11. (M) Bir olmak

3.6K 275 338
                                    

Yetişkin içerik⚠️İyi okumalar, mümkünse smut sessizliği olmasın

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yetişkin içerik⚠️
İyi okumalar, mümkünse smut sessizliği olmasın.
_______________________________

İkili, büyük olanın terasa kurduğu sofrada klasik bir aile sohbeti döndürmüş, henüz hiçbir sinyal alamayan Felix bir ara Byul'un yüzme kursu konusunu bile açmıştı. Son derece güzel olan yemeklerle, tatlı bir sohbet sonrası terastaki salıncağa oturmuşlardı. Yarınki reklam çekimi için saçları maviye boyanan Felix'in bu haliyle de eşi tarafından göz hapsine alınması işten bile değildi. Garip bir şekilde genç adama her değişiklik, her renk yakışıyordu. Denemediği renk yok denilecek kadar azdı.

Mavi saçlı adamın eli yanında oturan eşinin elindeydi. Uzun zaman içinde kol gezen huzursuzluğun yerinde şimdi öylesine saf bir huzur vardı ki bunun tekrar bozulmaması için her şeyi yapmaya hazırdı.

Belinde sarı olan kolun kendisini sağa doğru çekmesiyle şakağına bırakılan minik öpücük onu gülümsetti. Changbin bugün öpmeden duramıyordu. Geldiğinden beri masanın üzerinden eline uzanıp eline bile defalarca kez öpücük kondurmuştu. Bu belki de onun için aşkına atıf yaparak imzasını bırakmaktı. Üzerinde dolaşan gözlerin farkında olarak baş parmağını Changbin'in elinin üzerinde gezdirdi.

"Sana bakarken içimde bir şeyler kopuyor." dedi Changbin. Yapabilse hemen şu an Felix'in hissettiği tüm duyguları hissedebilmesini sağlardı. Kalbinin onun için nasıl çarptığını, en ufak bir temasta parmak uçlarında esen hoş rüzgarları, ona bakarken diğer her şeye ne denli kör olduğunu gösterebilmek isterdi. "Özellikle böyle gülümsediğin zaman, aşkın beni o kadar aciz bırakıyor ki benim sana yenilmekten başka şansım yokmuş gibi."

"Aşk..." diye mırıldandı Felix. Temiz havayı içine çekip bakışlarını yanındaki adamda tutarken elini onun yanağına yerleştirdi. Changbin'in bakışlarını çok derin bulurdu. Kendi bakışlarından bihaberken onun nasıl böyle bakabildiğini hep merak eder, benzer bakışlarıyla siyah saçlının aklını başından almak için özel bir çaba harcamasına gerek kalmazdı. "İnsan yenildiği için bile mutlu oluyor değil mi?"

"Öyle, her zaman iyi ki diyorum. Seninle olduğum için pişmanlık duyduğum bir an bile olmadım."

Bunu Felix de görebiliyordu. Hissettiği hisler o kadar yoğun o kadar tarifsizdi ki kelimeleri bir araya getirip konuşmak mavi saçlıya zor geliyordu. Hayatında yaptığı en doğru şeyi Changbin'le evlenerek yaptığını biliyordu. Ondan başkasıyla olduğunu hayal etmesi bile zordu. Sanki büyük bir resimde eksik olan bir şeyler vardı ve Changbin'in gelmesiyle eksik olan her şey tamamlanmış, resim onun sayesinde bir anlam bulmuştu. O olmadan önce her şey anlamsız fırça darbelerinden ibaretti.

"Ben de olmadım, olmayacağıma da eminim. Sen benim diğer yarımsın."

Felix'in saçlarını onun alnından geri itti Changbin. Eşinin beline sarılı olan eli, üzerindeki kısa tişört sayesinde rahatlıkla açık kalan belde gezinirken mavi saçlı adamın gözlerinin içine baktı ve boştaki elini onun çenesine atarak nazikçe kavradı. Yaklaştı ve yaklaştı. Yaşanacak öpüşmenin farkında olan Felix dudakları birleşmek üzereyken gözlerini kapatıp kollarını eşinin boynuna sardı.

When You Cry | Changlix ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin