Prolog

2.1K 203 61
                                    

Belle Hopkins, anne ve babasını kaybeden minik Harry Potter'a bakmak için gönüllü olmuştu. Bu da çocukluğundan beri hoşlanmadığı Sirius Black'le aynı evde yaşayacağı anlamına geliyordu.

Başlangıç tarihinizi buraya bırakabilirsiniz. (15.10.2024)

Sirius Black'ten çantama örümcek koyduğu günden beri hoşlanmıyordum.

O da örümcek şakasına karşılık saçlarına saç dökücü iksir döktüğüm günden beri benden hoşlanmıyordu.

Ama artık on bir değil yirmi iki yaşındaydık ve bu da normal insanlar gibi anlaşabileceğimiz anlamına geliyordu.

Yani en azından ben öyle olmasını ümit ediyordum.

Derin bir nefes alıp Dumbledore'un ardından Sirius'un evine girdiğimde ilk önce Harry'nin ağlama sesini duydum, kısacık bir süre sonraysa oldukça yorgun görünen Sirius'la kucağında ağlamaktan kıpkırmızı olmuş Harry'yi gördüm.

"Annesini arıyor." dedi Sirius ondan hiçbir zaman duyacağımı düşünmediğim acı dolu bir ses tonuyla. Ne kadar acı çektiğini sadece ses tonundan değil gözlerindeki bakıştan da anlayabiliyordum.

Harry'nin ağlayışı bu mümkünmüş gibi daha da şiddetlendiğinde kollarımı istemsizce ona doğru uzattım. Sirius da kısa bir duraksamanın ardından onu kollarıma almama izin verdi.

Bugünden itibaren ona bakacak olan kişinin ben olduğumu biliyordu ve bunu yapmama izin vermeden önce Veritaserum içmem konusunda ısrarcı olmuştu.

Veritaserum'u içip sorularına cevap verdikten sonra Harry'ye bakmamı kabul etmiş olsa da hâlâ bana tam anlamıyla güvendiğini sanmıyordum. Bu konuda onu suçlamıyordum da. Sonuçta yakın arkadaşının ihaneti yüzünden iki arkadaşını kaybedip Azkaban'a gitmekten de son anda Veritaserum sayesinde kurtulmuştu.

Harry'yi kucağıma aldıktan sonra yeğenlerimin ağlamasını dindirmek için kullandığım tüm yollara başvurdum. Ama Harry ağlamaktan yorulup uyuyakalana kadar ağlamaya devam etti.

I LOVE YOU 【Sirius Black】Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin