0.9

281 28 18
                                    

"yavaş amına koyduğum!"

karasu'nun sesiyle kampüsün spor salonundaki herkes ona dönerken, otoya da karasu'ya karşı bağırdı.

"ne diye küfrediyorsun amına koyim!" takım arkadaşları bu tartışmaya iq'lerinin yetmeyeceğini anlamış olacaklar ki, karışmadılar.

açıklamak gerekirse; bachira, karasu, otoya, yukimiya ve chigiri yaklaşan voleybol maçları için antrenman yapıyorlardı. otoya ve karasu birbirlerine bağırıp duruyorlardı ve bachira onlardan bıkmıştı.

"ben yoichi'min yanına gitmek istiyorum."diye sızlanmaya başladı. bunu gören kunigami ve chigiri çifti ise onun triplerini çekemeyeceklerini için yavaşça bachira'nın yanından uzaklaştılar.

"beni taksanız ölür müsünüz? bir ficte önemseneyim ya!" kendi kendine sövmeye başlarken spor ayakkabılarını değiştirdi. antrenman onun için şuanlık bitmişti. yüzüne büyük bir gülümseme yerleştirip spor salonundan çıktı.

yoichi'nin dersi ise ne hikmetse erkenden bitmiş, kampüsün çıkışına ilerliyordu. ve bir de ne görsün? bachira onu kapıda bekliyor, sanki onu almaya gelmiş gibi.

"yoichi~" bir sesle bağırarak bachira tabiri caizse üzerine atlarken, tabi bachira'nın asıl amacı sarılmaktı, herkes çıkan gürültünün kaynağına baktı.

bir de ne görsünler! kampüslerinin resmen herkese sosyal mesafeyi koyan çocuğu yoichi, bachira'nın ona sarılmasına izin veriyor! inanılır gibi değil.

ama aslında yoichi için işler göründüğünden çok daha zordu. bachira sanki onu askerden gelmiş gibi karşılıyor, kemiklerini kırmak istercesine sıkıyordu.

"uhm, bachira." kendisine sarılı bedene gözlerini çevirdi yoichi. "herkes buraya bakıyor."

"umrumda değil, sen bakıyor musun önemli olan o." bachira da dün gece tavlama cümlelerine çalışmıştı. öyle ki kunigiri çiftinden yardım alacak kadar düşmüştü, kendi deyimiyle.

bachira, yoichi'nin tepkisini görmek amacıyla ona sarılmayı bırakıp yanına geçti. gördüğü maskeyle somurttu, yüz ifadesinin yarısını göremiyordu. yine de onunla beraber çıkışa yürümeye devam etti.

"akşam benimle yemeğe çıkmak ister misin?" diye sordu bachira. yoichi bir an duraksadı fakat yürümeyi bırakmadı. bachira'nın ani teklifi ile biraz garip hissetmiş, kelimeler istemsizce ağzından çıkıvermişti.

"neden olmasın? kalabalık olmayacak bir yerde ise eğer..."tamam, doğrusunu söylersek, yoichi'nin bachira'ya adım atması baya sürerdi. ama zeki bachira aka aptal aşık, bugün sözde yemek konulu olan çıkmayı, asıl çıkma teklifine dönüştürecekti.

birkaç gündür, mükemmel bir şey planlamaya odaklanmıştı. hala aklında net bir şey olmasa da kendisi olduğu sürece bu teklif gerçekleşecekti.

aslında evlenme teklifi çoktan etmişti ve bu yemekte de yüz yüze bir evlenme teklifi edebilirdi. hep naz yapacak diye bir şey yok ya!

bunu ciddi ciddi düşünsede arkadaşları ve ikizi, şiddetle bu fikre karşı çıkmışlar, çıkma teklifinin ilk olması gerektiğini ve önemli olduğunu vurgulamışlardı.

"nereye gidiyorsun bachira? senin evin bu tarafta değil mi?" dedi sola doğru ilerlemeye devam eden bachira'ya, yoichi. bachira, bir an hayal dünyasından çıktı ve hemen geri döndü.

"burada yollarımız ayrılıyor..." diyerek hüzünle yola baktı. bugün hem düşünceli hem de duygusaldı. yoichi bunu anlamıştı fakat ne demeli ne yapmalı, o da her şeyde olduğu gibi, bachira'yı anlamakta yeniydi.

"o zaman seni 7'de alırım, yolu tarif edersin." bachira şaşkınca yoichi'ye baktı. tam tersi olması gerekmez miydi? "motorumu tamirden alacağım bugün, onunla gitmek istemez misin?"

bachira'nın köşeli jeton sonunda düşerken yoichi'nin mükemmel siyah motorunu hatırladı. ikisi yan yana gelince hafif bir burun kanaması geçiriyordu bachira, ama olsun. nazar bunlar.

"ha, tamam olur." bir an çuvallasa da ona el sallayıp onayladı.

"akşam beni bekle tarçınlı sahlepim!" diyerek arkasını dönüp koşmaya başladı. bachira meguru, kendini her koşulda rezil edebilirdi.

yoichi'nin ilgisini çeken de bachira'nın bu halleriydi gerçi.


bi dahaki bolum final arkadaslar...

catch up •bachisagiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin