CİLT 3

28 2 0
                                    

Murat benim en yakın arkadaşımdı. Restoranta varınca Muratın beni beklediğini gördüm. Acaba ona herşeyi anlatıcak mıydım yoksa olmamış gibimi davranıcaktım hiç düşünmemiştim. Yanına varınca herzamanki gibi samimi bir şekilde beni karşıladı. Yemeği söyledik ve gelene kadar Muratın bana BENİM EVİMDE ÇOK TUHAF OLAYLAR OLUYOR demesiyle bir anda korkmuştum. Bunun sadece bana özel birşey olduğunu sanıyordum ama yanılmışım. Muratta kendi evindeki mutfağında aynı manzarayla karşılaşmış ve oda benim gibi evi aramış. Bana en ince ayrıntısına kadar anlattı. En son ise kendi odasının tavanındaki asılı duran o küçük sağlam ipi bile. Ardından bana çantasından mutfakta benim gördüğüm ayının aynısını çıkarttı fakat bu ayının ağzındaki dikişler kopmuştu sadece. Gözü ise yerindeydi. Bu duruma gerçekten şaşırmıştım. Birkaç saat sonra yemeğimizi yemiştik ve ayrılıp evlerimize gitmiştik. Eve gittiğimde ilk dikkatimi çeken şey ise tavandaki ipti çünkü aynı şeyi Muratta bana söylemişti. Gidip ipi hafif çektim. Hâlâ sapasağalmdı. Asılmaya başladım ve git gide gücümü verdim. Duvarda bir haraketlenme olmuştu ve biraz daha çektiğimdeyse Amerikan evlerindeki çatı katına açılan kapı gibi açılmıştı. Telefonumun fenerini yaktım ama önce hafiften göz ucuyla yukarıya baktım. Peluş oyuncaklarla doluydu yukarısı. Telefonumun fenerini alıp çatı katına çıktım. Koskoca bir oyuncak ayı duvarda yalnız başınaydı ve etrafında ona bakan ondan küçük birsürü farklı oyuncak ayı vardı. Hepsini toplayıp aşşağıya attım. 15 kadar oyuncak ayı vardı. Hepsini büyük çöp poşetlerine sıkıştırdım ve onları dışarıya bırakıcakken aklıma mutfağın ortasında bulduğum ayı geldi. Gidip onuda aldım ve torbanın içine koydum. Her sabah 4te evlerin önünden çöp arabaları çöpleri topluyordu. Oyuncakları oraya bıraktıktan sonra içeriye girdim ve bilgisayarda akşama kadar kafamı dağıtmak için oyun oynadım. Bir an sıkılıp saate bakmayı denedim. Bilgisayarın saati 23.09u gösteriyordu. Vay canına.. kendimi baya kaptırmıştım. Usulca bilgisayarı kapatıp yatağın pikesini kaldırmamla beraber o mutfağın ortasında duran tek gözu çıkık o küçük lanet olası sinir ayıyı görüp pencereden dışarıya atmam bir oldu. Ama hayır bu beynimin bana bir oyunuydu ve attığım şey telefonumdu... Hemen aşşağıya inip telefonumu aldım ama telefonumu açtığımda ekranın göze benzer bir şekilde çizik ve üzerinde "GİTMEDİK" yazısı vardı. Ürktüm ve odama çıktım. Pencereleri , kapıları akla gelebilicek her yeri kapattım ve uykuya daldım. Saat 8 - 9 gibi uyandım ve gidip elimi yüzümü yıkadım ve o tavandaki ipin olduğu korkunç odaya gidip ütülerimi yapmaya başladım ki o am duvarın tamamen kapanmadığını farkettim. Gidip duvarı kapatayım derken aralıkta birşey farkettim ve tüm cesaretimi toplayarak yukarıya baktım ve o sırada gördüğüm şeyden ötürü kalp krizi geçirebilirdim!

Oyuncakların ŞafağıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin