Bölüm 2 - Akrep

1 0 0
                                    


Lucian

Sabahtan beri şu gıcık şarkı tam on dördüncüye çalıyordu. Henry'nin müzik zevki her zaman rahatsız ediciydi ama bir tekne turunu berbat etmek için elinden geleni yapıyor ve sevmediğim her şarkıyı tekrar tekrar oynatıyordu. Teknenin burnunda elinde şişesi ve üzerine geçirdiği düğmelenmemiş kısa kollu gömleğiyle hareket ediyor, daha doğrusu dans ediyordu. Elimde tuttuğum dümeni yüz seksen derece döndürüp onu tepetaklak yere düşürmemek için kendimi zor tutuyordum.

Henry'nin babasının fazla büyük olmayan ve çok da yeni sayılmayan teknesini iki saattir ben kullanıyordum. Binmeden önce dönüşümlü kullanacağımıza dair anlaşmıştık ama hesapta olmayan kızıl bir kafa anlaşmamızı bozmuştu. Adının Erin olduğunu öğrendiğim kızla Henry tekneye biner binmez kaynaşmışlardı. Ben ve Leanne adındaki bronz tenli esmer kız ise aksine halimizden pek memnun değildik. Henry ve Erin ikilisi şarkı söyleyerek teknenin burnunda dans ediyorlardı. Ben tekne ilerliyorken dümenin başındaydım, tekne duruyorken de telefon ve yemek arasında gidip geliyordum. Bazen ikisini birden yapıyordum. Leanne ise arkamda bulunan oturma yerlerine oturmuş uyuyordu. Ciddi ciddi bu gürültüde nasıl uyuyakalmıştı bilmiyordum ama iki koy gezdikten sonra yorulduğunu söyleyip uzanmıştı. Üçüncü koya vardığımızda ise ona seslenmek için dönmüş ve onu uyurken bulmuştum. Erin "Bırakın uyusun, dün bütün gün araba kullandı." demişti. Bu yüzden bir süre kendi haline bırakmıştım ama sonra içim el vermeyerek gidip üzerine ince bir battaniye örtmüştüm. Leanne uyuduktan sonra Henry ve Erin bir süre beraber yüzmüşlerdi. Ondan sonra da ne olduysa hemen kaynaşmış ve birbirleriyle şakalaşmaya, dans etmeye ve bazen de el ele tutuşup tekneden atlamaya başlamışlardı. Henry ve Leanne'in arasında bir şeyler olduğunu sanmıştım ama Leanne'in arkadaşının umursamazlığı bu sezgilerimi şüpheye düşürmüştü.

Son koya yaklaşıyorduk. Marinaya varmadan önce, kıyısında devasa kayalıklar bulunan ama suyu turkuaz mavisi olan derin bir koydu. O sırada arkamda bir hareketlenme hissettim. Bir gerilme ve esneme sesi olduğunu anladığım kıpırdanmalar arttı. Neredeyse küçük bir kedi gibi mırıldanan bir ses arkamı dönmeme sebep oldu. "Neredeyiz?" Dağınık siyah saçlarını kulağının arkasına atmış ve şiş göz kapaklarını açmaya çalışarak bana bakan esmer kızın görüntüsü içimde gülümseme isteği uyandırsa da bunu dışarı yansıtmadım.

"Balıklı koyu." dedim tekrar önüme dönerek. Tekneyi dikkatli bir şekilde yanaştıracak manevraları yapmaya başladım. Arkamda çıplak ayakların yere değme sesi ve bana doğru yaklaşmasını duyuyordum. Yanımda dikilen Leanne kısık gözleriyle dışarı bakıyordu. Aşağıda bikinisiyle uzanmış elinde şarap şişesiyle kahkaha atan kızıl kafalı arkadaşına tepki vermeden baktı. Yüzü düşmüş gözüküyordu. Tekneyi durdurana kadar tepkisini görebilmek için ona kısa kısa bakışlar attım ama Erin'e artık somurtarak bakan Leanne bunu fark etmedi. Tekne durduğunda gömleğini çıkaran Henry elinde teknenin halatıyla suya takla atarak atladı ve kıyıya kadar profesyonel biçimde yüzdü. Erin ise arkasında ayağa kalkmış Henry bir şov yapıyormuş gibi bağırıyor ve alkış tutuyordu. Henry kayalıklardan tutunarak kendini yukarı çekti ve tekneyi sağlam bir kayalığa bağladı. Sonra ayağa kalkarak kayalığın ucuna yürüdü ve tekrar takla atarak suya daldı. Erin gülüyor ve tezahürat çığlıkları atıyordu.

Aşağıdaki ikiliyi izlemeyi keserek yanımda duran Leanne'e döndüm ve "Günaydın." dedim. Leanne bir süre dediğimi duymamış gibi kaşları çatık bir şekilde aşağıya bakmayı sürdürdü, tam hareketlenip gidiyordum ki başını iki yana salladı ve bana döndü.

"Sağol." Hafifçe gülümsedi ama gülümsemesinin sahte olduğunu bir çocuk bile anlayabilirdi.

"Aşağı inmek ister misin?" diye sordum.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 06, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Her Yazın Bir Hikayesi VardırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin