Go away Minho/ Minsung

✮8

pc bozulduğu için çok uzun zamandır yazamadım artik yazmanın zamanı geldi🐠👀🤭😚😚😚😍😍😍😍🥰🥰❤️‍🔥💞💞

bol bol yorumlarınızı bekliyoruum,

1k  olmuşuzz???😍

oy vermeyi de unutmayın keretolarrr💞

Jisung

Beni bu odaya soktuklarından beri ne yemek vermişlerdi ne de su. Bütün gece boyunca sadece ağlamıştım.

Sabah olduğunda hala uyanıktım, öylece otururken birden kapı açıldı

"Kalk gidiyoruz."

"Beni bırakıyor musunuz!?"

"Hayır tabii ki, sadece markete gideceğiz Hannie." dediğinde göz devirip yanına gittim. Umarım üyelerden birisiyle karşılaşırım da beni kurtarırlar.

Kaslı adamın yanına gittiğimde ,elinde ki yine kırmızı olan bir kurdeleyle gözümü bağlamıştı şaka gibi. Umarım sadece markete gidiyoruzdur diye içimden geçirerek adamı kolunu tutarak takip etmeye devam ettim.

Sokağa çıktığımızda hiç ses yoktu, o kadar erken miydi, ve ya o kadar ıssız bir yerde miydik. Marketler bu saatte açık mıydı . saat kaçtı ki.

Adamla bir yere girmiştik, duyduğum kadarıyla adam kendisine 2 tane bira almıştı, kasaya dönüp öderken oradan kaçma fikri gelmişti ama minhonun başına kötü şeyler gelebilirdi. Nerede olduğumu da bilmiyordum. Bu yüzden beni bırakmalarını ya da üyelerin bulmasını bekleyecektim.

Adam hemen beni kolumdan yakalayıp yürütmeye başladı, umarım eve doğru gidiyoruzdur.

Yazarın anlatımıyla:

Jeongin adamıyla jisungun tekelden çıkmalarını bekliyordu. Ama bir takipçisinin olduğunun farkında değildi. Simsiyah giyinmiş ve şapkası sayesinde yüzü gözükmeyen birisi jeongini izlyordu...

Jisung ve adam tekelden çıkmışlardı

Jeongin uzaktan onları izlemekteydi ve adamla göz temasını da ihmal etmiyordu. Köşeyi dönünce eve ulaşacaklardı. Bu yüzden arkalarından gizlice ilerliyordu. Adamıyla jisung evin kapısının önüne ulaşmışlardı. Planı şimdi oradan çıkıp adamı dövmüş gibi yapmak ve jisungu kurtarıp kendine aşık etmekti.

Tam yerinden çıkacağı sırada ondan önce davranan birisi olmuştu. Jeonginse öylece olduğu yerde o kişiyi izliyordu. Şapkası olduğu için yüzü görünmüyordu.

"JİSUNG!!!" diye haykırarak adamın üzerine atlamıştı, jeongin bu sesi bir yerden anımsıyordu ama çıkaramamıştı.

Yüzü gözükmeyen çocuk adamı deli gibi döverken jisung da gözündeki kurdeleyi açmıştı ve elini ağzına götürerek izliyordu. Belli ki çok korkuyordu.

Jeonginin planı alt üst olmuştu şapkalı çocuğun kim olduğunu delicesine merak ediyordu. Kim olduğunu görünce ona hayatı zehir edeceğine yemin etmişti kendi kendine.

Şapkalı çocuk adamı bayıltmayı başardıktan sonra eğildiği yerden kalkarak jisunga döndü ve şapkasını çıkardı. Jisung hem ağlayarak hemde mutlu bir şekilde çocuğa sarılmıştı. jeonginse çocuğun arkasında olduğu için yüzünü hala göremiyordu bu onu fena strese sokmuştu.

Jisung çocuktan ayrıldı ve jeonginin olduğu yere ilerlemeye başlamışlardı. Jeongin şapkalı çocuğun ona dik dik bakmasıyla kim olduğunu anlamıştı. Şapkalı çocuk jeonginin orada olduğunu başından beri biliyordu, ama jeongini tedirgin eden şey ona bakan şapkalı kişinin minho olmasıydı...

Jeongin oturduğu yerde ter içinde kalmıştı. Planı bozulmakla kalmamış ortaya da çıkmıştı. Şimdi napıcaktı.

Minho

Jisungu oradan aldığım gibi arabama doğru yürümeye başladım. Jisung kırmızı ipek bir gecelik giyiyordu ve gözüne kurdele bağlanmıştı. Ne yapmışlardı ona.

"Naptılar sana öyle?"

"A-aslında pek bişey yapmadılar."

"Yemek yedin mi?"

"Hayır, vermediler, odaya kapattılar sadece"

" Kim olduklarını gördün mü, tanıyor musun?"

"3 tane adam vardı ama hiç birini tanımıyordum."

"Başka bir şey olmadı mı? İyi düşün"

""

"Neymiş"

"Benimle konuştuklarında bana Hannie diyorlardı, istemediğimi söylesemde. "

"Ee, nolmuş yani?"

***

ne mi olmus anan olmus minho

off hic icime sinmedi diger bolumde biraz ortalık karıscak

oy vermeyi unutmayınnnn😝😝😝