Felix'in gelmesini beklerken Jyp yukarı çıkıyordu. Felix'i mesaj atacaktım ki. Görev esnasında telefonlarımız kapalıydı.
15-20 dakka sonra hiç bişey olmamış gibi merdivenden inen Felix'i gördüm bana işaret ederek görev tamam dedi.
Balodan çıkacakken görevliler bana izin vermemişti.
"Hop hop dur bakalım içeri bu kadar kalabalıkken kaçacağını mı sandın. "
Beni içeri girdirdi. Felix tekrar beni görünce yüksek bi kahkaha atmıştı. Neyseki etraftakiler sarhoş olduğu için bişey duymamışlardı. Felix'in yanına giderken. Bir adam yüzünden durdum.
Felix'in yanına oturmuştu. Biraz yaklaşıp dinlemeye başladım.
"Merhaba güzellik"
"Merhaba ama sizi tanıyormuyum"
"Tanımıyorsun ama istersen yatakta tanıtabilirim"
Adam böyle deyince kimseyi umursamayıp adamı sandalyeden kaldırdım yüzüne - YAVAŞÇA(!) - yumruk attım. Tabi beni hemen ordan çıkardılar. Felix'te hemen çıktı.
Arabaya binip eve gittik içeri girecekken Felix beni kapıyla arasına alıp yüzünü bana yaklaştırdı
"Kıskandın mı Hyunjin?"
Kalbim yerinden çıkacakmış gibi hissediyordum nefeslerimiz birbirine çarpıyordu.
"Arkadaşımın kardeşisin ve benim de ortağımsın Felix adamın seni yatağa atmasına izin mi verseydim"
Felix hafif sırıtıp 'peki' dedi. Yüzünü benden çekip uzaklaşınca boşlukta gibi hissettim. Onun dudağıma yapışmasın istemiştim.
Yoksa...
Felix'e aşık mı oldum?
Minho kapıyı açınca Felix hemen içeri girdi. Bende arkasından girdim.
Felix herşeyi anlattı. Malesef o adamı da anlattı. Ben utandığım için ya saklarım kızarmıştı. Minho kıkırdıyordu. Felix te sadece bana bakıyordu.
"Ben gidim artık"
Gitmek için ayağı kalktım. İkisinide selam verip eve gitmiştim.
Felix
Çok tatlıydı beni orda koruması hoşuma gitmişti. Bi dakka neden onu düşünüyorum.
Galiba ona aşık oldum...
* BÖLÜM SONU BEBİŞLERRR
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
