Kaderin belirsiz yönü

6 1 0
                                    

Arka koltukta oturmuş şarkımı dinlerken aynı zamanda dışarıyı izliyordum,gidiyorduk.Artık içimdekileri döküp yeni,iyi bir hayata başlamalıydım,belki de yeniden doğmalıydım.

2 katlı,mavi bir binanın önünde durduğumuzda ruhumum teslim olmasına ramak kala babam konuştu,
"Bunu seninle defalarca konuştuk Dora,birlikte içeriye giriyoruz ve sende derhal psikologunun yanına gidiyorsun."Babama bir 'of' çektiğimde sabır dilendi.

İçeri girip babam sırtımı sıvazladığında randevuya hazırlanmam adına beni biraz oturtup kayıt işlemlerini halletti.Kısa bir süre sessizlikten sonra annem kısık sesiyle konuşmaya başladı.

"Hayatım acaba ilk psikologun yanına gidip biraz konuşsak mıydık?"Babama bakarak söylemişti bu sözlerini.Babamda başıyla annemi onayladığında ikiside ayağa kalkıp Psikolog Batın Bey'in odasına yürüdüler.

Yaklaşık 10 dakika sonra çıktıklarında artık ellerimi parçalayacak derecede stres yapmıştım,sıra bendeydi.İçeri girip onu oyalayıp kaçabilirdim,ne de olsa bu ilkim değildi.Her seferinde psikologları kandırıp onları oyalayıp bana bir faydası olmadığını hissettirip kendimi geri plana atıyordum.İşe de yarıyordu,1 2 gün görüşmeden sonra hala aynı olduğumu fark edip kayıtı çekiyorlardı.Gerçekten bana bir iyilik yapmak istiyorlarsa benim istemediğim şeyleri yapmamaya özen göstermelilerdi ki zaten buna saygı duyuyorlardı.

Kapı kulpunu tuttuğumda son kez arkama,yani annem ve babama baktım.Annem tebessüm ederek eliyle kapıyı açmamı işaret etti,babam ise sabırsızlıkla içeri girmemi bekliyordu.

Gerçekten çok mu istiyordu iyileşmemi?

Saçmalama Dora,baban o senin.Normal bi baba değil.O 'Adem Kırca' Dora...

Artık içeri girmenin zamanı geldiğinde kapıyı tıklayıp içeri girdim,klima açıktı ve içerisi oldukça serin ve ferahtı.

"Dora,Dora Kırca."dedi Psikolog Batın Bey.

"Evet,benim."dedim kısık sesle.

Önünde ki belgelere biraz göz gezdirip imza atıyordu.O kısa bi süre beklememi söyleyip işini tamamlarken sesimi çıkarmadan onu incelemeye koyuldum.

Koyu saçları ve açık kahverengi gözleri vardı.Muhtemelen 26-27 yaşlarındaydı,kısmen yaşıt sayılırdık aramızda küçük yıllar vardı.Küçük ve kısa yıllar.

"Eveeet,şimdi anne ve babanın konuşması üzerine beni ve sizi biraz zorlayacak bir seans yapmamızı düşünüyorum.Lütfen benimle açık olup sorularıma cevap verir misin Dora?"

"Tabi ki ne merak ediyorsanız veya işinizi görecekse sorabilirsiniz bayım."dedim.

"Uykudan başlayalım,uyuma sınırlarınız nedir?En geç kaçta uyursunuz ya da genel olarak kaçta yatarsınız?"Bu sordukları benim için bebek oyuncağıydı biraz sallasam sorun olmazdı sanırım.

"10-11 gibi uyuyorum,bazenleri uyuma sıkıntım oluyor ama 12de gözlerimi kapatmış uyku moduma geçmiş oluyorum."dedim küçük yalanımla.

"Dora,buraya seni yalan söyleyip usta bir yalancı olman için göndermediklerini inşallah biliyorsundur.Bana dürüst ol,burada konuştuğumuz herşey gizli kalacak."dedi yalanıma inanmayarak,nasıl yutmamıştı?Kaç psikologun elinden kurtulmuştum ben bu yaşıma kadar?Hayret de bir şey bu adam...

"Tamam sakin olun,2-4 arası diyeyim bilemedin 7."dedim bu kez gerçeği önüne sunarak,tabi ki de vazgeçmemiştim planımdan ama inandırıcı olmam gerekirdi sonra ki yalanlarım için.Küçük yalanlarım için.

"Küçüklüğünden başlayalım Dora hanım,bana biraz asıl olayın yaşanmadan önce nasıl bir hayatın olduğunu anlatır mısın?"dedi meraklı gözlerle.

Ona kısaca asıl olaydan önce güzel sakin ve mutlu hayatımı anlattıktan sonra bana biraz da olaydan sonra ki hayatımı anlatmamı istemişti.2 saat bu şekilde adamların bana yaptığı işkencelerden bahsetmeyerek konuşmuştuk.İlk seansım kötü değildi.

Sürem dolduğunda Batın Bey'le vedalaşıp çıkmak için toparlanmaya başladım.Batın Bey derin bir nefes alıp bana döndü.

"Telefon numaran bende var bu hafta içi çarşamba 3-4 gibi seni almaya geleceğim konumu atarsın."dedi.Bu da neydi şimdi?

"Nereye gidiceğiz ki?"dedim masum masum.

"Seni biriyle tanıştırmak istiyorum.Sana benzeyen biriyle."

🍁

07.04.23 06.17

Merhaba Şevket Kırca,
Evet yine ben.Ama asla başından gitmeyeceğimi sende biliyorsun değil mi?Senden sadece sana yazdığım mektupları aldığında kızmamanı istiyorum abi.
En başından beri biriktiriyorum ben bu mektupları abi,abim,abiciğim,herşeyim...

Sakın bana üzüldüğüm için kızmaya kalkma!Çünkü bunu yaparsan kelimelerimle seni susturmak istemiyorum.

Eğer olur da birşey olursa bana abiciğim,gelip beni kurtaracağını,yazdığım mektupları sonuna kadar okuyacağından eminim.

Ama sana bir sorum var abiciğim,neden herkese öldün gibi gösteriyorsun?Ben bilmiyorum mu sanıyorsun?Senin içini bilirim ben abi.

O gün öldüğüne inanmadığımda morga götürdüler beni abi,sana benziyordu aynı.İlk gördüğümde sandım ki öldün.Ama hayır!

Morg da ki adam sen değildin abiciğim.Sen değildin,senin omzunda yanık vardı abiciğim...

Yinede her gün gidiyorum abi mezarlığa,her gün sana anlatıyorum içimdekileri.Annemler dolduğumu sanıyor,kimseye anlatmadığımı sanıyor abi.

Sen yapma bari be abiciğim!

Hatırlıyor musun abi omzunda ki yaranın nasıl oluştuğunu?

Biliyor musun abiciğim?Unutmuyorum hiç yaranın oluştuğu anı.Unutamıyorum ama iyi ki abi,iyi ki unutmuyorum.Çünkü aklımda senin küçüklüğünden kalan tek anı bu abiciğim,sadece bu...

Aklınızda ki soruları cevaplayayım😵😵‍💫

Evet Şevkat Kırca Dora'nın abisi.Öz abisi ama ölü yada değil.Kim bilebilir?(ben)

HiraethHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin