Çapulcular Zamanında İki Manyak Türk

Geçmişin Acı Hatırası

James çoktan uyumuştu bende sabaha karşı uyuya kalmıştım gözlerim ağlamaktan şişmişti sirius içinde üzülüyordum tabi Remus içinde ama o sabah uyanabilirdi kesikleri fazla derin değildi

......

Sabah olduğunda Ceyda'nın sayıklamasıyla uyanmıştım baktığımda sirius ve Remus ta uyanmıştı ve Jamesle konuşuyorlardı Ceyda sayıklamaya başlayınca hemen bu tarafa baktılar Remus'un yüzünde çok kötü bir ifade vardı bende Ceyda'ya bakıp ne dediğini anlamaya çalışıyordum

- anne yapma lütfen ben yapmadım kardeşim yaptı anne... diye ağlamaya başlayıp hemen uyandı o günü çok iyi hatırlıyordum ona sıkıca sarıldım omzumda ağlamaya devam etti

- geçti o günler bitti kimse senin kılına dahi zarar veremez iyilik meleğim dedim

- geçti dimi Azra dedi ağlamamalıydım çapulcular da merakla bakıyordu hemen alaylı halime döndüm

- geçti tabii ki hem sen iyice sulugöz oldun bu ne canım heryerimi sümük ettin dedim o da kafama vurup gülmeye başladı

Geçmiş zaman

Küçük Azra daha 9 yaşındaydı kardeşi gibi gördüğü Ceyda'nın evine gideceklerdi misafirliğe, bazı oyuncaklarını almıştı. annesi hemen

- bir de senin bu oyuncaklarını çekemem bırak derhal onları dedi o zamanda da çok asiydi

- bırakmayacağım işte ben bunları Ceyda'yla birlikte oynayacağım diyince annesi sinirlendi

- sen mi bırakırsın yoksa ben mi zorla alayım dedi annesi

- götüreceğim işte niye izin vermiyorsun ben taşıyacağım sonuçta, her şeyime karışıyosun dedi küçük Azra annesi sinirlenip tokat attı

- bir daha sakın bana karşılık verme ben senin annenim senin dilin çok uzamış dedi annesi hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladı küçük Azra

Annesi Azra'nın yumruk yaptığı elini alıp ağzına götürdü

- ağlama sakın, ağlamak güçsüzlüktür ve beni daha fazla utandırma dedi annesi

Ceydagile gidecekleri için hemen sildi göz yaşlarını arkadaşını üzmek istemiyordu o üzülürse daha çok üzülürdü

Geldiklerinde Ceyda'nın annesi açtı kapıyı onlar salona geçerlerken küçük Azra Ceyda'nın odasına gitti kapıdan kafasını uzattı küçük Ceyda hemen kafasını kaldırıp kim olduğuna bakınca arkadaşını gördü hemen yerinden kalkıp sarıldı

- hoş geldin Azra gel hadi oyun oynayalım yanağına noldu diyince küçük Azra hemen elini yanağına götürdü annesi tokat attığı için kızarmıştı

- biliyorsun çok sakarım yanlışlıkla kapıya vurdum dedi gülerek içinde yangınlar olsa da, Ceyda şüpheyle baksa da sonra

- kendine hiç dikkat etmiyorsun üzülüyorum bak dedi küçük Ceyda

- üzülme ya geçer zaten hadi oyun oynayalım dedi Azra ne kadar yanağındaki kızarıklık gitse de kalbinin acısının hiç bir zaman geçmeyeceğini bile bile işte o zaman her şeye rağmen inadına gülmeyi öğrendi

Onlar oyun oynarlarken bir anda kapı sertçe açıldı ikisininde annesi ve Ceyda'nın kardeşi içeri girmişti Ceyda'nın annesi çok sinirliydi

- SEN BUNU NE CÜRETLE YAPARSIN BENİM İZNİM OLMADAN PARAMI NASIL ÇALARSIN BEN SANA HIRSIZLIĞA TAHAMMÜLÜM OLMADIĞINI SÖYLEMEDİM Mİ dedi ikiside ne olduğunu anlamamıştı burda oturup sadece oyun oynuyorlardı