-Life Luck- (Sanegiyuu)

🌊İlk Görüşte Aşk🌊

Sanemi Shinazugawa 10. sınıf lise transfer öğrencisiydi(of uydurmaya bak) . Sınıf arkadaşları Rengoku Kyojuro, Uzui Tengen, Kanroji Mitsuri, Kocho Shinobu ve Obanai Iguro ile ilkokuldan tanışıyordu. Bu onun için büyük bir avantajdi.

Sınıfa bir göz gezdirdi. Çoğu yüzü tanınmamasına rağmen onun dikkatini sadece içlerinden birisi çekti.. Mavi gözleri, siyah saçları, şeftali rengi dudakları ve bembeyaz teniyle bir oğlan çocuğuydu bu. (Kim olduğunu biliyorsunuz :) Sanemi çocuğu süzerken fizik öğretmeni sınıfa girdi ve Sanemi'nin o güzel manzarası yarim kaldı. Sanemi'nin fiziği çok sevdiği söylenemezdi. Aslında biraz da kafasi fiziğe çalışmadığı içindi. O daha çok matematik ve matematiğin alt dallarından geometriyi seviyordu.. Yorucu hatta daha çok sıkıcı bir fizik dersinden sonra tekrardan o çocuğu izlemeye koyuldu, nedense onu daha tanınmamasına rağmen bu çocuğa bakınca içinde kelebekler uçuşuyordu. Shinobu'nun o çocukla ne konuştuğunu düşünürken Iguro'ya ve gruba kafeteryaya inme sözü verdiğini tamamen unutmuştu.
------------------------------------------------------------
!Bilgi : (..) Içindeki harfler karakterlerin adları ve soyadlarının baş harfleridir!
------------------------------------------------------------

(I.O.)
- Oi Sanemi! Kafeteryaya gelmiyor musun? Seni bekliyoruz. Hem o Shinobu degil mi? Ona da seslensene.

(S.S)
-Oh, evet afedersin. Hey Kocho! Kafeteryaya gelicek misin?

(S.K.)
-Geliyorum Shinazugawa-san! Seninle sonra görüşürüz Tomioka-san.

(Sanemi Pov;)

( Demek soyadı Tomioka.. Ona gerçekten yakışıyor. Obanai kesin onu tanıyordur. Kafeteryada ona sorayim bari..)

(3. Kişi)

Sanemi ve grubu öğle arası için kafeteryaya inmiş ve uygun bir masa bulup oturmuştu. Sanemi yemeğini yerken karşı masada turuncu, pembe arası bir saç rengine sahip lavanta rengi gözleri ve yanağının üzerinde yarası olan bir erkek çocuğu ile konuşarak yemeğini yiyen Tomioka'ya bakıyordu. Bi anda Obanai'ye döndü ve kulağına eğildi;

(kısık bir sesle) Hey Obanai, şu Tomioka kim?" diye sordu. Obanai "oh Tomioka Giyuu mu? Biraz sessiz bir tip. Ama derslerinde çok başarılı. Çiziminin gerçekten üst derecede iyi olduğunu ve ablasının bir mafya çetesi tarasından ølduruldugunu duydum." dedi Obanai. Sanemi anladim teşekkürler anlamında başını salladı. Yanindaki çocuk sanırım arkadaşı diye düşündü Sanemi. O çocukla konuşmaya kararlıydı.

(Giyuu pov;)

Sabitoyla konuşurken karşı masada beyaz saçlı yüzü yaralı ve lavanta gözleri ile bana bakan bir çocuk farkettim. Çok güzel gorunuyordu ama bana niye baktığını anlamış değildim. Benim gibi bir tiple ne işi olurdu ki. Ablamı kaybettikten sonra babam, Sabito ve kardeşim Muichiro hariç neredeyse hiç kimseyle konuşmadım.

(Bu hikâyede Muzan Giyuu'nun babası ve Muichiro kardeşi )

Ve kimse de benimle konuşmak istemedi. Kafamda sorular dönerken zilin çaldığını fark ettim. Sabito oflayarak kendi sınıfına giderken ben de kendi sınıfıma yöneldim. O beyaz saçlı çocukla aynı sınıfta olduğumu ve adının Sanemi Shinazugawa olduğunu öğrendim. Ve nedense içimde onu cizme isteği vardı. Kendimi tutamadım, ve koyu mavi uçlu kalemimi elime aldim, resimlerle dolu eskiz defterimi açtıktan sonra taslağı çizmeye başladım tam şuanki pozu çok hoşuma gitmişti. Bir eliyle çenesini tutarken bir eliyle de ders kitabına bakıyordu.. Resim bittiğinde köşeye imzamı attım ve bitirdim. Kötü değildi ama 1-2 denemeden sonra daha iyi çizebilirdim.

(Sanemi Pov;)

Bugün ders Giyuu'yu düşünmüştüm. Aklımdan çıkmıyordu. Sanırım ondan hoşlanıyordum. Hadi ama Sanemi Shinazugawa, daha yeni tanıştığın birine bu kadarda çabuk bağlanamazsın diyordu beynim, kalbim ise oldu artık bağlandın diyordu bir yandan...

------------------------------------------------------------

Evet arkadaşlar bu ilk bölüm için yeterli sayılır. Ellerim ağrıyor. Aslında daha uzun yazmıştım ama kaydetmedigi için silinmiş.. odevim oldugu için bırakmak zorunda kaldım çok özür dilerim. Istediğiniz fikirleri yorumlara yazabilirsiniz <3

~517 kelime