on altı

1.8K 164 533
                                    

biraz uzun bir ara verdik ama bu zaten trigger için vermeyi planladığım bir araydı

amaaa kavuştukk

eğer unuttuysanız bir önceki bölüme biraz göz atıp okuyun❤️

e o zaman

TRIGGERLANDIK 💥

iyi okumalar ballarım 🍯
















Taehyung'dan



Eski günleri anımsamaya başladığım saniyelerde tüm zihnimin uyuştuğunu, dizlerimin farkında olmadan titremeye başlamasıyla ayakta dahi duramayacak gücü kendimde bulamazdım. Yastığa başımı koyduğum her gece eğer kafayı çok çekmemişsem uyuyamaz, tüm ömrümün içinde küçük bir zaman dilimine tekabül etse de onunla bir ömre bedel yaşadığım anılar ruhumun katili olurdu.

Yüzüne baktığım her an, eski hissettirse de şimdinin gerçekliğinde ikimiz de boğulurken farkındaydık; saf duygularımıza bulaşan kara lekeler vardı artık.

Onların evine ikinci defa gelmek istemedim, adım dahi atmak istemediğim sahte anılarla dolu dört duvar kalbimi ezerken buna sadece bir kişi için katlanabilirdim: Haneul.

"Dün gece yanıma geldi." Jeongguk, tekli koltukta yayılmış bir şekilde otururken bir bacağını diğerinin üzerine attı, "Garipti. Sorduğu sorular falan işte... Garipti." Başını geriye atıp kendi kendine gülerek devam etti. "Gerçekten onu sevip sevmediğimi sordu. Ona neden baktığımı ve..." Aniden boğazında bir düğüm oluşmuş gibi yutkundu, yüzündeki gülümsemesi ile söndü. "Babası olmadığım halde ona nasıl katlandığımı... Sikeyim."

Küçük yaşta onu bu sorulara itecek olayları yaşaması benim suçumdu, biliyorum. Mantıklı bir bakış açısıyla geçmişe döndüğümüzde, en başından beri olan şeyler yanlış gelebilirdi. Zaten yaptıklarım hiçbir zaman doğru olmadı.

Yine de... Geçmişe dönebileceğimi söyleseler, Jennie ile geçirdiğim hiçbir ana dokunmazdım. Hamileliğini ilk öğrendiğim zaman ne kadar çok endişe edersem edeyim içten içe onun geleceği için o kadar mutlu olmuştum ki, her zaman daha iyisini yapmak için çaba göstermiştim.

Çabalarım ise bir boka yaramadı elbette, ilk yürüyüşünü ya da ilk dişini çıkardığı zamanları göremeyecek kadar uzaktaydım hep. İlk kelimesini bana söylemedi, kucağıma alıp doyasıya öpüp koklayamadım ve sarılamadım. Bir kez saçlarını okşayıp uyutamadım, ona bir kez bile yaptığı yanlış bir şey için kızamadım, gönlünü alamadım.

Beni tanımadı.

Bana baba demedi.

"Zamanla her şeyi daha iyi anlayacak. Şimdiden anlamaya başladı. Doktor iyi geliyor sanırım ya da Jaehyun'la konuşması... Bilmiyorum." Ona bakarak konuştuğumda başını yasladığı yerden kaldırıp bana döndü. Öylece, bir şey demeden baktığında aklından neler geçtiğini tahmin edemedim. Jeongguk benim için eski değildi, yepyeniydi.

Bana güzelce ihanet edebilecek kadar yeni.

"Dava işlerine girme. Sana alıştıkça istediğin gibi görüşürsün." Beni yönlendirecek hakkı ya da cesareti nerden bulduğunu içimde anlamlandıramasam da şu anda sakin kalıyorsam eğer, bulunduğumuz durumun yıpratıcılığındandı.

"Görüşeceğim tabii. Benim kızım sonuçta." Canımı yaktı, ben de yakmak istedim.

Bakışlarını geri çekip hole döndürdüğünde Jennie'nin geldiğini fark ettim. İşte en nefret ettiğim durum: üçümüzün bir arada oluşu.

trigger: revenge after death, taenniekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin