▪ 22

1.9K 131 174
                                        

Okurken kalpten gideceksiniz o yüzden yavaş yavaş okuyun.

-

Bendenim alışıla gelmişin dışında farklıydı. Karşımda sert bakışlarını gözlerimden bir an olsun ayırmayan Taehyung'un bu gergin duruşuna anlam veremiyordum. Ona doğru adım atacağım sıra elini kaldırıp karşı koyması tanıdık gelen hayal kırıklığını yaşattı.

"Seni gerçekten seveceğimi mi düşündün?"

Tiksinir ifadesi ile dedikleriyle yüzünü buruştururken duyduklarımla dikildiğim yerde dona kalmıştım.

"Sadece bebek için numara yaptım. Aptal gibi buna kandın."

Bu sefer alayla seslice gülmüştü. Başımı iki yana sallayarak hayır diye sayıkladım. Geçmişi tekrardan yaşamak istemiyordum.

Acımasız bakışları hâlâ gözlerimde dikiliyken göz yaşlarım yanaklarımdan hızla süzüldü. Güçsüzleşen bacaklarımla yere çömelip hıçkırmaya başladım ama bir şey buna engel oluyordu. Etrafımdaki her şey kararmaya başlarken kulaklarımda yankılanan ses aydınlanmamı sağladı.

"Güzelim uyan."

Bedenimin sarsılmasıyla gözlerim aralanırken dibimde gördüğüm taehyung'la ağlamam şiddetlendi. Az önceki yaşadığım şeylerin etkisinden çıkamamıştım.

Taehyung bedenimi hızla kendisine çekip kollarını belime sararak sıkıca sarılırken sıcak göğsüne sokulup sakinleşmeye çalıştım. Yine kabus göreceğim diye gözlerimi kırpmaya dahi korkuyordum.

Kulağımın arkasına bastırdığı dudaklarıyla yatıştırıcı sesiyle fısıldarken üzerimdeki bu gerginlik yavaşça kaybolma başladı. Bedenimi saran kollarını çekip üzerimden ayrılarak bu sefer ona bakmamı sağladı. İki eliyle yanaklarımı avuçlarken bir şey farkettim. Elleri titriyordu.

Endişeli ve ürkek gözleriyle bakışlarını gözlerimden bile kaçırıyordu.

"Rüyana kabusun olarak girdim."

Kendisiyle konuşuyormuş gibi sessizce fısıldarken bıraktığı mesafeyi kapatıp dibime yaklaşarak alnını anlıma yaslayıp gözlerini yumdu.

"Durmadan adımı ağzında sayıklıyordun. Seni ne kadar Uyandırmaya çalışsam bu sefer titreyişlerin artıyordu."

Sıcak solukları yüzüme çarparken onun bu korkulu halinin dağılması için yakınımdaki dudaklarına buse kondurup rahatlatmaya çalıştım ama daha kendimi kabusun etkisinden çıkartamazken bu zordu.

Yanaklarımı usulca okşadı. Bir kaç dakika bu şekilde durduk. Ne o konuştu, ne ben bir şey dedim. Öylece birbirimizin nefeslerini dinledik. Ayrılan taraf bu sefer ben oldum. Yanaklarımdaki ellerini tutup burukça gülümsedim.

"Sadece geçmişin etkisinden kalan bir kabustu."

"Geçmişteki travmanım."

Donuk bakışları yerde dikili şekilde konuşmama fırsat vermeden yataktan ayaklanıp beni odada tek bırakarak gitmişti.

Sıkıntıyla iç çekerek gözlerimi yumdum. Elimde olmadan eski konuların açılmasına sebep oluyordum. Saate bakmak için yatağımın yanında bulunan masadan telefonumu aldım. Henüz sabahın sekiziydi.

Bakışlarım bir kaç saat önce atılan yeni mesaj bildirimine kaydı. Mesajın üzerine tıklayıp açtım.

Mochim

Mochim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Milen | BxBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin