Herşeyin yolunda olduğu mutluluğun eksik olmadığı bir yerdi bu ülke.İnsanların hep mutlu olduğu her zaman eğlendiği bir yer.Ashley ise oranın en güzel kızlarından biri.Ashley ve Olivia bir gün bir grup çocuğu şehrin en kuytu en karanlık sokaklarından birinde görüyor.Sonra Olivianın isteği ile oraya doğru yürümeye başlıyorlar.
Bence bu o kadar da iyi bir fikir değil.....derken Olivia araya girip.
"Bence gayet iyi bir fikir.En fazla ne yapabilir ki!" diyor Olivia.
Tam onlara doğru iyice yaklaşmışlarken arkalarından 3 kişi yaklaşıp onları geriye doğru çekmiş.Kızlar çığlık çığlığa bağırırken onları kimse duymuyormuş.Sonra çocuklar onları bir yere bırakıp önlerine geçmişler.Kızlar ise tanımış bunları.Bunlar Thomas,Jack ve Samanthadan başkası olamaz.Ondan sonra arkalarından Henry,Emily ve Edward gelmiş.Aralarında konuşmaya başlamışlar.Olivia gene araya girerek;
Neler oluyor diye bağırmaya başlamış.
Grubun başı olan çocuk yani Thomas cevap vermiş;
Bilmek istemeyeceğiniz bir mesele aslında ama....derken.Edward sözünü bölüp konuşmaya başlıyor;
Size anlatmamız lazım kızlar.Biraz Saçma gelebilir ama bize inanmanız lazım.Buraya büyük bir savaş hazırlığı başlıyor ve bizim buradan gitmemiz lazım.
Ashley olmaz diye bağırıyor ve konuşmaya devam ediyor;
Tüm sevdiklerimiz buradayken ve kesin olmayan bir savaş için burayı terkedemem.Bir gün gelicek ve bir savaş olucak.diyerek gülmeye başlıyor.Sonra Samantha ve Emily onlara savaş hazırlıklarını göstermek istiyor ama Ashley ve Olivia hepsinin bir uydurmaca olduğunu düşünüyor.Aradan birkaç gün geçiyor ve kızlar gördükleri kabuslar sonucu savaş hazırlıklarını görmeyi kabul ediyorlar.
Sonra Samantha ve Emily'nin evine gidiyorlar ve grubu toplayıp hazırlıkların oraya gidiyorlar.Giderken Thomas anlatmaya başlıyor;
Bu savaş zamanın en büyük savaşlarından biri olucak.Biz bu savaş için kaçış planımızı ve hazırlıklarımızı yaptık.Çünkü bu savaş'ta ölmeye niyetimiz yok.Çok az kaldı biraz hızlanın kanı arabaları.diyerek hızlı adımlarla sınırın önünde duruyor.
Olivia tam konuşucakken Edward araya girerek;
Çok konuşuyorsun güzelim!diyor.
Sonra diğerleri de Thomas gibi sınırda duruyor.Sonra büyük bir karargah görüyorlar.Thomas konuşmaya başlıyor;
Bu bir savaş karargâhı.diyor ve Sınırı geçiyorlar ve karargaha girmek için bir plan yapıyorlar.Henry ve Jack'i yem olarak kullanıyorlar.Onlar itiraz etmeye kalksa bile Thomas izin vermiyor.Henry ve Jack Görevlileri kızdırıp kaçıyorlar.Görevliler onları yakalamaya çalışırken diğer 6 kişi içeri girmeyi başarıyor.Daha sonra nükleer bomba ve tankları görünce herkezin gözleri büyüyor tüm herkesin.Sonra hepsi oradan kaçıyorlar.Daha sonra Thomasın elinde bir kağıt görüyorlar ve baktıklarında saldırı planının Kopyası olduğunu görüyorlar.Herkes şaşırıyor ve hemen Şehre koşmaya başlıyorlar.Herkese anlatmaya çalışıyorlar.Ama kimse onlara inanmıyor.Birkaç gün geçiyor.Çocuklar artık umudunu kesiyor ve kaçmak için plan yapıyorlar.Eşyalarını hazırlayıp ve şehrin diğer tarafına kaçarken alabilicekleri bir depoya koyuyorlar.Birkaç gün geçiyor ve çocuklar sınırın yanında tank ve bombaların dışarıda olduğunu fark ettiklerinde artık diğerlerine göstermek için zaman kalmıyor.Aradan bir gün geçiyor ve tanklar sınırları geçiyor.Büyük bir bomba şehrin ortasına düşüyor bulunduğu bölgedeki herkesi öldürüyor.Çocuklar ise bıraktıkları şehirden eşyaları almak için yola çıkmışken Bomba seslerini duyup hızlanıyor.Eşyalarını aldıklarında arkalarına bile bakmadan kaçıyorlar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIYAMET
FantasyBeklenmeyen bir zamanda ani bir savaş sonucu oluşan kıyamet... Ölen ve kaçırılan insanlar ve bu büyük savaştan kaçmayı başaran bir grup çocuk... Bu çocukların ise toplandığı şehirde olan bir deney sonucu kazandığı güçler... Savaş'tan ailelerini kur...