Geçmişe Hapsolan Bir Gelecek

Maskenin Ardını Gören Hayran

Perde arkasına adımlarımı attığımda uğultu sanki ikiye katlanmıştı. Herkes sanki bu günü iple çekiyordu. Perde yukarı kalktığında konserin girişi için yazılan elektro solosuna başlamıştım. Solonun eşliğinde sevdiğim şarkıların arkaplanı ile oluşan ambiyansı daha yukarı taşıyordum. Hayranlar sanki ilk günkü gibi o sahneye gitarını almış ve korkuyla çıkmış küçük kıza motivasyon verir gibi bağırıyorlardı. Bu tamda yeni bir başlangıç gibiydi. Görünüşüm aynı olsa da farklı bir bedende geri dönmüştüm ve tekrardan ölmiyecektim.

Gitar ve yüksek notalar ile tam Ada Yenilmeze yakışır bir girişten sonra. Konser için yazılan şarkıları büyük bir performans ile sergiledim. Sanki hep buna ihtiyacım varmışcasına. Şarkıların arasında hayranlarım ile biraz sobet etmeyi eksik etmedim. Sahnelere ara vermemle alakalı onlara açıklayamayacağım sebeplerden dolayı önceden hazırlamış olduğum saçma yalanlar sundum.

Güzel bir çıkıştan sonra da konseri küçük bir konuşma ile noktaladım;

''Bu kızı burada tam tamına 1 sene sonra yanlız bırakmadığınız için size teşekkür ediyorum. Söz veriyorum ki tekrardan sahnelerde olacağım ve sizi yanlız bırakmıyacağım. Önümüz parlak ve ben bunu daha fazla parlatacağıma söz veriyorum.''

Alkışlar esnasında kulise geri döndüğümde turnelerden ve konserlerden sorumlu olan asistanım Şebnem söze daldı.

''Bakın Ada hanım korktuğunuz hiç bir şey olmadı. Hayranlarınız sizin her zor zamanınızda yanınızdaydı ve olmaya devam edeceklerdir.''

Şebnem haklıydı o kadar korku boşunamaydı ? Hayranlarım benim her daim yanımda olmuşlardı ve şimdide olacaklarından emindim.

''Haklısın Şebnem belkide onca korku ve tasa geride kalmıştır.''

Sohbetteki ciddiyet şuanlık menejerlik görevimi üstlenen Alp ile son buldu.

''Hasret kaldığımız sahnelerin canavarı geri döndüyse akşama topluca yemeğe çıkmalıyız hemde basit çaplı bir kutlama yaparız.''

Alp haklıydı sahnelere ara vermem onlarla iletişimimi de zayıflatmıştı.

''Hesaplar sendense neden olmasın Alp.''

''Hadi ama Ada zengin olan sensin bir kaç birayı bize mi kitliyceksin.''

''Bak bak büyümüşte nasıl da konuşuyor tamam o zaman masanın şarkıcısı da sen olursun.''

Alpin bu teklif hoşuna gitmemiş olsa gerek başını hayır anlamın da sallayarak söze devam etti.

''Kulaklarınıza gelecek bir zararı karşılamak yerine bir kaç birayı karşılarım. Teslim oluyorum sen kazandın.''

Alple aramızda hiç bir zaman menejer müdür ilişkisi olmamıştı. Karakterimize tersti muhabbetlerimiz beni ciddi iş hayatından alıp biraz eğlenmemi sağlıyordu.

Bir kaç gırgır şamatadan sonra odama doğru çıkarken telefonumun ekranının aydınlanması ile duraksadım. Tanımadığım bir numara bana whatsapptan ulaşmıştı ve Bu oldukça garipti. Telefon numaram şirkettekilerin çoğunda bile yoktu.

0534 xxx 45 xx

''Bugün harikaydın, sahnenin canavarı geri mi dönüyor yoksa 😉''

Bu neydi şimdi herhangi hayramının bana WhatsApptan ulaşması imkansız gibi bir şeydi. Bir eşek şakası ile hiç komik değildi.

Ada

''Pardon ama bu numaraya ulaşmış olmamanız gerek. Kim olduğunuzu söylemediğiniz takdirde adli işlemleri başlatıyorum.''