MAFYA'M

12

Sabah gözlerimi yorgunlukla açmıştım. O gecenin üzerinden iki gün geçmiş düğünümüz olmuştu. Bugün de Ege için pelini istemeye gidecektik.

Üzerimdeki pijamalarımla aşağıya indim. Saat 11 i geçiyordu. Kahvaltımızı yapıp hazır olup yola çıkmamız lazımdı. Hemen birşeyler hazırlayıp Arslan'ı uyandırmak için odaya geri döndüm. "hayatım hadi kalk"dedim yavaşça gözlerini açtı. "günaydın sevgilim"dedim "günaydın karıcım"dedi ve gülümsedi. "hadi sofra hazır kahvaltımızı yapıp hazır olalım"dedim beraber banyoya girip yüzümüzü yıkadık. Elini belime atıp dudağımdan öptü.

Kahvaltımızı yapıp giyinme odamıza geçtik. Arslan kendisi için takım seçiyordu bende ne giyeceğimi düşünüyordum. İlk istemesi olacaktı ordan da bir alanda nişanı olacaktı. O yüzden çok güzel olmam lazımdı.

Beliz teyzenin dünden beri söyleye söyleye bitiremediği altınlarımı da taktım. Kollarımın ikiside doluydu. Gerdanlığımı da taktığımda işte şimdi yeni evliydim. Kendime gülerken Arslan arkamda belirdi. "neye gülüyorsun"dedi "kendime gülüyorum şu halime bak"dedim "ne varmış halinde gayet güzel duruyorlar"dedi. Belime elini koyup "hazırsan çıkalım"dedi. Başımla onayladım. El ele evden çıkıp arabamıza bindik.

Ege bişey lazım mı koçum çıkıyoruz biz
Değil abi otobanın başında buluşuruz
Tamam koçum
Dedi ve kapattı. Yola çıkmıştık. Radyodan şarkı açıp çok az da sesini açtım. Arkamızdan da iki araba geliyordu. Tabiki korumalardı. Elimi Arslan'ın vitesteki elinin üzerine koydum. Başımı da koluna yasladım. "çok güzel olmuşsun yanımdan ayrılmak yok"dedi "beraber oynarız"dedim "aynen kesin oynarım"dedim "ne var sanki oynasak"dedim "hayatım olcak işe bakalım"dedi bişey demeden yolu izlemeye devam ettim.

Sonunda İstanbul'a gelebilmiştik. Pelinlerin evinin önünde durduğumuzda yavaşça arabadan indim. Arslan da yanıma gelip elimi tuttu. Ege önümüzde biz arkasında eve doğru ilerledik. Kapıyı çalıp beklemeye başladık. Kapıyı açtıklarında içeriye girip herkesle selamlaştık.

İsteme faslı bitmiş. Nişana geçilmişti. Arslanla beraber bi masada oturuyorduk. Kızlar dönüp dönüp Arslan'a bakıyordu. "birdaha insan içine çıkmıcaz"dedim gülmeye başladı. "neden"dedi. "görmüyor musun içine düşçekler"dedim "görmüyorum çünkü sadece sana bakıyorum"dedi elini belime atıp beni kendine biraz daha yaklaştırdı. Ege ve Pelin girdiğinde herkes alkışlamaya başladı. Dans etmeye başlamışlardı. Benim kocam tabiki böyle şeyleri sevmediği için biz kös kös oturuyorduk. Bir kaç kişi dansa kalktığında Arslan ayağa kalkıp elimden tutarak beni de kaldırdı. "noluyo"dedim "dans etmeyelim mi"dedi gülümseyerek piste çıktık. Ellerimi boynuna doladım onunkilerde belimdeydi. Yavaş yavaş ritime ayak uydurmaya başladık. Başımı omzuna koyup öyle dans ediyorduk. "herkes bize bakıyo"dedim "farkındayım"dedi

Şarkı bittiğinde tekrar yerimize geçtik. Çantamdan sigaramı çıkartıp Arslan'a da uzattım. Sigaralarımızı yakıp içmeye başladık.

Takı merasimi başladığında Arslanla beraber el ele takıya çıktık. Arslan elimdeki kutunun birini bana vermişti. Peline ben takacaktım o da Ege'ye takacaktı. Ne takacağımızdan bile haberim yoktu. Sıra bize geldiğinde kutuyu açınca gözlerim büyümüştü. İçinde 15 tane adana burması vardı. Peline baktığımda onunda gözleri kocaman olmuştu. Elime alıp tek tek koluna taktım. Kulağıma yaklaşıp "kızım bunlar ne"dedi "bilezik kocam yapmış yapacağını"dedim ve güldüm. "doğru senin kolundakilerden sonra tek söz bileziği beklemek salaklık olurdu"dedi ve güldü. Arslana baktığımda Ege'ye ev anahtarı takmıştı. Pelinle sarılıp Egeyle de el sıkıştık. Dördümüz beraber fotoğraf çekinip tekrar masamıza geçtik.

Sonunda gece bitmişti. Pelinde bizle dönecekti. Arabamıza bindiğimizde çok yorulduğumu fark ettim. "bir gün gezmek içinde gelir miyiz"dedim "geliriz tabi"dedi. Yarın rizeye yola çıkacaktık. İkimizde çok yorgunduk. Dinlenmeye ihtiyacımız vardı. "işleri ayarlayabildin mi"dedim "ayarladım sorun yok"dedi

Sonunda evimize gelebilmiştik. Hemen üzerimizi değiştirip kendimizi uykunun kollarına bıraktık.