16 yaşında olduğum için 8. sınıfa gideceğim.Aslında teyzem ile birlikte iken durumumuz pek iyi değildi.Özel okula da hiç gitmemiştim.Acaba okulda çok ilgi çeker miyim ? diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyordum.Sabah çok erken uyandım.Babam beni okula götürdü. Ve hemen okula girdim. Sınıfımı öğrenmem için ilk okul müdürünü bulmam gerekiyordu.Mavi renkli olan bloğa girdiğim anda bana biri çarptı ve dengemi kaybedip yere bir metre yattım.Çocuk elini uzattı ama ben onu tersleyip kendim kalktım.Aslında kibardı ama canım yandığında çok agresif olabiliyordum. Ayağa kalktığımda çocuğu dahada inceledim ve gerçekten yakışıklı bir çocuktu.Sarışındı ve iri kahverengi gözleriyle sanki bir ünlüyü canlandırıyor gibiydi.Ona üzülmüştüm ne kadar aptaldımda yardımını geri çevirmiştim.Kendime sinirlendim ancak yine çocuğa patladım.Çatık kaşlarım ile :
-Hey dikkat etsene biraz! Düşürdün beni. Dedim kabaca.
Bu tonumdan bende pek hoşlanmamıştım. Sonra çocuğun yüzüne bakmadan merdivenlere koştum.Galiba ani sinir patlamalarımdan birini -tanımadığım bir çocuğa denk gelmesi kötü oldu-yaşamıştım.Aldırmadan -en azından aldırmamaya çalışarak-müdürün odasına koştum.Bir an için bulamayacağımı zannetmedim değil.Nefes nefese kalmıştım.Yavaşça kapıyı tıklattım.'gel' sesini duyduğumda içeri 'masum,şirin ve tatlı'bir kız olarak girdim.Müdür kısa ve şişman biriydi.Beni görünce irkildi,rahatını bozdu ve kalın bir ses tonuyla :
-merhaba. Dedi.
Aslında çok tuhaf biriydi.Babam onun ile konuştuğunu söylemişti.Ve konuşmaya başladım:
-Merhaba. Acaba sınıfımı öğrenebilir miyim? İdil mavi . Dedim
-Tabi. Dedikten sonra siyah bir dosya çıkarttı.
Tekrar irkilip :
-8\F diyerek eliyle kapıyı işaret etti.
Bende çıkarak 8\F sınıfını aramaya başladım.Gerçekten bu okul kaç katlı, bir türlü bitmiyor sanki koridorlar diye düşündüm. Kafamı kaldırdığımda sınıfımı gördüm sakince içeri girdim.Boş yerlere bakarken bugün bana çarpan çocuğu gördüm.Orada oturmuş mesaj çekiyordu ve gerçekten çok tatlı gülümsüyordu.Sonra cesaretimi topladım ve onun yanına oturdum.Yanında beni görünce gülümsemesi sona erdi,telefonunu kapattı ve cebine attı.Bana dönüp :
- Merak etme senden başka kimseyi düşürmedim. Dedi.
Hala utanıyordum.Yüzüne bakamıyordum.Daha sonra ona dönüp:
-Bak üzgünüm tamam mı? Bugün okulda ilk günüm o yüzden stresliydim.Dedim.
Çocuk bana dönüp:
-Tamam seni affediyorum sarışın. Dedi.
İster istemez yüzüme bir gülümseme yayıldı. Teneffüs zili çalınca Bora'ya (o çocuk) :
-Okuldan sonra takılır mıyız? Diye bir saçma soru sordum. Ama o hiç düşünmeden 'tabiki' dedi.Son ders zili çalınca hemen çantamı alıp dışarı koştum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Deniz Kadar Mavi
ChickLitDenizin ve Mavinin gerçek olduğu bir kitap. İdil in zor anları da ,mutlu anları da Deniz kadar mavi Babasına ilk defa güvenen ancak güveni boşa çıkan bir genç kız. Annesini yok sanan ama var olan bir genç kız. Ve birde Bora ...