İrem' in ağzından...
BANA
SENİ
SEVİYORUM
DEDİ!!
Önce ona kolumun acıdığını söyledim. O da kolumu bıraktı. O kolumu bırakınca boynuna atladım ve ona sımsıkı sarıldım. Galiba çok sıktım ki öksürmeye başladı. Ben de ona iyi olup olmadığını sordum:
"İyi misin? Bırakıyım mı?"
"Hayır hayır. Ben çok iyiyim. Halimden çok memnunum sen devam et.." dedi. Resmen dalga geçiyordu.
"Pislik (!)" Dedim boynunu bırakırken.
"Ne var?" Dedi sırıtarak.
"Bir şey yok" dedim sırıtarak.
"Çok güzel gülüyorsun." Dedi. Ben de egomu tavan yaptırarak:
"Biliyorum" dedim.
"Seni seviyorum."
"Ben de." Dedim.
Beni kucağına alarak beni döndürmeye başladı.
Hani dizilerde hamile olan kadınları kocaları kucaklarına alıp döndürür ya.. Ha!! İşte kendimi öyle hissediyordum.
AMA MUTLUYDUM ! HEM DE ÇOK!!
Bu durumun daha fazla sürmesini istemediğim için
"Rüzgar bırak artık (!)"
"Bırakmak istemiyorum."
"Ama başım döndü." Dedim iğrenç kusma sesleri çıkararak.
"Off tamam bee!!" Dedi ve beni yere indirdi.
YANAĞIMDAN ÖPTÜ!!
Rüzgar' ın ağzından...
Onu öptüm (yanaktan). Çok güzel bir duyguydu. Sonra içeri gidip televizyonun karşısına oturduk. Ben onu izlerken o ise televizyon izliyordu. Sonra kapı çaldı. Beyza gelmişti. Kapıyı açtım. Neler olduğunu sorar gibi bir bakış attı. Ben de göz kırparken sırıtarak karşıĺık verdim o da sırıtarak içeri geçti.
Beyza' nın ağzından...
Eve geldiğim de kapıyı Rüzgar açtı. Gözlerinden mutluluk akıyordu. Onu öyle görünve koşarak İrem' in yanına gittim. Salak yaa televizyon izliyordu. İrem' i dürtüp fısıldayarak neler olduğunu sordum. O da her şeyi sonra anlatacağını söyledi. Ben yine de çok sevindim. Yani onlar için değil kendim için sevindim. Neden diye sorarsanız artık onların dertleri de bittiğine göre (tahminimce) şimdi sıra benim dertlerimdeydi...
! BEKLE BENİ NEYMAR BEN GELİYORUM !