Yine maç izleme yerlerini almışlardı. Bu sefer herkes çok gergindi çünkü final maçına gelmişlerdi. Aslında Ranpo o kadar gergin değildi, olsun yine de gerginlerdi.
"Bu maçı kazanamazsak Tecchou'ya götümü veriyorum."
Herkes bir anda Jouno'ya garip garip baktı. Yosano kıkırdadı.
"O kazanırsak değil miydi?"
Jouno rahatça arkasına yaslandı.
"Öyle olsaydı şu ana kadar kaç kere vermiştim."
Atsushi çocuğunu çekecek ebeveynler gibi kamerası elinde bekliyordu. O ebeveynlerden tek farkı gergin olmasıydı. Gogol kolunu Atsushi'nin omzuna attı.
"Sen niye kamerayla geldin?"
Atsushi ona döndü.
"Akutagawa'nın her anını çekmek zorundayım."
Yosano göz devirdi.
"Takıntılı manyak."
Atsushi ona gülümsedi.
"Acaba takım içeride ne yapıyor? Kesin çok gerginlerdir."
...
"
Tachihara sanki o biraz fazla olmamış mı?"
Chuuya'nın sorusuyla Tachihara getirdiği on koli cevizli sucuğa baktı.
"Maça çıkacağız enerji önemli."
Dazai güldü ve kolilerin birinden cevizli sucuk aldı.
"Maça mı çıkacağız gerdek gecesine mi belli değil."
Tachihara ona vatan hainiymiş gibi baktı.
"Gerdek gecesinden önce cevizli sucuk mu yenir? Lokum yiyeceksin lokum."
Kenji kafası karışmış şekilde onlara baktı.
"Lokum ve cevizli sucuk aynı şey değil mi?"
Mark onu yargılar şekilde elini uzattı.
"Az Türk kültürü öğren."
Fyodor elinde beyaz tahtayla geldi.
"Bırakın şimdi Türk kültürünü plan yapacağız."
Dazai, Oda'nın yanında yerini alıp ona cevizli sucuk uzattı. Oda gülümseyerek içinden aldı. Fyodor elindeki tahta kaleminin kapağını yere atıp tahtaya sahayı çizdi. Dazai ağzında cevizli sucukla beraber espirisini yapmayı unutmadı.
"Sen koç musun? Bize anlatıyorsun."
Fyodor sabır ister şekilde ona bakınca ağzını görünmez bir fermuarla çekti.
"Herkes burada mı?"
Ango başını salladı.
"Öncelikle Dazai ilk basketi sen at takımın en uzun boylu oyuncusu olmadığın ama uzun olduğun için. Oda'ya attıramayız bütün dikkatler onda olacak."
Fyodor tam on dakika boyunca bunları anlatmıştı. Tabii Kenji'den başka onu dinleyen yoktu. Daha anlatacaktı ama içeri giren Tecchou ile bütün hayatı yıkılmış gibi kapıyı izlemeye başladı.
"Hani herkes vardı?"
Akutagawa elindeki telefonu dolabına koydu.
"Onun eksik olduğunu söyleyecektim ama oyunun en heyecanlı anıydı."
Bir anda herkes Fyodor'a ciddi ciddi bakmıştı çünkü azar bekliyorlardı. Beklenenin tersine Fyodor, tahtayı yere attı.
"O zaman cevizli sucuk yiyelim."
Bir anda herkes kolilere hücum etmeye başladı. Chuuya sanki yokluktaymış gibi cevizli sucukları beşer beşer alırken Akutagawa ve Oda oturmuş onları izliyorlardı. Final maçından önce her zaman yaptıkları şeyler olduğu için kimse sorgulamıyordu. Hatta odaya giren koç bile Chuuya'nın kaptığı cevizli sucuklardan iki üç tane yemişti. Maç saati geldiğinde ise cevizli sucukları yerlere atıp ısınmaya gitmişlerdi. Sanki içeride çok önemli şeyler konuşmuşlar gibi disiplinli bir şekilde sahaya girip ısındılar. Zaten kimse onların öyle olduğunu düşünmezdi.
...
Cevizli sucuk sevmem aslında ama güzeldir bilemedim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Clinomania (Bsd Fyolai)
FanfictionŞu ana kadar ciddiye almış ve Sherliam kitabından sonra ciddiye alan arkadaşlarım varsa bu kitapta sadece beyin geçiyor ve hiç ciddi değil psikolojiniz bozulabilir