0.1

154 28 141
                                    

Yeni kurgumuz hayırlı olsun.
İyi okumalar, bol bol yorumlar.
Öpüyorum sizi.

***

'Seni hem sevdim hem senden, nefret ettim.'

***

Ceylan Tosun, 23

Kavga çıkan mekandan, Deniz ve Esra ablamın direktifleriyle zoru zoruna çıkmıştık. Fakat erkekler çıkmamakta inanılmaz derecede ısrarcı olduklarından, bu pekte kolay olmamıştı. Ceren'le ben kenarıdaki valeye arabaları getirmeleri için komut verirken, Ceren bir yandan da sevgilisi Atakan'ı tutmaya çabalıyordu.

"Şerefsiz herif, ırz düşmanı!"

Dorukhan'ın bağırışları müzik sesini öyle bir bastırıyordu ki, kızlar olarak inanılmaz gerilmiştik. "Ya Doruk, sakin olur musun?" Arga, endişe ve panik içerisinde sevgilisinin kolunu tutmuş ve sakinleşmesi için kendini yırtıyordu. Doruk gerçekten deli gibiydi şu anda, korkunç.

"Cenk bari sen yapma, hadi bunların kanı deli akıyor, koskoca adamsın ya!"

Deniz abla ise, abimi yatıştırmak adına bu şekilde onu azarlıyordu. Böyle yapmasa, muhtemelen abim de diğerleri gibi sinirini arşa falan çıkartacaktı. Gerçi o diğerlerine nazaran daha kendinde sayılsa da, resmen hepsinin gözü dönmüştü içeride.

"Şerrrrefsize bak, bir de diyor ki 'abi biz sizin eşlerinize bakmadık, biz bekarlara bakıyoruz' ha baksaydın bir de köpek herif?"

Milot, Esra ablaya doğru delirmiş gibi konuştuğunda Esra abla, elini yanağına çıkartıp, gözlerinin içine bakarak "Tamam Milot, bir sakinleşir misin? Zaten Necip kudurdu, bir de sen yapma." dedi, o böyle söyleyince gözlerim Salih, Semih ve Talha'nın zorla tuttuğu Necip'e kaydı.

Manyak herif.

Sinirden gene tabiri caizse kudurmuş bir kartala dönmüştü ve çocuklar onu zar zor tutuyorlardı. Doruk'un sesi nasıl inletiyorsa etrafı, onun sesi on katı inletiyordu. Kollarını tutan Semih inanılmaz zorlanıyordu, diğerleri de öyle. Etrafta insanlar bize bakıyordu, fakat asla umrunda değildi.

"Bırak bırak, ağzına sıçıcam onların."

"Necip abi, kameralar bizi çekiyor. Nolursun sakin ol."

"Çekerse çeksin, çekerse çeksin lan! Orospu çocukları, yer mi lan bizim yanımızdaki kadınlara öyle yavşak yavşak bakmak, yanaşmaya kalkmak. Adamı sikerler bak, çok ciddi söylüyorum!"

Kaşlarım çatık bir biçimde onu seyrediyordum, kollarımı da göğsümün üzerinde bağlamıştım. Üşümüştüm biraz, ayrıca vale de bir türlü getirmemişti arabaları ve evet Semih çok haklıydı, resmen rezil oluyorduk şu anda.

"Rezillik..."

Dudaklarımdan süzülen bu yakınma sözcüğü Necip'in bana öldürücü bakışlar atmasına sebep olmuştuysa da, hiç umrumda değildi. Baş parmağımla işaret parmağımı ağrıdan sızladığı için kaşlarımın hemen altına bastırdım ve başımı sağa sola salladım. Bizi hiç düşünmüyordu, insanlara rezil oluyorduk.

"Kusura bakma prenses ya, gavat değiliz çok şükür?"

"Necip tamam, Ceylan'dan çıkartma sinirini."

Necip bana çemkirdiğinde ondan tarafa bakmamıştım bile. Alışmıştım onun bu kaba ve gıcık tavırlarına. Abimin beni koruması ise yine klasikti, abimdi sonuçta, tabii ki koruyacaktı ama o da alışmıştı Necip'in bana yıllardır böyle davranmasına. Onu da abimden sayıyordu çünkü. Birlikte büyümüştük.

Esra abla içeride güvenliklerle konuştuğu için biraz olsun engellenebilmişlerdi ama çeken yine çekiyordu tabii. Yarına bomba gibi düşerdik muhtemelen sosyal medyanın gündemine.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 06 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Islak Ruh, Necip UysalHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin