✶Boşlukta gibi hissediyorum şu an.
Aldığım ceza yüzünden hiçbir yere çıkamamam yetmezmiş gibi kredi kartlarıma el konulmuştu. Bütün gün evde tek başıma dururken sıkılmamak için aktivite bulmaya çalışıyordum. Havuza girmek, spor yapmak, çizim yapmak veya telefonda gezinmek. Ama hiçbiri bu sıkıntımı gidermiyordu. Biraz daha bu ceza devam ederse Jennie Kim diye bir şey kalmayacaktı.
Oflayarak kendimi şezlonga daha da yasladım. Sıcaktan harap oluyordum. Serinlemek için havuza girmemin üzerinden 15-20 dakika geçiyordu. Yaz mevsimini gerçekten sevmiyordum!
Derin bir nefes alıp verirken şezlongda doğruldum ve yanımdaki dergiye uzandım ve bakmaya başladım. Sayfa sayfa dolaşırken enteresan bir şey olmadığını fark ettim. Sayfaları karıştırıp dururken rastladığım şeye göz devirdim. Taehyung.
Her ne kadar ilgimi çeksede son yaptığı şeyden dolayı sinirliydim. Keşke artık dediğimi yapıp cezamı kaldırtsa. Her ne kadar ben bir şey yapmadım demesine rağmen onun parmağı vardı bunda. Tamam, belki annemi kızdırmış olabilirdim ama kesinlikle çoğunluk Taehyung'un suçuydu. O konuşsa cezam hemen kalkardı, biliyorum. Çünkü o bizzat kendisini yapmıştı bunu.
Aldığım cezanın yanı sıra evde vakit geçirmek için yaptığım şeylerin listesinde Taehyung'u delirtmek olabilirdi. Dün yaptığım şey aklıma gelince gülümsemiştim. Bu onu cidden delirtmişti. İlk gerçek olduğuna inanmıştı tabii ki de. Endişelendiği belli oluyordu. Ama sanırım beni kucağında taşırken gülümsememe engel olamayışımı yakalamıştı. En azından benim aksime iyi bir oyunculuk sergilemiş ve belli etmemişti. Tabii sonrasında arabada da bir sürü azar çekmişti.
Ellerim fotoğrafının üzerine dolaşırken onu düşündüm. Beni etkilemeyi gerçekten başarıyordu. Etkilemekten daha fazlası hatta. Bana hiçbir şekilde pas vermiyor olmasının yanı sıra bana büyüklük taslaması hoşuma gidiyordu. O her ne kadar bunu bilmese de.
Bir anda ileriden bir ses gelince irkilmiş ve gözümü fotoğraftan alarak oraya dönmüştüm.
"Sanırım fazla sıcaklamışsın." Erkeksi sesi bir anda kulaklarıma dolarken dudaklarımı istemsizce ısırdım. Onu görmek günümü neşelendirmişti.
Dudaklarımdaki gülümsemem artarken kafamı salladım."Evet." Gözlerim üzerinde dolaşırken bakışlarımı yüzüne çıkardımen sonunda"Fazla sıcakladım." Taehyung gelmişti. Düşüncelerim üzerine gelmiş olması beni sevindirmişti. Dün bir, bugün iki. Ne güzel bana da görsel şölen çıkıyordu.
Onu izlemekle geçen birkaç dakikanın ardından elimdeki dergiyi masaya bırakıp pareoyu elime aldım ve belime bağladım. Havuzun başında, bana cevap verememesinin sebebi olan telefonla konuşuyordu. Yanına gelip karşısında dururken bana birkaç saniye baktıktan sonra konuşmaya devam etmişti. Bence biraz o kare gülümsemesini gösterebilirdi.
Ellerimi arkamda bağlayıp onu izlemeye başladım. Sesi o kadar iyiydi ki. Gözlerimizi tekrar birleştirdiğinde kirpiklerimin altından ona bakarak gülümsedim. Son derece pozitif yaklaşmaya çalışıyordum. Bana bakışı devam ederken sonrada konuşmasının sonuna gelmiş olacak ki birkaç şey dedikten sonra kapatmıştı.
Konuşmasının bitmesinin ardından "Bir an için hiç bitmeyecek diye düşünmüştüm. Kim aradı?" Meraklı bakışlarımla ona baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
hotter than hell
FanfictionJennie, moda şirketi işleten annesinin ortağı olan Kim Taehyung'un kendisini ve ilgisini istiyordu. texting|düzyazı ⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀⠀230719