"sana hadi ama daha ne kadar burda durucaksın zaten çıkıcam birazdan"
"benim için sorun değil hadi sen ye şunuda bakayımm"
momoyu yediriyordum kaşığı zoe tuttuğunu görünce dayanamamıştım
"hey sana sen ne için gelmiştin hastaneye"
"şey ben"
"şey ne sen söyle hadi sanashi"
"öyle ziyarete gelmiştim sonra bu odayı gördüm ve burdayım"
"ah sana odama niye geldin"
"bilmem belkide kalbim beni buraya getirdi ne dersin momo sence de öyle mi oldu ha"
"sana çok sapşalsın" momonun gülüşü o kadar güzeldi ki aynalar görse çatlardı
"sana muzlu sütten versene çok canım çekti"
"hepsini içmişsin momo"
"of"
üzülmüştü başını önüne eğdi çok sevimliydii
"tamamm tamam getiriyorum bekle beni burda hatta al bakalım bunu yiyene kadar gelirim ben hemen" momoriye bir kase çorba içirdim ve odadan çıktım.
muzlu süt almak için yandaki büfeye geldim soğuk dolabın ordan muzlu sütü buldum ve aldım momo bunu görünc- ah aptal mısın sana inanmıyorum yeniden ağlamak istiyorum ama bunu yapmamalıydım ödedim ve momo nun yanına vardım
"hey momorii aç bakalım aana muzlu süt aldımm"
"ah sana bunu zaten ben istedim"
"momo bunr kaşık neden yerde"
momonun gülen yüzü düşmüş yerine üzgün bir yüz gelmişti
"sen yokken yemeye çalıştım sana ama düşürdüm yani elimden ksydı ama ben silerim"
"hayır momo sorun değil burda yedek kaşık var"
kaşığı alıp momoya yedirmeye devam ettim.
momo'nun yemeği bittiğinde duvara öylece baktığını gördüm ne düşünüyordu ki?
"momo ne düşünüyorsun"
"sana sanırım seni seviyorum bilmiyorum nasıl bir anda sana bu kadar bağlandım ama kimse bana böyle yapmamıştı yani seni seviyorum sana" şaşkınca onun sözlerinin bitmesini bekledim beni seviyordu büyük ihtimalle ona iyi davrandığım içindi.
"bende seni seviyorum momo" momo duydukları ile mutluluktan
gülme ve ağlaması karışmıştı bana sarılmak için kollarını uzattığında beni arıyordu ona sarıldım içine kokumu çekti mutlu görmek benide mutlu etmiştikapı çaldı ve içeri doktor girdi
mecburen ayrılmak zorunda kaldık momo gözyaşlarını siliyordu ve elimi sıkıca tuttu"taburcu edebiliriz"
momo mutluydu ama yinede bir şey olduğu çok barizdi.
momo taburcu edildikten sonra su almak için büfeye gittim doktorun bana seslenmesi ile arkamı döndüm neden bana sesleniyordu önemli birşey mi oldu
"sana hanım hirai momo'nun trafikte çarptığı kişinin siz olarak duru ile siz ilgilenmelisiniz
" durumu derken"
"bakımı ile"
ona ben mi bakacağım
"kendine bakabilir kaç yaşında değil mi ama"
"şuan gözleri görmüyor sana hanım tek başına evi bulması bile zor"
haklıydı bunu ben yapmıştım telafisinide ben ödemeliydim
"ona bakarım"
"teşekkürler sana hanım iyi günler dilerim"
"bende iyi günler dilerim" kendimede öyle
momonun katına geldiğimde momo odasının önünde duruyordu elinde değnek vardı yolu yürümeye başlamamış cesaret edememişti
"hey momo ben geldim"
"sana ben gidiyorum yani seni bir daha görebilcek miyim"
"momo evine mi gidiyorsun"
"evet"
"ben seninle yaşamaya karar verdim"
momo kolumu arıyordu onu tuttum "benimle mi yaşayacaksın aynı evde mi?"
"evet momo aynı evde yasayacağım"
momo yine ağlamak ve gülmek arasıydı bu sefer gözyaşlarını ben sildim ona bunları yaşattığıma inanmıyorum.
"hadi momo yürü"
momonun hafif yürümesi değneği ile kontrol etmesi ve benim kolumu sıkması çok sevimliydi
momo ile taksiye bindik momo evi tarih etti
"sana emin misin benimle kalmaktan"
"eminim momo"