"Ruh eşim"

9.5K 977 171
                                    

Hi Gays

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hi Gays

Yorum sınır: 200

*

Dudaklarıma sürdüğüm vişne aromalı dudak nemlendiricimi, parmaklarımla yedirdiğimde, gözlerim aynada ki yansımamdaydı. Kızıl saçlarım tel tel alnıma dökülüyor, kaşlarımı kapatıyordu. Aynı zamanda beyaz tenime değen pudra, cilt kusurlarımı kapatarak, pürüzsüz bir cilt gibi gösteriyordu.

Baştan aşağıya mükemmeldim.

En son olarak masada parfümümü aradığımda, gözlerime değinmeyen parfümüm kaşlarımı çatmama neden oldu. Çünkü en son parfümümü buraya koyduğuma emindim. Şimdi ise ortalıkta yoktu.

Makyaj malzemelerim ile dağınık olan masamı düzenleyerek parfümümü aramaya başladım. Fakat en sevdiğim parfümüm hala ortada yoktu. Anında beynime alarm gönderen düşünce, yerimde duraksamama neden olduğunda, sinirden saçımı başımı yolacaktım. Ya da kız kardeşimi güzelce dövecektim. Bu huyundan nefret ediyordum fakat bir türlü bu yaptığı şeylerden vazgeçmiyordu.

"Yeji! Buraya gel seni küçük velet!" diye bağırdım kapıya doğru. Tek elimi enseme atıp, parmaklarımı saçlarımın arasına daldırdım.

"Yeji! Sana kaç kere eşyalarımı kullanma dedim! Anlamıyor musun beni gerizekalı?" diye bağırırken kapıya doğru ilerliyordum. Çünkü kardeşimin odası hemen koridorun sonundaydı.  Ve ben hemen odasına dalıp, bütün saçını elime dolayacak yerden yere sürükleyecektim. Artık usanmıştım bu hareketlerinden.

Terliklerimi yere sürte sürte kardeşimin odasına doğru adımladığımda, aklımda kız kardeşime ne tür işkenceler yapacağım hakkında düşünceler geziyordu. Kesinlikle onu gebertecektim. Ya da bütün lipglosslarını çalacak ve bir daha vermeyecektim. Onun iyi bir derse ihtiyacı vardı.

Hızla odasına girdiğimde, Yeji son ses müzikle aynanın karşısında dans ediyordu. Eline almış olduğu tarağı da mikrofon olarak kullanmıştı. Saçları dağınık, gözünde ise garip renklerle kuşatılmış bir göz makyajı vardı. 

Aramızda kısa bir bakışma geçti.

Sonra ben kendime gelerek, kaşlarımı öfkeyle çattım. Bir elim ise belimdeydi.

"Ben sana kaç kere eşyalarımı kullanma dedim!" diye bağırarak konuşurken işaret parmağımı kız kardeşime doğru salladım. Kafamı ise sağa sola hafifçe çevirdiğim için kızıl tutanlarım göz pınarlarıma düşmüştü. Ve rahatsız edici bir his yaymıştı göz çevreme.

"Jungkook defolup gider misin odamdan! Bir genç kızın odasına böyle dalınır mı? Hangi bayırın ayısısın?!" dedi bir kaç adım atarak bana doğru geldiğinde. Kaşları çatılı, dağınık saçları kaş hizasında yavaşça hareketliydi.

Carmilla/ Taekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin