiyor."

Dediğinin tersini uygulayıp yeni boyattığı saçlarını Hyunjin'in yanağını sürttü. Hâlâ uyuklarken gözlerini kapattı.

"Jennie noona aramış, acil bir şey galiba.."

"Jennie?"

"Evet, aramış bir kaç kez. Mesajda atmış. Galiba önemli bir konu."

Hyunjin bir kaç saniye olabilecek şeyleri düşünürken aklına gelen şeyle küfür ederek kalktı. Telefonu Felix'ten aldığı gibi ikizini aradı. Jennie anında açarken duyduğu burun çekme sesiyle alnına vurdu.

"Güzelim, iyi misin? Bir şey mi oldu? Neden ağlıyorsun şimdi?"

"O gelmiş Hyunjin... Yine benim hiç bir şeyi hak etmediğini söyledi. Ben gerçekten seni hak etmiyor muyum?"

"Olur mu öyle şey? Sen benim bebeğimsin. Nerede olduğunu söyle, geleyim yanına."

"Evimdeyim."

"Tamam, tamam geliyorum güzelim. Geldiğimde arayacağım tamam mı? Benden başkasına kapıyı açma."

Jennie mırıltılarla onu onaylarken Hyunjin telefonu kapatıp cebine koydu. Üstündeki eşofman onu rahatsız hissettirirken yatakta ona bakan bedene döndü. Gözlerinde gördüğü endişe daha da kötü hissetmesini sağladı.

Yanına ilerleyip dudaklarını alnına bastırdı. Felix iki elini de tişörtüne çıkartıp sıktı. Hyunjin öperek aşağılara inmiş, dudaklarının hedefini değiştirmişti.

"Benim şimdi gitmem gerekiyor güzelliğim."

"Nini iyi mi?"

Yalan söylemek istemedi. İlişkileri yeni yeni kalıplanmaya başlamışken ufacık bir yalan bile söylemeyi istemedi.

"Değil ama olacak. Sadece yanına gitmem gerekiyor. Beni görmedikçe sakinleşmeyecek. Haber veririm sana.

Felix kafasını salladığında dudaklarına minik bir öpücük bırakıp hızlıca odadan çıktı. Felix gözlerini ovalayarak kendine gelmeye çalışırken yatağın diğer tarafında duran peluşu aldı. Beyaz peluşu yatağına yatırıp kendi de yanına yattı.

Uyuyacağını düşünmüyordu ama en azından Hyunjin ona haber verene kadar bir şey yapmak istemiyordu. Aklı onlarda olacaktı zaten. Bugün dersinin olmayışına sevindi çünkü olsa gidemezdi. Aklı ikizlerdeydi.

"Güzelim, Jennie'nin takıldığı adamın herhangi bir iletişim numarası var mı sende? Ya da direkt olarak sen ulaşsan olur mu?"

Felix direkt konuya giren adama gülmek istese de gülemedi. Jennie noonasının iyi olduğunu bilmek istiyordu.

"Jennie noona iyi mi? Bir şeyi yok değil mi?"

"Uyuya kaldı. Sen takıldığı adama ulaşabilir misin? İstemezsen bana herhangi bir iletişim yeri yaz, ben ulaşayım ona. Onunla eğleniyorlardı, belki morali düzelir."

"Ben yazarım.. Sen iyi misin hyung? Sesin biraz boğuk geliyor."

"Bilmem, iyiyim heralde. Toparlanırım ben bir şekilde, beni düşünmek yerine keyfine bak."

"Sabahtan beri aklımdan çıkmıyorsunuz..."

Hyunjin kısıkça gülüp cevap verdi bekletmeden. "Sen de benim aklımdan çıkmıyorsun. Buraya gelmek ister misin? Jennie'nin şoförünü yollayabilirim."

"Arabamla gelirim."

"Pekala civciv, dikkatli gel olur mu? Adresi atıyorum şimdi."

...

bu bölüm kısa çünkü akşama bir bölüm daha atabilirim 💅

KIZIM ÇOK GÜZEL

KIZIM ÇOK GÜZEL

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-yeis

how to train your dragon | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin