Sabah ezanında kalkıp namazımı kıldım. Sonrasında kahvaltıyı yarım saat sonra yapacağımız aklıma gelince bir duş almaya karar verdim.
Duştan çıktıktan sonra üzerime hava bugün normale göre çok sıcaktı. Antalya yanıyordu bende buna aldanarak cıvıl cıvıl bir kombin yapmak istedim.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Herhangi bir çanta almadan telefonumun arkasına kredi kartımı sıkıştırıp kapıya yöneldim.
Kapıyı açtığımda karşımda gördüğüm yüzler ile kaşlarım çatıldı.
Nazlı ve barış koridorun ortasında konuşuyorlardı. Kapıyı kapattığımda yüzleri bana dönmüştü.
"Oo balın hanımlar da buradaymış " diyince yine saçmalayacağını bildiğimden göz devirip yanından geçtim.
Kolumda hissettiğim el ile hemen kolumu çektim.
"Ne o öyle kolay kalabileceğini mi sandın?"
"Ne saçmalıyorsun?"
"Barış'a her şeyi anlattım "
"Neyi mesela bana da bir anlatsan mı?"
"Dün gece fotoğrafınızı çektirip magazine verdiğini "
"Ne yaptığımı Ne?"
"Barışa sor istersen kime inanıyormuş "
"Senden bunu beklemezdim balın " diyip ikimizi de geride bırakıp asansöre binmişti.
Bu aptala inandığını düşünmek istemiyordum. Ama öyle olmuştu inanmıştı. Bir şey yapmalıyım . Anında aklıma gelen şey ile odamın kapısını açıp Nazlı'yı içeri çektim.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen" diye sorunca hiddetle bana döndü.
"İlk günden gelip yerimi çalmana izin mi verseydim. Sen ben olamayacaksın barış benim olacak. Keremi nasıl kendime aşık ettiysem onu da edeceğim. Bu takımın yengesi ben olacağım. Bu daha hiç bir şey o fotoğrafları yaydığım gibi asılsız haberler yaparım. Benimle oynama!"
" Ben sen olmaya çalışmadım. O kadar alçaklara inemem. O zaten sana inandığı an benim için arkadaşlığı bitti. Kereme gelirsek sana aşık degil. Bunu sana söylediğini hatırlıyorum hatta peşinde sen bana aşıksın diyerek koşuyordun. Takımın yengesi mi oluyorsun her ne haltı oluyorsun beni ilgilendirmez. İşime bulaşma yeter. " Dediğimde hiddetle odadan çıktı. İşlem tamamdı. Şu an her şeyi Kereme söyleyip takıma anlattırırdım. Ama kimlerin inandığını görmek istiyordum.
Aşağı kahvaltının yapılacağı alana geçtiğimde herkes yavaş yavaş toplanıyordu. Nazlı barışın yanına oturmuş bir şeyler anlatıyordu. Barışın odağı da ondaydı.
Geldiğimi gören Okan hoca " balın gelsen kızım " diyince gülümseyerek yanındaki koltuğa oturdum. Demek ki Okan hoca inanmamıştı. Yanıma oturan Kerem "Günaydın " diyince aynı şekilde cevap verdim. "Ortalıkta bir kaç saçmalık dönüyor " diyince tamamen ona döndüm.
