Özgürlüğün İmparatoriçesi

Lanet

Gözlerimi araladığım yer imparatorluğun zindanıydı.Ortalıkta bağlanmış bir sürü insan vardı ve bu beni çileden çıkarmaya yetiyordu.Sorun şuydu ki o insanlardan biri de bendim...

Çığlıklar tam anlamıyla kulaklarımı tırmalıyordu.Herkes sırasıyla işledikleri günahların bedelini ödüyor gibiydi sanki.Lakin benim günahım neydi?Bir türlü anlam veremiyordum.Ben niçin buradaydım?

Zincirlerden yorulan kollarım adeta yardım istiyordu.Gözlerimi zar zor olsa da kapatıp düşündüm.Ablam yaklaşık bir ay önce en güçlü imparatorluk olan Valentine İmparatorluğu'nun,İmparatoru Erez ile evlenmişti. Erez genç yaşta bu imparatorluğu yönetse de en güçlü olmayı başarmıştı.Ablam ise en güçlüyü aramış ve bulmuştu.Nedeni ise tam olarak şuydu sanırım;Krallığımızı yok etmek.

Ablam sebebini bilmediğim bir nedenden dolayı bizden nefret ediyordu.Belki de bu ailenin en büyük veliahtı olmasından dolayıydı.Kulağa garip gelse de durum böyleydi.Çünkü bir inanışa göre,en büyük veliaht eğer ki tahta geçmek için kardeşlerini katlederse lanetlenir;ve ileriki yaşamı boyunca mutlu olamazdı.Lakin o,hem yönetmek hem de mutlu olmak istiyordu.Ve bu işi evlenerek kolay yoldan halleti.Bizi ise başına bela almamak için öldürdüğüne yemin edebilirim.

Şuan ölümüm yaşamımdan daha yakın bana.Doğmakla işlediğim günahın cezasını çekiyorum.Acı çekerek,suçluluk duyarak öleceğim.

En sonunda buğulanmış gözlerimi yavaşça araladım.Karşımda dikilen kimdi anlayamıyordum.Bilincim kapalı gibiydi sanki.Biraz zaman sonra net bir şekilde görebiliyordum -ki görmek isteyeceğim son kişi bile olamayan kişiyi gördüm- İmparator Erez.
Zar zor olsa da konuştum:

-Haha,ölümümün ablamın elinden olacağını düşünmüştüm.

Elleri arasına yüzümü avuçladı ve şiddetli bir şekilde sıktı.Sadece canımın daha çok yanmasına sebep olmuştu.Gücüm olsaydı bedelini ağır öderdi.Lakin şuan dilediğim şey ölmekti.

-Ablan suratını görmek istemediğini,bu işi bizzat benim bitirmemi istedi.

Yavaşça dudaklarımı araladım. Ve su kelimeler araladığım dudaklarımdan nüfus etti:

-Bitir şu işi Erez,ancak her şeyimin üzerine yemin ederim ki eğer tekrar dünyaya gelme şansım olursa sizi rahat yaşatmayacağım.Hatta yaşayabilecek misiniz ki..?

Son sözlerimden sonra gözlerindeki nefret ve acımasızlık -bariz bir şekilde- daha da arttı.Değerli kılıcını -şuan bu kılıcın bile bana fazla geldiğini düşünüyordur- göğüsüme yasladı.Hızla göğsümü yaran kılıcın sesi ve gözlerimden süzülen bir kaç damla gözyaşı hissettim.Sonrasında etrafım karardı.

Ben;Blair Wizard. Kral Joel Wizard'ın üçüncü ve en küçük kızı.On sekiz yaşında,ölümü öz ablasıyla tatmış aciz bir ruhum artık.