AŞK-I MUHAL

I-Her şeyin Başlangıcı

Aykut için sıradan bir yaz akşamıydı. Ta ki babası o gece konuşana kadar. Ailedeki herkesi çevresine toplayan Murat "Buradaki işlerim çok kötü, gideceğim, şirket batmak üzere" dedi. Murat'ın anlattıklarından tırsan Neriman ise korkarak "Kocacığım, peki yeni iş olarak ne yapacaksın? Hemen sana gazetelerden iş bulayım" dedi. Murat ise buna ihtiyaç duymadığını Antalya'da Turizm sektöründe çalışacağını söyledi. 7 Ağustos 2022 tarihinde otobüs ile Eskişehir'den Antalya'ya doğru yola çıktılar. Antalya iline varmaları 6 saat sürdü. Geldiklerinde kalacakları eve doğru -teyzelerinin kullanmadığı evi- yola koyuldular. Aykut, hiç bilmediği bu kentte yalnız başınaydı. Gece telefonla oynarken gelen o mesaj ile eteklerini zil çalar. Mesaj en yakın arkadaşı; Hamit'ten geliyordu. Hamit' babası ile Murat'ta aynı iş teklifini kabul etmişti. Hamit ile Aykut bu sayede ayrılmadılar.

Zaman çok hızlı geçiyordu. Okulların açılacağı tarih -12 eylül 2022- gelip çatmıştı bile Aykut ve Hamit beraber durağa doğru yürüdüler. Hamit "Bu otobüs neden gelmedi? Çoktan gelmesi lazımdı." diyerek saatine bakıyordu. Aykut telefonla Antalya'nın belediye otobüsü seferlerine baktı. Aykut ve Hamit meğersem Normalinden 30 dk erken gelmişlerdi. Bunu gören Hamit:

- Eee tabi alıştık Eskişehir'e. Otobüs saatlerine bakmak da aklımıza gelmedi. dedi.

Yarım saat boyunca durakta öylece oturdular. Aykut telefonla oynadı, Hamit oynayamazdı çünkü telefonu şarjı azdı ve akşama kadar yetmesi gerekiyordu. Nihayet otobüs geldi ve ikisi yeni okullarına doğru yola çıktılar. 10 dakikalık bir otobüs yolculuğundan sonra artık Okulun önündeydiler. Heyecanla yeni liselerine girdiler. Yeni sınıfları olan 12-E ye girdiler ve heyecanla diğer öğrencilerin gelmesini bekliyorlardı. Çok aceleci oldukları için ilk gelmişlerdi. Ders başında 30 kişilik sınıfın 29 tanesi gelmişti. Aykut ve Halil'in yeni arkadaşlarıyla tanışıp kaynaşmaya başladı ta ki hoca gelene kadar. İlk ders; biyolojik hocası olan Merve Hocanın dersiydi. Merve Hoca; iyimser, bütün öğrencilerin sevdiği, hiç kimsenin dersinden sıkılmadığı, eğlenceli bir hocaydı. Aykut ve Hamit hocayla da tanıştı. Biraz önce 30 kişilik sınıfın 29u gelmişti demiştim. O gelmeyen kişi de şimdi yani ilk ders sırasında geldi. Bu kişi Aslı'ydı hikayemizin ana karakteri. Aslı yüzme antrenmanından geliyordu. Kendisi çok iyi bir yüzücüdür. Antalya, İzmir, Tekirdağ ve Edirne'de katıldığı yarışmalarda altın madalya kazanmıştı. Kahverengi gözleri, Yine kahverengi uzun sırma saçları ve güler bir yüzü vardı. Saçlarını dağıtmış ve kurutmamış bir şekilde sınıfına girdi ve "Hocam geç kaldığım için özür dilerim alelacele geldiğim için saçımı kurutamadım." dedi. Aykut bu güzelim kıza anında vuruldu, dili damağı tutuldu. Aşık oluyordu.