☆1

48 7 7
                                    

♡Lütfen beğenip yorum yapın♡

"Baba yalvarırım beni ona verme baba lütfen yapma"

Ne kadar babama yalvarsamda beni dinlemiyordu.

Yüzümde hiss ettiğim acıyla kendimi yerde buldum. Saçımdan tutup yüzüne bakmamı sağladı.

Yüzüne baktığımdaysa sadece nefret ve kin vardı. Babam beni hiç bir zaman sevmezdi hep bana hakaret edip şiddet uygulardı.

Şimdi ise kumarda borçlandığı adama borcu karşılığında beni veriyordu. Hangi baba bunu evladına yapardı ki.

Sahi ya babam beni hiç evladı gibi görmedi.

Belki annem olsaydı severdi beni. Anneler evlatlarına kıyamazki. Bütün kötülüklerden korur. Ama beni koruyucak bi annem yok.

Hayat bana hiç bir zaman gülmedi. Hep bana orta parmak çekti. Bütün günüm ağlamakla tanrıya yalvarmakla geçiyordu.

Ama tanrının bile sevmediği kulu olmalıyımki bana yardım etmedi. Ben bunları hakk edicek hiç bir şey yapmadım.

Babamın gözlerine baktığımda sadece benden iğrenen bi adam görüyordum.

"Eğer bana karşı gelirsen ve dediğimi yapmazsan bu yaşadıkların yaşayacakların yanında hiç kalır. ANLADINMI BENİ"

Sona doğru bağırmaya başladı. Korkudan gözyaşlarım daha da artdı. Onu onaylar biçimde kafamı salladım.

Saçlarımı sertçe bırakıp ayaklandı.

"Şimdi kalk ve odana gidip kendine çeki düzen ver. Birazdan gelicek kocan seni bu halde görmesin".

Kafamı sallayıp yavaşça olduğum yerden kalkmaya çalıştım. Her gün dayak yemekten her yerim yara bere içerisindeydi.

Zarzor ayağa kalkıp merdivenlere doğru gitmeye başladım.

Odama geldiğimde kapıyı yavaşça açıp içeri girdim. Yavaşça aynanın karşısına geçip kendime bakmaya başladım.

Berbat bi haldeydim. Ağlamaktan şişen ve kızaran gözlerim, dayak yemekten mosmor olmuş yüzüm ve bitkin bir ben görüyordum aynada.

Bu halime sinirden gülmeye başladım. Gözyaşlarımsa kendini serbest bırakıyordu. Yatağa doğru döndüğümde ise benim için koyulan bir elbise vardı.

Yavaş adımlarla yatağa doğru gidip elbiseyi elime aldım. Yanında bir notda vardı.

"Seni bunun içinde görmek için sabırsızlanıyorum bebeğim. Bekle daddyın gelicek"

Yazdığı bu iğrenç kelimelerden nasıl biri olduğu belli oluyordu. Yüzümü buruşturarak notu yırtarak bir kenara attım.

İğrenç adam.

Daha da şiddetli ağlamaya başladım. Tanrı bilir bu adam bana neler yapıcaktı. Elbiseyi alarak banyoya gidip giydim.

Elbise biraz fazla kısaydı. Kısa olmasına rağmen dardı ve yırtmacı vardı. Kendimi rahatasız hiss etsemde giymek zorundaydım.

Makyaj masasına oturarak berbat halde olan kendime baktım. Yüzümdeki yaraları makyajla kapatsamda kalbimdeki yaraları asla kapatamıyacaktım.

Hafif makyaj yapıp son bir kez kendime baktım. Saçlarımıda taradıktan sonra açık bıraktım. Oturduğum yerden kalkıp yatağın yanında duran ayakkabılarıda giydim.

Aşağıdan sesler geliyordu. Galiba o adam gelmişti. Yavaş adımlarla kapıya gidip merdivenlerden aşağı inmeye başladım.

Ayakkabının çıkardığı sesler sayesinde aşağıda olan her kes bana bakmaya başladı. Aşağıda bi sürü siyah giyimli adamlar vardı.

Babam beni görüp hemen yanıma geldi.

"İşte bay jeon kızım Hina"

Adamı tanımadığım için siyah giyimli adamlara baktım. İçlerinden biri ayağa kalkıp yanıma gelmeye başladı.

Siyah özenle toplanmış saçları, kulağında sallanan küpeleri ve giydiği kiyafetiyle çok ihtişamlı duruyordu.

Gömleğinin ilk üç düğmesi açıktı. Ağır adımlarla bana doğru gelip tam dibimde durdu. Gözleriyle beni tepeden aşağı süzmeye başladı.

Kulağıma doğru yaklaşıp nefesini vererek konuşmaya başladı.

"Sandığımdan daha güzelsin bebeğim ve bu güzelliğin tek sahibi benim. Sen sadece benimsin"

Diyip boynumdan öptü. Geri çekildiğinde gözlerini gözlerime dikip bana bakmaya başladı. Sonraysa kolumdan tutup götürmeye başladı.

 Sonraysa kolumdan tutup götürmeye başladı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bölüm hakkında düşüncelerinizi alayım.

Yorum yapıp vote vermeyi unutmayın♡

𝓟𝔂𝓼𝓬𝓱𝓸𝓹𝓪𝓽𝓱 𝓜𝓪𝓯𝓲𝓪ᴶᴶᴷHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin