PLATONİK

31. bölüm

sabah uyandığımda draco duştaydı

baş ucunda duran resme baktım bi çerçevede ben bi çerçevede annesi ve kendisinin resmi vardı

kendi resmimi gördüğümle gülümsedim

elime alacakken draco arkamdan sarıldı

duştan çıkmıştı

draco:günaydın

emma:günaydın sevgilim

önümü döndüm ve dudağına bir buse kondurdum

draco:gidiyor musun

emma:evet gitmem gerek

draco:hemen mi

emma:derste görüşücez zaten

draco:iyi

beni son bir kez öptü ve odama gittim

pansy:neler oldu

emma:draco ve babası kavga ettiler

her şeyi anlattım ama ölüm yiyen olduğunu anlatmadım

cübbemi giydim ve büyük salona indik

herkes draco ve benim sevgili olduğumu öğrenmişti 

x:emma ve malfoy sevgiliymiş

x:evet duydum

herkes bizi konuşuyordu

x:draco bu bulanığa nasıl baktı anlamıyorum

x:asıl bu kız nasıl ablasının düşmanı ile sevgili olabiliyor

kimseyi takmadan ilerliyordum

sonuçta utanılacak bişey yapmamıştım

en son iki gryffindor'lu kızın konuşmasına tanık oldum

x:hermione'yi gördün mü

x:evet çok sinirliydi emma'yı gördüğü yerde parçalayacağını söyledi

geri döndüm ve

emma:hermione'yi gördünüz mü

x:evet ortak salonda

hızlıca gry. ortak salonuna gittim 

şifreyi bilmediğim için kapının önünde çıkmalarını bekliyordum

sesler gelmeye başladı

hermione:nasıl yapar bunu

harry:bence yargılamamak gerek uzun zamandır sevdiğini biliyorduk

hermione:sevgili olmasını istemediğimizi biliyordu

dışarıya çıktılar

hermione:emma!

çok sinirli olduğu her halinden belliydi

emma:hermione..

hermione:nasıl yaparsın bunu!arkadaş olmana bile kızıyorken sen düşmanımızla çıkıyorsun ve sana yaptığı o kadar şeyden sonra.

emma:çünkü onu seviyorum

hermione:o seni seviyor mu

emma:evet!ne kadar kabullenemesen de evet birbirimizi seviyoruz

hermione:o zaman bi daha yanımıza sevgilinden ayrıldığında gel,ayrılmadan yanımıza uğrama.

harry'nin kolundan çekerek götürdü

sinirlerim bozulmuştu gözyaşlarımı tutuyordum

*

akşam slughorn'un noel partisine gitmeden önce draco ile koridorda konuşuyorduk

draco:harika görünüyorsun

emma:benimle gelmek istemediğine emin misin

draco:çok isterdim ama işim var sevgilim

emma:neville ile gitmeme izin veriyorsun yani

draco:koca hogwarts'da longbottom'dan başka insan kalmadı mı

emma:başka kimseye izin vermedin

draco:arkadaşlarınla git mesela potter'la

yanımızdan geçen harry ve luna'ya baktık

emma:gördüğün gibi zaten bi eşi var

draco:o zaman weasley ile git

emma:sevgilisi var

draco:illa onunla gideceksin

emma:söz dans etmeyeceğim içeri girebilmem için bir eşe ihtayacım var

draco:iyi tamam git bakalım

emma:teşekkür ederim

draco:seni çıkışta burada bekleyeceğim

emma:tamam

balo salonuna gittim

neville içerideydi

emma:neville

neville:emma özür dilerim profesör slughorn'a yardım edeceğim sorun olur mu

emma:olmaz

neville elindeki tepsiyle gitti

emma:az önce neville beni mi ekti yoksa hayal mi görüyorum?sanırım beni ekti.

ne hermione benim yanıma geliyordu ne ben onun yanına gidebiliyordum

beni çok kötü bişey yapmışım gibi suçluyordu

yaptığım tek şey draco'yla sevgili olmaktı

masaya oturdum ve içeceğimden içiyordum

çok sıkılıyordum

içeriye draco ve filch girdi daha çok filch draco'yu sürüklüyordu

hızla oturduğum yerden kalktım

draco:çek ellerini üzerimden seni adi

a. filch:profesör slughorn efendim bu çocuğu yukarıda bi koridor'da gizlenirken yakaladım partinize davet edilmiş olduğunu söylüyor

draco:tama-

emma:ben çağırdım

bir sessizlik oluştu 

herkes bana baktı

emma:ben davet ettim benimle gelecekti

draco yanıma geldi

prf. slughorn:hadi çocuklar devam edin

hızlıca balodan çıktık

draco:istersen baloda kalabilirsin şüphelenmesinler

emma:bütün okul öğrendi draco

draco:hadi ya 

draco'nun odasına gittik

üzerindeki ceketi çıkardı

sol kolundaki işareti açtım

emma:yine kazımışsın

 kolunu kapattı

draco:daha fazla bu işaretle yaşamak istemiyorum

emma:herşey geçecek sevgilim

draco:umarım geçer

bu bölümde bu kadar iyi okumalar..