1

3 0 0
                                    

Yurdun kütüphanesinde ders çalışıyordum. Kahvemden bir yudum aldım ve kahveyi masaya bıraktım. Fizik öğretmenliği için okuyordum. Biraz daha çalışırsam kafamın yanacağını düşündüğüm için Eşyalarımı toparlamak için ayağa kalktım. Ayağa kalkınca sessize aldığım telefonumun titreşimini cebimde hissettim. Çantamı masaya bıraktım ve cebimden telefonumu çıkardım. 'Esmacığım' diye kaydettiğim en yakın arkadaşımdı. Babası zengindi ve burada Mersin'de lüks bir evde yaşıyorlardı. Esma güzel bir kızdı, şımarık filanda değildi. Ve paylaşmaktan çekinmez derslerinde çalışkan bir kızdı. Bana anlattığına göre geceleri de hep dışarlarda takılır kafa dağıtırdı. Benle birlikte takılırken bana ayak uydurur, beraber pikniğe giderdik. Onunla vakit çok güzel geçiyordu. Onunla tanışmamız tam bir komediydi..

"Alo, efendim kanka?"

"Bende iyiyim, teşekkürler."

"Kusura bakma, özür dilerim."

"Ne özür'ü be!? neyse sana müthiş bir haberim var!" dedi son cümleyi heyecanla.

"Merak ettim, neymiş bu 'müthiş' haber?" dedim çantamı omzuma atıp odama doğru yürürken.

"Babam bana ev aldı!" dedi mutlulukla. Ev mi? yok anasının- küfür yok.

"Ne kadar güzel, mutlu mutlu yaşa." dedim sevincine ortak olarak.

"Ve evi arkadaş evine çevirdim. Yani odan seni bekliyor." dediğinde dondum kaldım. Böyle bir şeyi kabul edemem.

"Çok güzel ama ben kabul edemem. Kim bilir evi kaça aldınız-"

"Saçmalama hemen seni almaya geliyorum." dedi azarlayarak.

"Kabul edemem."

"Ela!"

"O zaman evin fiyatının yarısını öderim.."

"Yarısını? evde bir kaç arkadaşım daha var. Daha onlarla tanışacaksın ve ödemeni falanda istemiyorum. Yoldayım az sonra varırım gelmezsen hakkımı helal etmem." zayıf noktam helallik...

"Tamam... peki.."

"HA ŞÖYLE! ASLANIM YA!" Dedi ve suratıma kapattı.

Odama geldim ve elbiselerimi topladım. Bir valiz bile etmemişlerdi. Camdan dışarıya baktığımda yurdun önünde Esma'nın olduğunu düşündüğüm araba durmuştu. Ayakkabımı da giydikten sonra valizimin sapından sürüklemeye başladım. Aşağı geldiğimde şoför koltuğundan bana sinsice sırıtan Esma'ya karşı ayıp olmasın diye gülümsedim.

"Hadi atla gidiyoruz." dedi Esma halinden memnun bir şekilde.

Arabaya binerken "Esma gerçekten hakkını ödeyemem." dedim. Kızın evinde kalacağım ya! hem de hiç bir kira ödemeden... içim rahat etmiyor.

"Sorun değil. Sen bana ev işlerinde yardımcı olsan yeterli. Diyelim ki hiç için rahat etmedi herkes payına düşen kısmı öder. Ama zorunda değilsin gerçekten, sen benim kardeşimsin." dedi yola çıkarken.

"Peki, elimden geleni yapmaya çalışacağım." dedim ve kemerimi taktım. emniyet kemeri önemli mesele şimdi. Kamu spotu gibi oldu ya..

Yolda ilerlerken Esma'nın hızlandığını hissettim. "Esma yavaşlasana kızım."

"Hızlı değilim ki."

"Nasıl hızlı değilsin? öldürecek misin kızım bizi?"

"Ohoo sen buna hızlı diyorsan birde Berk'le arabaya bin." dedi hızdan kırmayarak ilerlerken. Berk kim? aman banane

"Berk kim?" merak ettim amaa!

"Sevgilimin kardeşi ve yakın arkadaşım, aynı zamanda ev arkadaşım ve senin de ev arkadaşın olacak."

ayrı insanlarmış hıh (ara verildi)Where stories live. Discover now