All Kisses For You | minsung

0.1

Jisung kafasında dönen düşüncelere dalmıştı her zamanki gibi, ders odaklı bir öğrenci değildi. Aklına estiği zaman çalışır, bir şekilde yüksek notlar alırdı.

"Han Jisung! Sana daha kaç kere dersimde uyuklamaman gerektiğini söylemem gerekiyor?"
Edebiyat öğretmeni bayan Choi çatık kaşları ve sarkık yüzüyle gözlerinden alev atarcasına bakıyordu mavi saçlı çocuğa.

"Uyuklamıyorum sadece dalmışım Bayan Choi."
Bayan Choi aldığı cevap sonrası sesli bir şekilde iç çekti ve ders anlatmaya kaldığı yerden devam etti.

"Jis, Gece uyudun mu sen?"
Sarışın ve çilli çocuk arkadaşına endişeli bakışlar atıyordu.

"Uyudum Lix, yani sanırım..."
Mavi saçlı çocuk sırasına gömüldü ve derin düşüncelerine geri döndü.

- Yarım saat kadar sonra -

"Jis, kalk artık teneffüsteyiz."
Felix arkadaşının saçını karıştırıp gülümsüyordu.

Jisung az mırıldanıp sonunda ayaklanmıştı, arkadaşının omzuna kolunu atmasıyla beraber yürümeye başladılar.

"Seungmin hazretleri bugün neden okula uğramadı?"

"Dün akşam da biraz araştırmış şu çocuğu, uyuyamadığı için gelmeyecekti."

"Biraz araştırmış? Peki şu birkaç saatlik biraz olan araştırmasında ne bulmuş?"

"Yarın gruba yazarım demişti Jis, bende bilmiyorum." Felix kantindeki sıraya doğru ilerlemeye başlamıştı.

Jisung içinden şu saçma sapık çocuğu elime geçirirsem sonucu ne olursa olsun dövmeden bırakmam diye geçirdi.

-flashback-

- Jisung-ah, yine dolabına şu tuhaf nottan yapıştırılmış.

- Sikeceğim ha! Jisung notu eline aldı ve okumaya başladı.

- Oğlum bu kim oluyor sikerim ben bunu! İki lafından biri yatak diğeri Jisung ile sevişmek ya! Seungmin sinirle boynunu kütletmişti.

- Jis, bu sapık her kimse sana zarar verebilir. Felix endişeliydi.

- Kendimi koruyabilirim sakin ol Lixie~

Jisung o günkü konuşmalarını hatırlamıştı, hala kalemliğinde tuttuğu nota tekrar bakmaya karar verdi. O sırada Felix elinde tuttuğu çilekli sütüyle ona doğru geliyordu.

- Jis, aldım ben sende bir şey alacak mısın?

- Hayır Lixie, sınıfa gidelim?

- Hadi gidelim.

Jisung ve Felix beraber sınıfa doğru gidiyor bir yandan da sohbet ediyorlardı.
Ta ki Felix iri yapılı ve kendinden uzun bir çocuğa çarpıp üstüne düşene kadar.

"Kanka şaka mısın sen!? Sürpriz kutusundan mı fırladın of üstüm başım çilekli süt oldu!" Sarı saçlı ve saçı toplu çocuk yerde sinirle sövüyordu.

"Hyung çocuk bilerek yapmadı ki sakin olsana sen bir." Yanındaki gözlüklü ve diş telli şirin çocuk konuşup ikisine de kalkmaları için elini uzatmıştı.

"Özür dilerim gerçekten, dalgınlığıma gelmiş..." Felix kısık sesle özür dileyip çocuğun üstünden kalkmıştı.

- İyi misiniz? Bende arkadaşım adına özür dilerim biraz dalgındır.

Jisung bir elinden diğer çocuk diğer elinden tutup düşen çocuğu kaldırmıştılar, Felix ise mahcup bir şekilde kenarda bakıyordu.

"Neyse neyse bir şey olmaz, sorun yok." Sarışın çocuk ayağa kalktıktan sonra gerinip üstündeki sweatshirtünü çıkardı.