3-OKUL...

37 9 0
                                    

İnşallah beyenirsiniz. İyi okumalar...

Sabah alarm sesiyle uyandım. Hemen banyoya girip kısa bir duş aldım. Odaya geçip özenle formalarımı giydim. Saçlarımı kuruttuktan sonra at kuyruğu yaptım. Makyaj olarak mavi gözlerimi belli eden gözkalemimi sürdüm. Çantamı alıp odadan çıktım. Daha erken olduğu için kimse uyanmamış. Bende bunu fırsat bilip evden çıktım.

Otobüs durağında yaklaşık beş dakikadır bekliyorum. Otobüs bigelmedi ya. Diye kendi kendime konuşurken sonunda otobüs geldi. Okula geldiğimde Selin'in beni kapıda beklediğini gördüm. "Günaydın " dedim."günaydın Arya" dedi. Samimi bir gülüşle. Okulun kapısından içeri girerken bütün okul nerdeyse bize bakıyorlar."Selin niye bize bakıyorlar." "sen buraya gelmeden önce haberin gelir. Hemde sen şey... Burslusun ya o yüzden. Bide ben burslularla pek konuş mazdım şaşırmış olmalılar." deyip benim gözlerime baktı. "Sorun yok." deyip zoraki bir gülümseme belirttim yüzünde.

Sınıfa girdiğimizden beri herkez bana bakıp alaycı bir şekilde gülüyorlar. Hocanın sınıfa girmesiyle herkez sustu. Hoca çantasını masasına bırakırken birden kapı açıldı. İçeri beş tane yakışıklı karizmatik erkek girdi. Hocaya hiç birşey demeden sıralarına geçtiler. Hoca niye hiç birşey demedi diye kendi kendime sorarken. Selin bu düşüncemi anlamış gibi ."duvar kenarında en arkada olanın adı Aybars. Bu okulun sahibi. Yanındakiler de en yakın arkadaşları. Çeteler ben sana onu söyliyeyim. Onlara sakın bulaşma tamammı. Çok tehlikeliler."Selin daha konuşacakken hocanın sesiyle sustu.

Hoca parmağıyla beni gösterip ayağıya kalk işareti yaptı."Kendini tanıtırmısın""ben Arya Vural Devlet Lisesinden geliyorum." hoca gülümseyerek "edebiyat notların nasıldı? Ve edebiyatı seviyormusun?" diye iki tane soru yöneltti bana." edebiyat dersim çok iyidir. En sevdiğim ders edebiyat." deyip sırama oturdum. Hoca da dersini anlatmaya başladı.

Tenefüs zili çaldığında Selin bana dönüp" ben lavobaya gidip gelicem. Gelmek istermisin?" hayır anlamında başımı iki yana salladım. Selin sıradan kalkıp gittikten sonra yanıma bir erkek geldi."merhaba" dedi. Bende aynı şekilde"merhaba" dedim."ben Deniz." "memnun oldum. Ben de Arya zaten biliyosundur." hafif güldükten sonra"evet biliyorum. Hadi gel Sana okulu gezdireyim." "olur "deyip yerimden kalktım.

Bütün okulu gezdikten sonra en son müzik sınıfına girdik." burasıda müzik sınıfı. Pek giren olmuyor. Sesin güzelmi?" diye soru sorunca başımı salladım. Sonra müzik sınıfından çıkıp kendi sıfımıza doğru yola çıktık.

Sınıf kapısından girerken sert birşeye tosladım. "Önüne baksana!" diye bağırdı biri tırsmadım desem yalan olur yani. Başımı kaldırıp bağıran kişiye baktım. Bu Aybars hemen kendimi toparlayıp" asıl sen önüne bak!" diye bağırınca ses seda kesilmiş herkez bize odaklanmış bakıyordu. Aybars çarpık bir gülüşle bana bakarak"sen kendini ne sanıyorsun. Burslu. Benim okulumda kime bağırıyorsun!" haha o kadar bağırdıki yerinden sıçradım. Ama bursluyum diye, hemde okulun sahibi diye beni ezemez deyilmi."haklı olmasam bağırmazdım."diye sakince söyleyip sınıfa girdim. Zaten ben girer girmez hocada girmişti.

Sonunda dersler bitti. Çantamı toparlayıp sınıftan çıktım. Bugün Selin öğleden sonra gelmedi. O yüzden bizde Deniz'le takıldık. Bana kendinden bahsetti. Babası ailesinin şirketinde genel müdürmüş. Annesinin güzellik merkezi varmış. Kardeşi yokmuş. Bende kendimden bahsettim. Bu okula nasıl geldiğimden falan bahsederken baya şaşırmıştı.

Ben düşüncelerimle boğuşurken bir inilti sesi geldi. "Bidaha burada efelik taslamaya kalkarsan daha fenası olur" diye bir ses duydum. Bu Aybars'ın sesi ama sesin geldiği yöne doğru yürümeye başladım.

Birde ne göreyim. Yerde kanlar içinde yatan bir çocuk üstünde de onu yumruklayan bir Aybars. Ağzımdan küçük bir çığlık kaçınca. Aybars'ın dikkati bana döndü. Aha şimdi sıçtım. Aybars bana doğru gelmeye başladı.


"Vay vay burada kimler varmış." deyip iyice dibime yaklaştı. Ben korkudan titremeye başladım ama tabiki bunu ona belli etmiycem. "Oğlum sen salakmısın çocuğu deli gibi dövmüşsün. Amacın ne senin!" diye bağırdım. Hafif gülümseyerek boğazıma yapıştı." burslu senle uğraşmayacağım. Sen kim oluyosun kızım bidaha bana bağırıp hakaret edersen o nun yerinde sen olursun!" dedi ve ellerini çekti. Ben duvardan yere doğru çöküp öksürmeye başladım. Üzerini düzeltip yürümeye başladı. Ben yerde öksürmeye devam ederken Aybars omzundan bana bakarak"bu iki oldu üçüncüde çok fena olur." Deyip gitti.

Yerde yatan çocuk da zaten gendine gelmiş. Hemen yanınagidip "iyimisin?" diye bi soru sordum. "Salakmısın kızım sen o Aybars sana ne yapa bileceğini hiç düşünmüyormusun. Kim olursa olsun bir daha Aybars'ın işine karışma" deyip yerden kalkıp gitti.

Bir iki saniyelik şaşgınlığın ardından bende okuldan çıktım. Çocuğu kurtarmaya çalışıyoruz. O resmen Aybars'ı korudu. Zaten otobüsüde kaçırdım. Mecburen yürüyerek gidicem. Salak ya boynumu resmen morarttı. Gömleğimin yakalarını yukarıya doğru çekiştirip saçlarımla kapatmaya çalıştım.

Biraz daha yürüdükten sonra bir ara sokağa girdim. Kimse yoktu. Doğal olarak korkmaya başladım."şişş güzelim" diye ses gelince irkildim. Adımlarımı hızlandırıp yürümeye başladım. Arkadaki adamın ayak sesleri iyice yaklaştı. Birden kolumun tutulmasıyla çığlık attım. "Şişş güzelim bağırma eylenicez biraz " deyip öpmeye kalkıştı. Çığlıklarım gitgide artıyordu.

Birden adamın kasıklarına sağlam bir tekme geçirdim. Adam inliyerek yere yığıldı. Ben hemen koşmaya başladım."küçük Sürtük bi elime geçirirsem seni varya inleticem lan oruspu" diye bağırıyordu. Ben koşmaya devam ettim.

Eve varınca direk odama çıktım. Hemen üzerimi değiştirip yatağa girdim.korkudan ödüm bokuma karıştı resmen. Koşarken çok yorulduğum için uykum geldi. Bunun sebebiyle uyku beni hemen teslim aldı.

************************************


İnşallah beğenmiş sinizdir. Yorum ve votelerinizi bekliyorum...

KARANLIĞA AYARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin