Bu gün aklıma düştü gözlerin. Daha başka bir sevdim seni. Daha da bağlandım o masum kalbine. Nahoş ve bir o kadar sessiz boş odaların, isli duvarlarına anlattım durdum seni.
Beni bizi, seninle kurduğum hayalleri o 4 duvar da biliyor artık. Siğne yerine sineme yazdım seni. Gül kokuyor, papatyalar açıyor bu odaların için de. Dün yok artık. Eskiler eskiden güzel deyip, yeni bir sayfa açtım. Adına da "biz" koydum. Sevda ile sulayıp aşk ile besliyorum o çiçekleri. Sen koklayacaksın diye kendimden iyi bakıyorum onlara.Ah 08 Haziran'ın efkarlı gecesi. Efkar yerinde, kalem eller de. Gönüller de sen. Ağız da masum bir sigara. Yüzde tebessüm. Ve... Sebepsiz yere, seni yeniden sevdiğimi dillendirmek istedim. Hüznün olmadığı ve göz yaşının akmasını istemediğim bir gece bu gece. Umut dolu bir kalbim.
Kalemimden güçlü sana olan hislerim. Cebimden zengin gözlerin. Velhasıl o gülüşlerin; açmaya hazır bir menekşe bahçesi. Sen gel, otur baş köşeye, kur oraya bağdaşını. Otur öylece. Hiç konuşma; gözlerimi ayırma gözlerinden. Sussun sözler, konuşsun gözler.
Ey sevda bahçemin en kırılgan çiçeği;
Kalman da ömür bulayım, gidişin de özlem. Bana geleceğini bileyim ben. Kısa ayrılığın adına koyalım hasret. Kalan ömrünün güzel yanı, sen ki ayın güneş gören tarafı. Geceme gündüz, gündüzüme güneş.
Yeni Nisan baharlarımın; açan tomurcuğu. Sözler yetmedi seni anlatmaya. Mürekkebim yetmedi. Kelimeler bitti. Şu kadarını diyeyim;
Varlığın şükür sebebi...