Eklediğim videoda bana ait kanala bakabilirsiniz.
+
O gün mutlulardı. Sabah birlikte kahvaltı hazırlamış, yemeklerini yedikten sonra oyun oynamışlardı.
Akşamüstü Taehyung'un telefonu çaldı. Apar topar hazırlanıp sevgilisine bahsetmeden bir kağıt bırakıp evden ayrılmıştı.
Jk: Taehyung! Kapıyı kapatmayı unut- Taehyung? Nerdesin?
Her şey bu andan sonra başlamıştı. Onu terk ettiğini düşünüp ağlarken Jin gelmişti. Bozuntuya vermeden doğum gününü kutlamaya çalışan Jungkook içine kapanmıştı. Taehyung'tan gelen aramayı görünce gözleri açıldı.
Tae: Jungkook..
Jk: Taehyung ne oldu birden? Birine bir şey mi oldu? Gel lütfen söz kızmayacağım. Trip de atmayacağım.
Tae: Öyle bir şey değil. Dinle..
Jk: Dinliyorum.
Tae: Yurtdışındayım ben gelemeyeceğim. Sebebini daha sonra-
Jk: ...
Bir şey diyemeden kapattı. Sadece unuttuğu bir şeydi çünkü. O boksu bırakmamıştı. Jin'in ayak seslerini duydu, bu sefer tutamadı kendini.
Yurtdışına gitmesi değil, kaçarmış gibi gitmesi koymuştu. Kaçmıştı da.
Jin: Şerefsiz pislik. Benim oğlumla nasıl oynar? Ah, cidden sikik!
Jk: Öyle deme Hyung.. 🥺
Onu en son aradığında hat meşguldü.
O günden sonra hiç aramadı da.
-
ŞİMDİ OKUDUĞUN
servante :: taekook
FanfictionTerk ettiği sevgilisi ile yıllar sonra maçta karşılaşan Taehyung, ringte Jungkook'a çarpıp onunla birlikte yere yığılır ve ikili sevgili oldukları ilk güne geri döner. *kopan bilekliği onların aşkını temsil eden lanetli bir eşya.* Onlara verilen ce...