୨୧ her kendini kötü hissettiğinde o gölün yanına giden jeongguk her kendini iyi hissettiğinde o göle giden taehyung ile karşılaşmıştır
for ;; @strawberylips, @fraisesol 🏡
"of gerçekten koca bir of! nefret ediyorum hasta olmaktan" dedim iç çekip gölgesinde serinlediğimiz ağaca yaslanarak. hemen yanımda oturan miyeon "sende varya ayranım soğumasın çayım içilmesin bir şeyi beğenmiyorsun tae" dediğinde anlamaz gözlerle bakmaya başlamıştım.
"sanki o söz öyle değildi ama sen bilirsin çok bilmiş" diyerek omzunu silkelemiş benim gibi ağaca yaslanmıştı jimin, turuncu saçlarını bozmamaya dikkat ederekten.
"herneyse demek istediğim çok açık. açıkçası bana jeongguk gibi biri baksayd-" miyeon sözünü bitirmeden ellerimle ağzını kapatıp "sus" işareti yaparak konuşmaya devam ettim.
"sussana miyeon malesef o kadar kolay iyileşemiyorum siktiğimin polenleri siktiğimin arılığı" jimin bu kadar sinirlenmeme karşılık oturduğu yerden doğrulup saçlarımı elleri arasına almış "endişelenme taehyung okul festivaline kadar iyileşsen yeterli"
"hasiktir ya! o da vardı değil mi! ne yapacağım şimdi ben" yakınarak kendimi ağacın önündeki çimenliğe uzanıp olduğum yerde tepinmeye başladım. çok kısa bir sürede iyileşmem gerekiyordu. "festivallerin biricik kim taehyung'u olmadan festivaller hep eksik kalırdı."
"BULDUM!" dedi miyeon ayağa fırlayarak "buldum! şifalı su" dediğinde anlamaz gözlerimiz jimin'le kesişti. "taehyung kalbinin acıdığı günü hatırlıyor musun?" miyeon'un son söylediğiyle aklıma melekli göl gelmişti. bana iyi gelen bu yere bugün kesinlikle uğramam gerekiyordu anlaşılan.
"teşekkür ederim çocuklar! ben kaçıyorum" diyip ayağa fırlamış tüm enerjimle koşmaya başlamıştım.
.
jeongguk'dan
"artık neler olduğunu anlatacak mısın gguk?" yuqi yanı başımda yoongi'yle beraber sabahtan beri neden üzgün veya durgun olduğumu soruyor ve bende ısrarla cevap vermiyordum. ben böyleydim işte her zaman herkesin yanında olurdum ama işler bana gelince suspus kesilirdim. henüz birine kendimi o kadar içimi açabileceğim kişiyle tanışmamıştım, yani ben henüz tanışmadığımı düşünüyordum.
"baksanıza, ben kendimi gerçekten iyi hissetmiyorum sanırım, yurda dönsem olur mu?" dediğimde büyü dersinin başlamasını heyecanla bekleyen arkadaşlarım endişelenmiş gözlerini bana dikmişti. "hey bakın gerçekten bir şeyim yok." hala inanmaz gözlerle baktıklarında yuqi'nin pembe açık bırakılmış saçını, yoongi'nin birbirine karışmış mint yeşili saçını ellerimle hafifçe karıştırıp yalandan da olsa gülümseyip "ben kaçar. öğrendiğiniz ilgi çekici bi büyü olursa bana söylemeyi unutmayın" diyip sınıftan çıkmıştım.
şimdi sıra güvenli yerime gitmekteydi. her seferinde böyle olurdu. arkadaşlarım benim için endişelenir, onlara problem olmadığını söyler buraya gelirdim. ama bugün her seferinden farklı bir şey yaşanacağının farkında değildim.
.
"burası gerçekten iyi hissettiriyor.." gölün hemen yanindaki çimenliklere uzanmış belki burada sabahlarım diye yanıma aldığım deri ceketimi üstüme örtmeye hazırlanıyordum. akşam olduğu için hava yavaştan soğumaya başlıyordu.
ateş böceklerinin karanlığa yaydığı loş ışığı ve aynı o gün de olduğu gibi mis kokulu çiçekleri gördüğümde aklıma uzun zamandır görmediğim o esmer çocuk gelmişti. bayadır görmediğimi düşünüyordum ya da sadece ben farkında değildim.
ceketimi üstüme çektikçe üzerine taehyung'un kokusunun sindiğini farkedince gülümsedim, en güzel çiçeklerden bile daha güzel bir kokuydu bu.
bi süre uzandığım yerden ateş böceklerini izlerken gözüm gölün yanında ki uzun çimenlerin arasına kaydı. yerimden doğrulup ne olduğuna bakmak için çimenliğe yaklaştığımda haftalardır kayıp mp3ümü görmeyi beklemiyordum.
tabii ben düşüncelerime dalmışken arkamdan gelen ve gittikçe çoğalan çalılık haraketlenme sesiyle olduğum yerde irkilmiş, refleksle gölden uzaklaşıp ağaçların arkasına saklanmıştım.
"evet evet iyiyim ben anne, kapatıyorum şimdi telefonu" karanlık ve uzaktan gelen sesler dolayısıyla net bir şey göremiyor ve duyamıyordum.
ta ki kim olduğunu anlayamadığım o beden ateş böceklerinin aydınlattığı göle girip görüntüsü netleşinceye dek.
"taehyung..?"
.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
