"Nasıl başlamam gerektiğini bilmiyorum ama son yazışım olacağı için tüm gerçekliğimi buraya dökmeliyim sanırım.Bu günlüğün son sayfası ve bugün de benim son günüm. Sonunda pes ettim.
Bu günlüğe ilk başladığımda güçlü kalacağıma ve pes etmeyeceğime söz vermiştim ama pek de öyle olmadı, değil mi?
Yine de kararım kesin, bu kötü bir şey değil. İnsanlar mutlu olacaklar çünkü ortada sorun yaratıp, 'Oksijen israfı' olacak bir Taehyun olmayacak.
Onlar ölmemi istiyorlardı, ben daha çok istiyorum.
Eğer bu günlüğü Beomgyu bulursa ona anlatamadığım her şeyi -özellikle onun adının yazdığı sayfayı- ve tüm sırlarımı okumasını istiyorum. Bulursa ona anı olarak kalsın, özür dilerim Beomgyu.
Herkes diyordu, 'Buna mı bozuldun, üzüldün?' diye... Yaşadıklarımı yaşasalardı benim kadar dayanamazlardı.
Beomgyu bana destek olmasa ben de bu kadar dayanamazdım. Tek arkadaşım ve her şeyim...
Açık konuşmak gerekirse yaşamım boyunca koluma her bir attığım kesiğin sebebi olan herkesden nefret ediyorum, kendim dahil.
İçtiğim ilaçlar hakkında yalan söyledim, hiçbiri vitamin değildi. Gizlice kullanıyordum çünkü ihtiyacım vardı. O antidepresanlar ve ağrı kesiciler beni daha kötü yapmaya başladığında bırakmalıydım ama bağımlı olmuştum.
El yazım gittikçe kötüleşiyor. Ellerim titriyor, canım acıyor... Bunların hepsi ölünce bitecek mi?
Daha fazla yazmak isterdim ama sayfanın sonuna yaklaştım, sayfa bitince ben de kendi son sayfamı bitirmiş olacağım.
Böyle diyince kendimi acındırıyormuşum gibi geldi, komikmiş.
Sonraki hayatımızda görüşürüz sevgilim, her şeyim...
İyi geceler sevgili günlük."
Taehyun günlüğünü bitirdiğinde kenarı kanlanmış sayfayı tekrar gözden geçirip kenara koydu.
Beomgyu'ya haber vermek istemiyordu bunun daha doğru olacağını düşünüyordu, zaten ona bir veda mektubu yazmıştı bile.
26 katlı binanın kenarına doğru yavaşça ilerlemeye başladı, yükseklik korkusu olmasına rağmen bu sorun değildi onun için.
Kenara gelince aşağıya baktı ve derin bir nefes aldı. Her şeyin sonuna gelmişti.
Taehyun gözlerini sıkıca kapatıp kendini boşluğa bırakmıştı.
Yerler kana bulanırken onun cesedini ilk gören kişi Beomgyu olmuştu... Yaşadığı şokla birlikte bir kaç dakika yerinden kımıldayamamıştı.
"T-taehyun..."
Sesi titrerken yerdeki bedene yaklaşıp kendine doğru çevirmişti. Sanki nefes alamayacakmış gibi hissediyordu Beomgyu.
Kollarının arasındaki bedene sarılıp ağlamaya başlamıştı, başka ne yapabilirdi ki? Onun sesini duyanlar yavaşça toplanırken ambulans ve polis ekipleri gelmeye başlamıştı.
Beomgyu, Taehyun'u bırakmak istemiyordu ama yetkililer onu çekiştirip duruyordu o ise Taehyun'dan başka kimseyi görmüyordu.
Beomgyu'yu götürdüklerinde Taehyun onun atladığı çatıya çıkmıştı, günlüğü bulmayı beklemiyordu.
Günlüğü alıp dikkat çekmeden evine dönmüştü, hala ağlasa da bunu belli etmeden kendisini odasına kapatmış ve günlüğü okumaya başlamıştı.
Evden çıkmadan önce mırıldandığı tek şey "Yanına geleceğim sevgilim." olmuştu...
~~~~~
Son kısım planda yoktu, sadece Tyun ölecekti nasıl oldu ben de bilmiyorum.
Neyse çok uzatmayacağım, kafama göre yazdım. Farewell neverland'e baya taktım son bir aydır ve dinledikçe ağlayasım geliyor bu yüzden de bunu yazmaya karar verdim.
Taehyun'a gelince onun gerçek anlamda sorunları vardı sadece psikolojik değil. Kafamda kurduğum şeklinde bakınca ailesi de pek iyi değildi ve küçüklüğünde uygun olmayan şeyler yaşamıştı, bunların hepsini Beomgyu sayesinde aşabilmişti.
Beomgyu ona o kadar bağlıydı ki onsuz hiçbir şey yapamaz haldeydi ve bir saat kadar dayanabildi onsuz yaşamaya, onun kanlı bedenini gördüğünde zaten her şey bitmişti onun için.
Evet bir sonraki kurguda görüşürüz<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Farewell neverland × Taegyu Oneshot
Fanfiction"Bu son gecem, iyi geceler sevgili günlük..."