ben deliyim, biraz aptalım da.
bahsetmiştim ya daha önce sana: içimde iki deniz var diye.
biri hırçın, öfkeli, nefret dolu; diğeri sakin, berrak, masmavi, kalbi umutla atan bi deniz.
hangisi gerçek ben bilmiyorum ya da illa biri olmak zorunda mıyım onu da bilmiyorum.
bildiğim tek bir şey var ikisi de sana çok aşık.
sen onların üzerinde eksik olan aysın.
sen gelince tamamlarlar kendilerini, senin yakamozunla güzelleşirler.
ruhumun denizleri her gün senin için daha iyi, daha güvenli olmak isterler.
(bi adam gelir değiştirir seni
alıştığın o sert kararlı şeklini)
huzur dolusun ve çok az insanın görebileceği bir güzelliğe sahipsin bu yüzden seviyorum belki seni.
rüzgarın saçlarımda esmesi, güneşin tenimi okşaması,küçük çocuğun uykusu gelince kendini gecenin kollarına teslim etmesi gibi seni sevmek.
sana söz bir tanem ruhum bedenimde olduğu sürece toprağın yağmura olduğu gibi ben de sana aşık olacağım her gün yeniden ve yeniden.
