Samadhi Fire Wukong AU

Kral, Prens ve Gölge

Wukong'un Bakış Açısından
Gökyüzü treninde ben ve ekip, kemikle kaplı olan Lantern Şehrinden uzaklaşıyorduk. Ben planı son kez kafamda düzenliyordum. 3 halkayı almıştık. Tek yapmam gereken Mei'nin içindeki halkayı bir şekilde kendime aktarmam gerekiyordu. Bunu nasıl yapacağım hakkında gram fikrim yok. Onu da oraya gidince düşünürüm. Bir anda Tang'in sesiyle düşüncelerim dağıldı.

Tang: Um, şey Sayın King, sizi aceleye getirmek istemiyorum ama-

MK: Ben acele ettirebilirim. Planın nedir, Monkey King? Samadhinin 3 Halkasına da sahibiz. Peki bunları LBD'u yenmek için nasıl kullanacağız? Bir düğmesi mi var yoksa- Gökyüzü treni sarsılır- AAAA

MK halkalarla birlikte düştü. Şimdi onunla uğraşamazdım. 4. Halka... Bunu düşünürken bir yandan Mei'ye bakıyordum. Mei'nin de sonradan bana baktığını fark ettiğimde bakışlarımı kaçırıdım ve sonunda konuşmaya başladım:

Monkey King: Bundan biraz daha karmaşık aslında. (Pencereye doğru döner) Samadhi Ateşini yeniden yakmak için o dağın zirvesine ulaşmamız gerekecek.

Pigsy: Ha. Ve, uh, orası dördüncü halkayı bulacağımız yer mi? (Monkey King kafasını kaldırır) Öyle değil mi, Monkey King?

Nasıl anlamıştı? Ne zaman ve nerede öğrenmişti? Buradaki hiç kimsenin 4. Halkayı bilmediğine eminim. Acaba... Bunu yapmış olamam değil mi? Şimdi onlara nasıl açıklayacaktım? Ama bir anda MK ortaya çıktı ve ve beni her şeyi açıklama zahmetinden kurtardı.

MK: 4. Halka mı? Hangi 4. Halka?

Tang: Oh, Pigsy, sanırım senin kafan karıştı. Monkey King, Samadhi Ateşini üç halkaya ayırdıklarını söyledi. Üç büyük savaşçı tarafından gizlenen üç halka, Monkey King, DBK ve Ne-

Tren vagonu bir anda sarsıldı. MK ne olduğunu görmek için pencereden dışarı baktı .

MK: Uh, o kim?

O her kimse motoruyla trenin önüne geldi. Motor kısımlarını çıkardı böylece tren durmak zorunda kaldı ve havada sadece pembe bir ateş çemberi bıraktı. O pembelikten bile onun Ne Zha olduğunu hemen anladım. Ama Ne Zha bununla da kalmadı. Arabaya iki yanan tekerlek fırlattı. Bunu fark ettiğim anda arkama döndüm ve onlara "Geri çekilin!" dedim ama çok geç kalmıştım. Halkalar treni parçaladı ama ben tam zamanında trendeki herkesi alıp trenin ön kısmına getirdim. Zaten benim gelişimden sonra Ne Zha indi ve sağolsun beni unutmamıştı.

Ne Zha: Sun Wukong. Nihayet.

Monkey King: Ne Zha, eski dostum. Sakın bana bunca yolu benimle takılmak için geldiğini söyleme.

Ne Zha: Neden geldiğimi çok biliyorsun. ( Sopası ya da her neyse onu yere saplar) Samadhi Ateşini yeniden yakmana ve dünyayı mahvetmene izin vermeyeceğim.

Bu adam bi kerede kahramanı oynamasa ölür zaten. Ama sanırım onun da benim gibi küçük bir hayranı varmış.

Tang: (Gülüyor.) Gerçekten sen olduğuna inanamıyorum! Efsanevi Üçüncü Lotus Prensi Ne Zha! Dünyanın en şanslı Tang'ı ben olmalıyım!

Ne Zha: Sessiz ol tek canlı! (Tang ekibin arkasına doğru uçar)

Monkey King:Bizi nasıl buldun?(Kıkırdar) Bekle, sakın söyleme. Haritayı koruman gerekirken sen sinsice gidip ona baktın değil mi? Kimmiş şimdi güvenilmez?

Ne Zha: Buna gerek kalmadı. Saklamakla görevlendirildiğim halkanın Chang'e'de güvende olduğunu biliyorum! Sen onu alana kadar!

Monkey King: Evet aldım.

Ne Zha: Demon Bull King'in talimat verdiği gibi saklamak yerine elinde tutacağına dair içimde bir his vardı . Ondan hiç şaşırmadım.

Monkey King: (Arkasına dönerek) Evet sanırım bunu hepimiz tahmin ettik.