"نصنيني yallah حصنيميسًذكوم ستط زس"
Satoru ile korkuyla birbirinize baktınız. Bu değuşuk dil de neydi böyle????
"Yanlış ülkenin kodunu mu girdik awk." Satoru kırkarak koluna sarıldı.
"Dur birisine soralım." yanınızdan geçen yaşlı adamın kolundan tutarak durdurdun.
"Eee hello. Me bi de my ee friend." Satoruyu gösterdin. "We are Turkey, evet. Ee, where your name?" yaşlı adam sana değişik bir bakış attı. Arkanı dönüp Satoruya göz kırptın. "İngilizcem nasıl?"
"Niye İng konuştun ki zaten normalfr de Türkçr konuşuyoruz?"
Alt dudağını ısırdın. "Ay doğru, geri al geri al."
"Sen-" yaşlı adam gözlerini pörtleterek konuştu. "Sen benim laflarımı nasıl çalarsın din düşmanı uğursuz kazulet?! Vergini yirmi beş katına çıkarıyorum?"
Bir şey anlamadan yaşlı adama baktın. Suratı sinirini bozduğu için yumruk atmak istedin ama Satoru seni son anda durdurdu. Yüzü çok endişeli gözüküyordu.
"Dur Y/N. Bu Erdoğanus Recebus Tayyibus."
"O kim lan?"
"Arap diye duymuştum," fısıldadı. "Ama Türkiye'nin cumhurbaşkanı sanırım." saygıyla eğildi ve rabia işareti yaptı. Bu saygılı davranışa çok memnun olan Erdoğanus, kalbinde maymuncukların gezindiğini hissediyordu. Senin kaba davranışından sonra beyaz saçlı ucubenin saygısı onu sevindirmişti.
Yaşlı yaşlı güldü. "Yenisiniz galiba. Sizi şatomda- aman evimde ziyaretçi olarak ağırlayayım."
"Oh my God yes evet!"
"Allah razı olsun Erdoğanus."
devam edecek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kullanıcı3169 yani cilgin oglan satoru
Fanfiction"Evet, kullanıcı otuz bir altmış dokuz üç kuruş atmış," kaşlarını çatarak ekrana yaklaştın. "Abla bir kere siker misin?" Webcam ile göz teması kurdun. "Sikmem ablam." #za 1 numara #aaa 1 numara (KOYMUSUZ HERKESEEEE)