Zor bir günden sonra eve geliyorsun ;
📍: hafif smut
S.Coups : Ikinizin de sahip olduğu karşılıklı bir anlayış var, eğer konuşmak istiyorsanız ve konuşmanın önemli olduğunu biliyorsanız, o zaman kesinlikle yapardınız. Bu anlaşmaya sizin kadar uyması için ona güveniyorsunuz, bu yüzden kapınızdan girdiğinizde ve akşam yemeğini pişirirken kollarına atladığınızda, sadece sessizce saçınızı okşuyor - aynı zamanda yemeğinizi yakmadığından emin olmaya çalışıyor - tek kelime etmiyor. Hemen hemen onun yardımından çekinmediğinden emin olmaya çalışıyor. Akşamın sonunda hala biraz somurtkanken, daha iyi hissetmeni sağlamak için seni yatağa sokardı ve kızım, işe yarıyor.
Jeonghan : Kelimenin tam anlamıyla, sen onun mücevherisin ve o sana mümkün olan HER şekilde bakacak. Eve döndükten sonra kanepede onunla kucaklaştığında seni ne kadar sevdiğini söyleyecek ve sadece kollarında tutarak seni daha iyi hissettirebildiği için kendisiyle gurur duyacak. Seni alnından öpüyor ve senin için yapabileceği başka bir şey olup olmadığını sorarak omuzlarına masaj yapıyor. Siz ikinizin paket servis alıp alamayacağını sorduğunuzda hemen kabul eder ve siz yemeğinizi beklerken sizi daha da yakın tutmak için kucağına çekerdi. Sonunda muhtaç olursunuz ve onu ezmeye başlarsınız. Genellikle Jeonghan sizi kızdırır, sizi tek başına uyluğuna inmeye zorlar ama bugün pes eder, kendinizi daha iyi hissetmek için çaresizdirir ve tutkuyla sevişir. Daha fazla özlemeye başladın ama o sadece sana sırıtıyor ve "akşam yemeğinden sonra" diyor. Kesinlikle bu sözü yerine getirdiğini, gecenin geri kalanında tüm sorunlarını becerdiğini söyleyebilirim.
Joshua : Içeri girdiğinde kötü bir ruh hali içinde olduğunu biliyor - içgüdüler - . Neden böyle hissettiğin hakkında konuşmanı sağlamaya odaklanır ve seni duyguların hakkında derine inmeye teşvik eder. Daha önce de söylediğim gibi, Joshua iletişimi gerçekten takdir eder ve bu hemen hemen ilişkinizin temelidir. Bazı şeylerin hakkında konuşmanın zor olduğunu anlıyor ve herhangi bir sınırı gerçekten aşmak istemese de, bu ağırlığın omuzlarınızdan kaldırılması ve kendi duygularınızı sindirebilmeniz için bazen rahatsız edici konular hakkında konuşmanızın gerekli olduğunu düşünüyor. Akşam yemeğinden, yıkandıktan ve doyduktan sonra, omuzlarınıza masaj yaparken ve onunla konuşmanızı teşvik ederken televizyon düşük sesle yatakta bacaklarının arasında olacaksınız. İşiniz bittiğinde başıboş gözyaşlarını silecek ve sizi o kadar yumuşak bir şekilde öpecek ki eriyebilirsiniz. Sarılarak uykuya dalarsınız ve çokçokçok iyi uyursunuz.
Jun : Seni daha iyi hissettirmek için her şeyi yapmak istiyor. Jun kesinlikle istediğini düşündüğü şeyi yapmakla istediğini söylediğin şeyi yapmak, ondan istediğin her şeyde yukarıda ve öteye gitme ihtiyacı hissetmek arasında kalacaktı. Oh, en sevdiğin paket servisi mi istiyorsun? Tabii ki—ve bununla da dondurma almak istedin mi? Güzel ve uzun bir banyo yapmak ister misin? Elbette ve bu harika mum, tuz, yağ ve sabun kombinasyonlarını eklerdi. Ah, yatakta onun yanında otururken seni yumuşak bir şekilde öpmesini ister misin? Merak etme, seni öpecek ve başını yarım saat daha uyluklarının arasına gömecek.
Hoshi : Herhangi bir nedenle üzgün olduğunu görmekten hoşlanmıyor. Ona gününü anlatmaya çalıştığında kanepede otururken neredeyse gözyaşlarına boğulduğunda, kolları uyluklarında sana bakarak dizlerinin üzerinde olurdu ve seni ne kadar sevdiğini söylerken ona bakmanı sağlamaya çalışırdı. Günün her yönü hakkında konuşacak ve onları olumlu düşünmenin veya sana tavsiye vermenin yollarını bulacak ("Evet, kahveyi satın aldıktan bir dakika sonra döküldü ama belki de bu sadece evrenin boktan bir kahve olduğunun ve böyle korkunç bir kahveyle lanetlenmemenin senin kaderin olduğunun işaretiydi"). Senin ağladığını görmekten de nefret ediyor. "Sana ağlayacak başka bir şey vermemi ister misin?" gibi bir şey söyleyecektir. Ve biliyorsun Hoshi kesinlikle tüm havlamadan ve ısırıktan daha fazlası. Seni o kadar iyi beceriyor ki bunun için ağlıyorsun ve seni çarşaflara sokarken o kadar gitmiş olacaksın ki sadece saatler önce ne ağladığını bile hatırlayamıyorsun - belli ki planı işe yaradı.
