Sabah herzaman ki gibi alkolik babamın evin içinde şemazen gibi dönüp bağırdığı sesiyle uyandım. Babam için bu bir rutin haline gelmişti. Beni böyle uyandırıyordu. Sabah sabah amina kodugumun sesi diye kalktım ama bu sefer babam üzgün bir şekilde dönerken gördüm. Babama neden üzgün olduğunu sordum. Babam bana at yarışları yüzünden borç batağına girdiğini söyledi. Mahallede ki herkese borç yapmış sonradan öderim diye düşünmüş. Neyse işte bu olayın üstünden bir hafta geçti. Bu geçen bir hafta içinde evin tüm camları paramparça oldu çünkü Babamın borç aldığı kişiler evin camlarini indirdi. Bu borçlari kapatmak için mecburen okulu bırakmam gerekiyordu. Evet beklediğiniz oldu ve okulu bıraktım. Günlerdir is baktım ama bulamadım. Aslında bugün bir işe başlamıştım ama İHH(istemsiz hareket hastalığı) bu hastalığa sahip olduğum için kovuldum. Oysa ki çok bir şey yapmamıştım sadece müşterinin kafasında tabak kırdığım için kovuldum ama istemsizce olmuştu gerçekten. Bu hastalığım yüzünden ağlamaya başladım gözlerim artık çok bulaniklasmaya başladı sonra karşıya geciyim derken hodugun biri Çarptı ve 2 metre uçtum havadayken tek aklıma gelen şey ise red bull dışında da kanatlanabilirmisiz 1 saniye sonra kendimi yerde buldum. Gözlerim yavaş yavaş kapandı ve 1 saniye sonra açıldı. Burada hiç tanıdık olmayan bir hastane kokusu vardı. Özel hastane kokusuydu bu. Hep içime çekmek istemiştim. Kafamı sağ sol oynattim sağlam mı değil mi diye ve sol tarafımda ki bana çarpan hodugu gördüm. Sonra aklıma Dank etti. Bu hoduk dediğim adam beni getirdiyse zengindir ve bu ona iyi davranmam için bir işarettir. Sonra aniden ferihaligim tuttu ve aaa basım diye inledim. Solumda ki adam hemen elimi tuttu ve iyi misiniz? Diye sordu. Basım çok agriyo dedim ve odaya aniden doktor girdi. Benim durumumu ismini bilmediğim adama anlattı ve odadan çıktı. Solumdaki adam "Biz daha tanismadik ben Yang hyunsuk sana çarpan adamım. Herşey için çok üzgünüm" dedi. Bende "yok yok hiç problem değil kendime geldim teşekkür ederim" dedim. Yang hyunsuk ilk başta ona verdiğim cevaba şaşırdı sonra güldü ve bana "iyileşme surecin boyunca tüm masraflarını ben karşılıyacagim bu yüzden bana numaranı vermelisin" dedi ve kağıt kalem uzattı. Bende ona ben solak değilim ki ben saglagim dedim ve sol elime uzattığı kalem kağıdı sağ elime alıp numaramı yazdım. Hyunsuk bana "duyduğuma göre iş ariyormussun bu süreçte yaşanan olayları sana telafi etmek istiyorum istersen benim yanımda calisabilirsin. Hem ben senin günden güne daha iyileştiğini görürüm hemde içim rahat eder" dedi. O kadar reddedilen iş görüşmesinden sonra ayağıma teklif gelmişti bunu reddetmek de olmazdı doğrusu. Yang hyunsuk'a "olur kabul ettim"dedim. Yang hyunsuk'un yüzünde bir siritis vardı zamanla görürüm diye gecistirdim. Bu konuşmadan 15 dk sonra taburcu olma işlemlerini yaptık ve beni kendi evine götürdü. Evin kapısının önünde saraya bak bee diye içimden söylendim ardından hyunsuk'a "ben ne görevi yapicam yani sana hangi konuda yardım edicem?" Diye sordum. Hyunsuk beni evin içerisine sokarken "çok zor işler değil toz alma ve yemek yapmak gibi isler" dedi ve ardından yakınıma gelerek üstümdeki ceketi çıkartmama yardım etti. İlk defa gördüm bu adamdan etkileneceğim hiç aklıma gelmezdi ve biz şuan birbirimize çok yakındık. Hyunsuk ceketimi çıkarttı ve panikli bir ses tonuyla "aç mısın? yemek yiyelim mi?" Diye sorular sordu. Kurtlar gibi aç olan ben bu sorulara hayır diyemedim ve başımı salladım. O zaman ilk iş günün hayırlı olsun dedi ve beni mutfağa yönlendirdi. Yemekte Allah'tan çok iyiydim elimin lezzeti çok iyiydi ve 2 tane lezzetli yemek yapmaya koyuldum. Karnı yreaak ve çoban salata yapmaya başladım. Karnı yreaaklar çoktan pismisti. Çoban salatasini yapmayı da bitirmistim ve aniden arkamdan bi tane yaratık dibime girdi ve yaptığım salatayı izledi. Kafamı tam dondurcektim ki kafası boynumun yakinindaydi ve dönmekten vazgeçtim. Hyunsuk'a " ne yapiyorsun dibimde" diye sordum. O da bana " hiiic sadece yaptığın yemeğe bakıyorum" dedi. Bende ona "herşey hazır taşımama yardım et" dedim. Bu söylediğim söze red edercesine kafasini salladı ve "burda yeriz seninle" dedi ve aniden beni tezgaha oturttu. Bu yaptığı davranışa çok şaşıran ben gitmek istesemde onun büyüsüne kapılmıştim ve kabul ettim. Karnı yreaaklari tabaklara koydu ve yemeğe başladık. Yemekten sonra zaten çok geç olmuştu ve uyku zamanı gelmişti. Bana Özel oda ayarlamıs ve ilaçlarımı da yatağın yanındaki komodine koymuştu. Odamda şuan yatıyorum ve gün boyu olanları düşünüyordum. Aniden kapi bir anda açıldı. Gelen hyunsuktu. Kapının aralığından " birşey olursa seslenirsin yanındaki odadayim dedi ve son olarak iyi geceler"diyip gitti. Ona karşılık iyi geceler dedim ve uykuya daldım. Aradan 1 saat geçti ve yüksek sesle gök gürledi. Yataktan korkuyla kalktım ve hızlı adımlarla hyunsuk'un odasının önüne gittim. Kapıyı 2 defa tıktıkladim ve kapı açıldı. Hyunsuk yari uykulu yarı uyanık bir şekilde "bir şey mi oldu?" Diye sordu. Ona cevap olarak " ben gök gürültüsünden çok korkuyorum ve her gök gürlediginde birisiyle uyumazsam kabus görüyorum bu yüzden bu gece yanında yanında uyuyabilir miyim? Diye sordum. Hyunsuk bu sözlerimin karşısında onaylarcasina kafasını salladı ve beni içeri aldı. O yatağın sol tarafına bende sağ tarafına yattım aramızda dağlar kadar boşluk vardı ve uykuya dalmış tık. Aradan baya zaman geçmişti ve ben korkuyla gök gürültüsü yüzünden yeniden uyanmıştım bu sefer hyunsuk daha fazla korkmamam için beni kendine çekti ve sıkıca kollarını bana sardı. Ona daha teşekkür etme ragmen rica ederim dedi ve uykuya daldı ve bende onun kollarının arasında uykuya daldım. Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu ve ben hâlâ hyunsuk'un kollarının arasindaydim gece uyuduğumuza kıyasla beni daha da yakınına çekmişti. Onun yüzünün her ayrıntısını daha yakından görmüştüm. Benim gözlerim hyunsu'a takili kaldigi zaman hyunsuk'ta gözlerini açmıştı ve gunaydin dedi kalın sesiyle. Aniden ben panikle geriledim ve yere düştüm. Hyunsuk beni kontrol etmek için yere baktı ve iyi olduğumu anlayınca içi rahatladi. Yataktan kalkıp bana elini uzattı ve beni yerden kaldırdı. Sana bir şey söylemem lazım dedi. Bende onu dinlercesine kafamı salladım ve hyunsuk konuşmaya başladı. "Dün adamlarım senin hakkında ve senin ailen hakkında iyice araştırma yaptı. Baban sizi borç batağına sokmuş ve sende tüm bu borçları sahiplerine ödemek için okulu bırakıp iş aramaya başlamışsın. Sana bir teklifim var sen benim ol hep benim yanımda kal bende senin tüm borçlarını kapatayım ve böylece okuluna da devam edersin" dedi. Bu teklifin karşısında çok kararsız kalmıştım bir tarafında gururum bir tarafımda da yakışıklı bir adam ve huzurlu bir hayat vardi. Acaba hangi tercih benim için daha iyi olacaktı?
Arkadaşlar eğlencesine yazılmış bir kitap çok beklentim yok okunsa güzel olur OWHOWBDOEBDKWVLDBEKF neyse herkese iyi günlerrr bb 💋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
jyp×yg (temizlikçi ve patron aşkı💋)
Teen Fictionpark Jin young çok pasaklı bir insandır. Jin young'un babası çok borç içine girmiştir bu yüzden jyp okulunu bırakıp işe başlamaya karar vermiştir. bir sürü işten red yiyen jyp, son çare olarak yang hyunsuk'un evine temizlikci olarak işe başlar. bu i...