"Baba...verme,ne olursun verme beni verme o adamlara" Jeon yalvarıyordu babasına... Ayaklarına kapanmıştı babasının.Hiç olmadığı kadar yalnız ve çaresiz his ediyordu kendisini...
"Kes sesini Jungkook!" Demişti babası,derin,yüksek ve sinirli bir şekilde "Yapma baba...dayanamam ben elin adamının yanındaYapamam ben.lütfen verme beni..."
Jungkook yarınlar yokmuşcasına yalvarıyordu babasına... neden mi? Uzun zaman önce Bay Jeon, büyük mafyalardan biri olan Kim Taehyung tarafından büyük bir borç almıştı fakat uzun bir zaman geçmesine rağmen borcunu hâlâ ödememişti...
Bugün ise borcunu almaya Taehyung gelecekti.Fakat Bay Jeon'un elinde onlara verebilecek biraz bile parası yoktu.
Ama ne yapacağını biliyordu; oğlu Jungkook'u borcu karşılığında vericekti,bu fikirden emindi zaten başka seçeneği de yoktu.Eğer bunu yapmazsa kendisini öldürceklerinden adı gibi emindi
Bay Jeon'un canı kendisi için önemliydi, gerçi herkesin canı kendisi için önemlidir değil mi?
"Yarım saate burda olurlar,bu fikrinden vaz geçmeyeceğim kook, boşuna ısrar etme!Eğer bir şey yapmazsam beni öldürecekler.Benim canım kıymetlidir."Dedi bey Jeon derin çıkan sesiyle
"Bu muydu senin babalığın!?Yıllarca çalıştım geçinebilmek için.Fakat sen ne yaptın bütün paraları alıp alkol ve kumara harcadın! Yazıklar olsun sana! Hakkımı helal etmiyorum sana..." Demişti Jungkook titrek çıkan sesiyle.
Ne yapacaktı Jungkook? Hiç bilmediği birinin yanında hayatını sürdürecekti,ya da sürdüremicekti, canına kıycaklardı onun O sadece 19 yaşındaydı çok küçüktü o ölmek için. Daha onun için hayat başlamamıştı.
Jungkook odasında tedirgin bir şekilde oturuken sessizce ağlıyordu, ayakları titriyordu.Kafasını içinde farklı şeyler dönüyor onu rahatsız ediyordu..Yere oturdu dizlerini kendine çekip sesizce ağlamaya başladı,Her gece yaptığı gibi...
Zil çalmıştı,kapının o tiz sesi Jungkook'un kulaklarında...Gelmişlerdi , evet onlar gelmişti.Alıp götürceklerdi Jungkook'u..
Peki Jungkook'u ne yapacaklardı?Direk öldürceklermiydi?Yoksa bir köle olarak mı kullanıcaklardı? Jungkook'un aklını karıştırıyodu bu sorular.
Konuşma sesleri geliyordu salondan.Evet gelmişlerdi.Jungkook yavaşca oturduğu yerden doğrularak ayağa kalktı ve kapıya yöneldi,kulağını kapıya dayandı ve konuşmalarını dinlemeye başladı.
"Bay Jeon sana verilen sürenin sonuna geldik, şimdi borcunu ver!" Demişti bir adam, oldukça derin bir sesi vardı."Sana borcumu parayla ödeyemiceğim,ama sana bir teklifim var"demişti Bay Jeon "Neymiş o teklifin?"demişti yine o adam"Borcum karşılığında sana oğlumu vereceğim.Bir daha asla karşına çıkmayacağım."Demişti Bay Jeon. Evet gerçekten oğlunu vericekti onlara..."Hmm getir bakalım oğlunu, görelim."demişti..."JUNGKOOK HEMEN BURAYA GEL!!" Jungkook'u çağırmıştı Bay Jeon,bağrışıyla bütün evi inletmişti bağrışıyla...
Jungkook'un anlatımı ile;
Beni çağırmıştı babam, o an elim ayağım buz kesilmiş dona kalmıştım. Bedenimi hissetmiyor tamamen dipsiz bir kuyuya düşmüş gibi hissediyordum, ne yapacağımı bilmiyordum korkuyu iliklerime kadar hissediyordum, kalbim sıkışmış nefesim daralmıştı fakat daha fazla babamı sinirlendirirsem bekleterek bu işin sonu kötü olabilirdi.
Titreyen ellerim ile kapı kolunu yavaşça kavrayıp aşağı doğru çektim kapıyı açıp titreyen bacaklarımın ağır adımları ile salona doğru gittim, karşımda babam olacak herif, takım elbise giymiş uzun boylu ciddi bir adam duruyordu, arkasında ise korumaları olduğu düşündüm adamlar duruyordu.
"Bu mu oğlun?" Dedi karşımda duran adam adını dahil bilmiyordum adamın "Evet Taehyung,oğlum bu."adını Taehyung olduğunu öğrendim kişi beni baştan aşağı defalarca süzüyordu. Bu durumdan açıkçası rahatsız olmuştum.
Herkes sessizdi kimse konuşmuyordu ben ise kafamı yere doğru eğmiş titreyen bacaklarıma bakıyordum.Adı Taehyung olan kişi ellerini bir defa çırptı ve "Tamamdır"diyip ben daha ne olduğunu anlamadan kolumdan tutup dışarıya götürdü,tam kapıdayken durup"Onun işini halledin"deyip tekrar yürümeye başladı"Hey beklermisin ayakkabımı giymem lazım."Dedim tiz sesim ile. Bir iç geçirip durdu ve beni beklemeye başladı hızlıca ayakkabımı giyip ağır adımlarla yanına gittim.
Kapımızın önünde bekleyen bir araba vardı çok şaşırmıştım çünkü araba denen ulaşım aracı daha yeni çıkmıştı ve günümüzde pek yaygın değildi, bu arabalardan bir tanesini alabilmek için çok fazla zengin olmak lazımdı, benim kazandım maaş ile almaya çalışsam 5 yıl falan para biriktirmem lazım çok pahalıydı onlar çünkü daha yeni çıkmıştı bu araçlar.
Bu adam zengin oldu araçlardan bile belli oluyor, zaten sayılı üretilen bir araç bunlar ne kadar zengin olduğunu tahmin edemiyordum.
Kapımızın önünde en az yedi tane bu araçtan vardı. Bizim bineceğimiz otomobilin önündeki adam bize kapıyı açtı. Taehyung bana eliyle bin işareti yaptı çekince ile arabaya bindim ardından Taehyung'da bindi ve şoför kapıyı kapattı...
Yarım saatlik yolculuğun ardından bir malikaneye gelmiştik burada çok fazla ev yoktu ıssız bir yerde ayrıca ormanlık bir alandı. Tırsmadım değil hatta fazlasıyla korkmuştum. Burada bana bir şey olsa kimsenin ruhu duymazdı, ye beni öldürüp cesedin bu ormana atarlarsa, hayır ben daha çok gencim, şu an işten işe beni öldürmemesi için Tanrı'ya dua ediyorum.Anlık gelen cesaret ile konuştum; "B-bayım?"kafasını bana çevirdi,"evet?" Derin sesilye konuştu bu kelimesi bile beni korkutmaya yetiyordu"Bana ne yapıcaksınız?" Dedim . Bir süre bana baktı, "Bilmem" Dedi ve evin içine geçti.
Buraya ev demek için bin şahit isterdi , burası çok fazla büyüktü...Ben eve odaklanmıştım ki bana seslenen sesle irkildim "Gelsene buraya Jungkook!" Jungkook mu? Adımı nereden biliyordu?Kafamın içinde tekrardan sonu gelmeyen sorular dönmeye başladı.
Ağır adımlarla kapının önüne geldim yavaşça ayakkabımı çıkarıp eve girdim, Taehyung salondaki minderlerden birine oturmuş bana bakıyordu,aşık mı oldun be adam?neden öyle bakıyorsun?
...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Nasıl buldunuz ilk ficimi? Umarım beğenirsiniz, her gün yeni bölüm paylaşicağım..
