.

173 8 0
                                    


Gözlerim onun üzerindeydi. Her şekilde dikkat çeken sevgilimde. Dans hareketleri yüzünden sürekli açılan o güzel ince belinde. Cidden gerekli miydi üstünden giydiğinin bu kadar kısa olması.

Konser bitimine yaklaşıyorduk ve Jungkook'un zaten kısa olan ceketinin düğmesi kopmuştu. Bu çok geriyordu beni. Çünkü konserden önce göğüs uçlarına bıraktığım izlerin gözükmesi an meselesiydi. Benim için sorun bu değildi tabi ki. Sevgilimin üst vücudunun çıplak kalmış olmasıydı.

Gözlerimin onun üzerinde olduğunu biliyordu ve gözleri tehlikeli hareketler yaptığında sinsice gözlerimi buluyordu. Kalçalarını kıvırırken, ellerimle ona öğrettiğim gibi. Elleri baldırısında dolanırken, tıpkı benim ellerimin onunkinde dolanışı gibi. Ve daha fazlası. Ne istediğinin farkındaydım, hoş vermekten de çekinecek değildim.

Konuşmalardan sonra Army'lere veda etmiştik ve artık arkaya gitmiştik. Ben önde Jungkook arkamda olmak üzere odama gidiyorduk. Kapıyı açıp önden girmesine izin vermiştim ardından ben de girip kapıyı kilitlemiştim.

Sırıtarak makyaj masasına kıçını dayamış beni izliyordu. Burdan görülüyordu göğüs uçları. Üzerimdeki ağır ceketi çıkarıp koltuğun üzerine atıp yaklaşmıştım ona. Elimin tersiyle okşamıştım yumuşak tenini. Elim boynuna kayıp sıkmıştı. "Amacın beni çıldırtmak değil mi Kim?" soruma ve ona hitap şeklime kıkırdamıştı. Gözlerindeki o farklı ışıltı ne istediğini belli eder şekildeydi. "Ah, hyung kucağına çıkmamak için zor tuttum kendimi bilir misin?" dedi boğazını sıktığımdan dolayı kısık çıkan sesiyle.

Masanın üzerindekileri umursamazca kenara ittirip Jungkook'u masaya oturtup bacakları arasına geçtim. Bazı takırtı ve kırılma seslerinden sonra sadece Jungkookun hızlı nefesleri duyulur oldu. Bekliyordu, ona saldırmamı bekliyordu.

"Hadi Kim hadi." zorlandığı çok belliydi mimiklerinden. Kendi kendine bu hale gelmişti. Konser çıkışları hep böyle olurdu. O, bu anı hayal ederek kendini yükseltir hayalindekinden çok daha fazlasını vermemi sağlardı. Ama bu sefer ona istediğini vermeyecektim.

Sahnede beni çıldırtmak için kıvırdığı güzel kalçasına gitti bir elim. Diğeri de ona eşlik ederek açıkta kaldığından soğuk olan beline gitti. Belini kavrayıp kalçasını sıktığımda dayanamaz gibi inleyerek ellerini omuzlarıma yerleştirdi. Belini kıvırdı avucumun içinde, kalçasını sürttü elime.

Dudaklarına yaklaşıp sırıtarak dilimi alt dudağına bastırdım. Dudakları aralanıp dilimi içeri misafir etti. Bu seferlik ev sahibi değil misafir olacaktı, çok uzun süre kalmayacaktı içeride.

Yeleğin düğmelerini buldu parmakları, kendi kendine bir şeyler yapıyordu ve ben ona eşlik etmiyordum. Sert hareketlerinden sinirlendiğini anlamak kolaydı. Ama bilirsiniz Jungkook inatçıdır istediğini elde etmeden bırakmaz asla.

Siniri artıyordu ve düğmeleri açamıyordu. Öfkesine yenik düşüp inleyerek ittirdi beni ve masadan inip odadan çıktı. Pişman olacaktı bunu yaptığına. Sırıtıp kapıyı kilitlemiş duş alıp Hoseok hyungun albüm partisine gitmek için hazırlanmış kıyafetlerimi giymiştim.

(ikisinin aynı zamanlarda yaşanmadığını biliyorum sadece burdaki hallerini çok sevdiğim için iki anı da birleştirmek istedim)

Jungkook benimle gelmek zorundaydı çünkü ehliyeti kayıptı ve uzun zamandır her yere benimle gidip geliyodu. Sürücü koltuğuna geçerken Jungkookun çoktan arabanın içinde beni beklediğini fark edip sırıttım.

Arabaya binip kemerimi takmış ve arka cebimden sigaramı çıkarıp yakmıştım ve onun oflama sesini işitmiştim. Camı sonuna kadar indirip yola çıkmıştım. Uzun bir yolculuk olacaktı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 08, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

UnholyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin