flawless, taennie

✩-4

Ciğerlerim nefeslerim için küçük geliyordu.

Yatağımın içinde kayboluyordum. Muhtemelen ateşim vardı, deli gibi yanıyordum çünkü. Yandığımı hissedebiliyordum ama aynı zamanda üşüyordum. Çıkmaz gibiydi; yürümekten yorulmak ama koşmak istememek. Belki cehennem ateşi benim içimdedir? düşünmeden edemiyorum. Her gün aralıksız aynı yerde buluyorum kendimi. Alışkanlık olmuş meğer. Yatağın içinde dışarıdaki soğuktan ve içimdeki sıcaktan kurtulmak için tir tir titriyordum bu gece.

uyuyamıyordum iki haftadır. masa başımda duran ilaç kutusu dışında bana etki edebilecek şey belki bir fotoğraftı. Eski mesajlarımızdı, beni sevmek istediğini söyleyen, bir umut aradığı için yalvaran o kızdı.

Bacaklarımı kendime çektim, kollarımı serbest bırakmak zorunda kaldım. Yemek yiyemiyordum, su içecek enerjim olmuyordu. Zor olduğunu geç anlasam bile bu acı beni öldürmeyecekti. En kötüsü bu ya, siktiğimin arabası bana çarpmazsa veya ayağım takılıp kırkıncı kattan düşmezsem bu acı beni öldürmeyecekti.

Kısa süre içinde birine bu kadar bağlanmak beni mahvediyordu. Son cümlelerinde, bu dünyaya bıraktığı son mektupta bana yer vermesi beni mahvediyordu. yaşarken ona gerçekten bir sebep olamamak beni mahvediyordu. Mahvoluyordum ya, günden güne öleceğim.

Yüksek ateşimin etkisiyle kendini büyük bir uçurumun aşağısına bırakıyorum. Keşke denizin dibini boylasam. Ama olmuyor, yine bir çift kol beni orda tutuyor, geri yukarı çekiyor ve olduğum yere, odama getiriyor.

masamın başında duran telefonumu açıyorum ve her gece yaptığım gibi hislerimin üzerine bir örtü olacak o mesajları okuyorum.

jennie

hey

uyanık mısın?

taehyung

evet

ne oldu?

jennie

ilk kez kullanıyorum ya

garip hissettim

uçuyormuşum gibi

taehyung

yapma

yol yakınken vazgeç

jennie

istemiyorum

görüldü

cuma

jennie

daha ağır bir şeyler yok mu?

taehyung

hayır yok

ne yapacağım bilmiyorum Jennie

jennie

uzun zamandan sonra dışarı çıktım

kar yağıyor

çok özel bir an gibi

taehyung